17.Bölüm

13 2 0
                                    


Gözlerimi açtığımda ne olduğunu anlamadan etrafıma baktım renkli çiçeklerin olduğu denizin dibinden bir yolda taşınıyordum.Kafamı hafifçe kaldırıp o yüze baktım.

" geri yat çok erken uyandın"atlasın sesini duyduktan sonra içim rahatlamıştı.

"Nerdeyiz,kaç saattir uyuyorum?"güldü,
"Fijideyiz ,fiji adası yani,yaklaşık on saattir uyuyorsun "on saatmi.

"Nası on saat mümkün değil ki"gülmeye devam ederken aynı anda yürüyordu."Biliyorum ,bana kızma ama sabah kahvaltı yaparken uyu diye miğden bulanmasın diye uyku ilacı attım çayına"

Koluna vurdum,nasılda açık sözlü ama bu köpek.

"Fiji'yi duymustum ama ada değilmi burası?"etrafıma baktım kucağındayken."Evet ada ülkesi ama adalardan birisi bizim."

Zengin kurusu.

Kafamı geri göğsüne yasladım.
korkutucu bir düşünce ,adada kalmak.
"Adaya uzanan iskele birbirine bağlıyor zaten,işe gitmem gerektiğinde uçarız sesli düşünme"

Göz kırpıp güldü,"Zengin kurusu"dışımdan söylemiştim.Bir anda beni yere indirdi,

"Teyzem nerede?"şapkamı düzeltti."Onlar burda değiller onlar Türkiyede."neden buradaydık ozaman?."Biz neden burdayız ozaman"iskeleden karşı adaya yürümeye başlamıştık.

"Bir süre tatil yapmayalım mı?"göz devirdim.
"Sonra geri dönücez zaten bir süre burda kafa dağıtmak istedim,hazır seni bulmuşken baş başa kalmayalım mı"kolunu omzuma atıp yürümeye devam etti.

On beş dakika kadar yürüdükten sonra kocaman beyaz bir villaya ulaşmıştık.Denizin dalgaları evin taşlarına kadar geliyordu.

"Çok güzel ama burası"koşarak sahil tarafına gittiğimde ateş çukurunun ve etrafındaki sandalyelerin yanındaki kutuya baktım,içinde şişeler vardı.

"İçeceksen yanıma yaklaşamazsın,ıyyy pis kokarsın simdi"içeriye çoktan koyulmuş valizlerimize ilerlerken birden bacaklarımdan ve belimden tutup havaya kaldırdı.

"Yaklaşırım ki yaklaşırım ki"eve girip büyük balkon camlı odaya hızlıca girdiğimizde beni yatağa oturtup camları açtı.

"Gerçekten çok güzel burasıı"etrafıma baktığımda tuvalet masasının üstündeki küçük yıldız deseni dikkatimi çekmişti kalkıp hemen yanına yaklaştım.Masada çok güzel yıldızlı bir kolye ucu vardı elime alıp incelemeye başladığımda minik dalga detayları gördüm "A" harfi ve kendi baş harfim iç içe işlenmişti."Bu ne"Atlasa baktığımda yanıma gelmişti.

"Seversin diye düşündüm,biz gelmeden önce buraya senin için birşeyler bıraktırmıştım,bunu kendim yaptım"onun yaptığına inanmaz şekilde avucumun içine aldım.

"Neden inanmıyormus gibi baktın"güldüm.
"Çok güzel olmus yani sevdigim herşey içinde"elimden kolyeyi alıp saçlarımı kenara çekti ve kolyeyi taktı.Beni kendine çevirip boynumu öptü ama gıdıklandığım için gülmüştüm.

"Beni sevdigin sürece kolyeyi çıkarma olur mu?"
"Sende beni sevdiğin sürece gitme"

Konuşmadı,haraket etmedi ,göz kırpmadı,gülmedi sadece sıkıca sarıldı.

"Yorgunsundur sen hem beni taşımak hemde benle uğraşmak çok yorucu"hafifçe tebessüm ettiğinde bende gülümsedim.

"Hayır seninle olduğum her saniye dinlendiriyor öyle düşünme "burnunu sıktım.

"Bu gün fazla duygusalsın sen her bir şey dediğimde gözlerin doluyor "dediğinde gözlerimi kırptım."Yoo değilim ki "kaçmak için geri adım attığımda üstüme doğru geldi.

"Kaçarım"gözlerimi kısarak baktım.
"Yakalarsam fena yaparım"gözlerini kıstı.

Arkamı dönüp hızlıca kapıdan çıktığımda ikimizde gülüşerek koşuyorduk sahile doğru koşmaya başladım,uzun süre sonra nefes almak gibiydi.Evet sahilden gelmiştim deniz vardı orada da ama ben tekrar doğmuşum gibi hissediyordum.

Ateş ocağına doğru koşarken ayağıma sert birşey battı ve ayagımı kaldırdığımda dengemi kaybettim,düşeceğimi fark edip elimi destek olarak uzattığımda Atlas belimden tutup kaldırdı.

"Utandırmasana!"yanaklarımdaki kan dolaşımını hissediyordum."Bıraksaydım düşsemiydin?"kızmış gibi kaşlarını çatarak baktığında elinden kurtuldum.

"Özür dilerim tamam"kızdığını düsünüp yürümeye devam edecekken konustu.

Konuşmadı,öptü.Köpek.

"Birdaha saçma konuşursan seni böyle sustururum."konuşmama gerek varmıydı.

Karşılık verip öptüğümde bacaklarımdan tutup kucağına kaldırdı.İlk defa yaşıyormuşum gibi kalbim hızla atmaya başladığında daha hızlı öpmeye başlamıştı.

"Atl"öptü,"Ac"öptü"Ath"öptü.

Elleri bacaklarımdayken haraket ettirmiyordu,sanki korkutmak istemezmis gibi hissettiğimde gülümsedim hala öperken.

Dudaklarını boynuma doğru getirdi ,sonra boynumdan göğsümün ortasına uzanan kolyenin ucunu öptü,en son kafasını kaldırıp dudağımdaki yarayı öptüğünde nefes nefese kalmıştım.

Birşey demeden kucağından indirmeden sandalyelere doğru gitti ve beni bırakmadan oturdu,dizlerine yerleşip kafamı göğsüne yaşlandığımda sırtımdaki ellerinden birini belime indirip beni yukarı çekti.

"Dinlen biraz ,nefes alabiliyorsun değilmi?"kafamı kaldırıp gözlerine baktım.

"Endise etme alabiliyorum"alnımı öpüp denize doğru döndü.

----------------

Atlas cok ayıp.

GÖRÜSÜRÜZZ

「Estrella De Mar」Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin