"Kızımı İstemiyorum!"
"Evet İnci. Ben Nilay, çocuk gelişim mezunuymuşsun sanırım. Çocuklarla aran nasıl?"
"İyi Nilay Hanım. Çocukları sevmesem çocuk gelişimi okumazdım."
"Güzel, ailenle mi kalıyorsun"
"Hayır. Ailemle görüşmüyorum. Yakın arkadaşımla kalıyorum"
"Tamam, günde 12 saat, gerekirse kalmanı istiyorum İnci. Ben bu kıza bakmak istemiyorum. Adı İdil. Kocamı yakın zamanda bi trafik kazasında kaybettim. Ondan kalan hiçbir şeyi görmek istemiyorum! Kızımı İstemiyorum İnci. Sen bana şuan sen nasıl annesin falan diyor olabilirsin. Ama ben bakamıyorum İnci."
"Ama Nilay Hanı-"
"55 bin İnci. Bu ay sadece. Her ay 5 bin artacak maaşın."
Düşündüm, bu çocuğu travmalarla büyümesi yerine ben büyütebilirdim. Küçük bir kız çocuğuydu sonuçta. Benle aynı şeyleri yaşamasını istemezdim, zengin ama mutsuz olmasını istemem.
"Kabul."
"Mükemmel! O zaman 1 yıllık sözleşme imzalayacağız İnci. İşimi sağlama almak istiyorum. Sabah 10 gibi gelirsin gece 12 gibi çıkarsın. Soner seni evinden alıp, evine bırakacak. Burda kendine ait bir odan da olacak tabii ki. Anne sütünü bıraktı. 9 ay oldu. Sorun var mı?"
"Tatilim olacak mı?"
"Tabii ki. Olmasa daha iyi olur benim için ama haftada 1 gün izin hakkın olacak. O günü bana mesaj yoluyla belirtebilirsin. Numaramı vereyim sana"
Telefonumu açarak uzattım, numarasını girdi. Nilay Arslan diye kaydetti.
"Yarın gelip başlayabilirsin İnci."
"Tamamdır Nilay hanım."
"Seher! İnci gidiyor eşlik et!"
Kadının gerçekten psikolojik sorunları vardı. Buna şuanda daha çok emin olmuştum.
...