![]()
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Elimdeki, neredeyse yarıladığım şarap kadehini çekip aldığında, olduğum düşüncelerden sıyrıldım.Kulağıma eğildi ve fısıldadı. "Bebeğimizi bu şekilde tehlikeye mi atacaksın sevgilim?"
Ne kadarda kötü bir anneydim belki de.. bunu düşünmek beni üzüyordu.
Bir hırs uğruna mıydı bebek? Yoksa bir varis mi? Belki de ondan bir parça taşımak benim için bir artıydı.. Onu seviyordum, bebeğimizi de öyle.
Ölümyiyenler, toplantı bitiminde bir bir odadan çıktı. Hepsi tamamen gittiğinde, kafamı onun omzuna yasladım.
"Sorun ne Lady'im?"
Bu sorunun bir cevabı olduğuna emin bile değildim.
"Savaş için gidecek misin gerçekten?" Sorular yoğunlaşıyordu.
Kafam o kadar karmaşıktı ki, ne yapacağımı bilmiyordum bile.
Yüzümü elleri arasına aldı. "Gitmek zorundayım, bu planı başından beri kuruyoruz Juliet.. beni desteklemeyecek misin?"
Uzun bir süre sessiz kaldığımda benden uzaklaştı.
"Seni desteklediğimi biliyorsun.. ben sadece.." kelimeler boğazıma tıkandı.
"Sadece ne?" diye sordu.. güvenini kırdığımın farkındaydım ve bu korkutucuydu.
"Sadece savaşı desteklemiyorum." Muhtemelen kendimi yanlış ifade ettiğim için kendimden nefret ettim.
Beni öylece bırakıp gidebilirdi ama yapmadı.
"Niye?"
Sessizlik, kelimelerim yetersizdi.
"Geri dönecek misin?" diye sorduğumda, bunun cevabını bilmediğine emindim.
Ama beni yanılttı, kendinden emin bir şekilde cevap vermesi tuhaftı.
"Sen ve bebeğimiz için döneceğim. Hayatta kalacağım ve seni asla yalnız bırakmayacağım."
Yine de beni rahatsız ediyordu. İçimdeki hissiyata engel olamıyordum bile.
Onun gitmesi bile beni bu kadar üzerken, geri dönemeyeceğini bilmek daha çok mahvediyordu.
Bebeğin doğmasına dört ay vardı ve savaş çok yakında.
Başından beri biliyordum ama hep kendimi kandırmıştım. Onun önceliği planıydı..
Ask ve savaş, bir arada olamazdı.
Bir adım attı ve kollarıyla beni sardığında, hıçkıra hıçkıra ağlamak istedim.
Tüm öfkemi, gerçekleri, ona söylemek istedim.. ama yapamadım işte.
Öylece uzun bir süre kollarındaydım.. kendimi en güvende hissettiğim, sığındığım yerdeydim işte..
Şimdi gitmek zorundaydı ve yapayalnız kalma hissiyatımdan nefret ediyordum.
Savaş kapıdaydı, bu bir oyun değildi çünkü ölenler olacaktı. Biliyordum işte.
Aşkına sığındığım liman, yıkılırsa acıdan ölebilirdim belki de...
Kötü düşünmek anlamsızdı.
"Seni asla bırakmam benim biricik Lady'im.."
Sözleri güven veriyordu.. ama gerçekler acıtıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Malevolent |Tom Riddle
RomanceHem kötüydüm, Kabaydım, Çirkindim. İstenmezdim, dışlanırdım... Sonra sen girdin hayatıma, Tüm yaralarımı sardın. ─── ⋆⋅☆⋅⋆ ─── Bana bu gözlerle bakma sevgilim. Gözlerinde süzülen, Gözyaşının her bir damlası, Ölüme yaklaştırıyor beni. Benim, dokunm...