Yüzbaşı

611 36 16
                                    

Medya

Lavin ~ Aybars

Hiç hayal kurarken acaba dediniz mi çünkü annem 'hayal kurarken acaba demezler . hayal kurmak sınırsızdır herkes istediğini hayal eder güzel kızım' derdi ama ben o günden sonra hep hayal kurarken acaba olur mu dedim. Annemi kaybettiğim gün. Annemi kaybettiğim de daha 10 yaşındaydım, hayatım mahvolmuştu çünkü anne nefestir derler ya ,annem benim her şeyimdi o gün benim nefesim kesildi  ama, asıl Cehennem daha sonra başlamıştı benim için. önce herşeyim gitmişti sonra babam bana hayatımı zehir etmişti .

Islak yolda öylece yürürken yine aklıma o yaşadığım cehennem geldi .

Saçlarım çoktan ıslanmıştı ama, pekte umursamıyordum çünkü yağmur yağdıkça ,sanki herşey temizleniyor bütün kötülükler yıkanıyor gibi hissederdim. mesela yağmurlu günlerde babam yanıma uğramazdı onun için yağmur hep benim uğurum olmuştu.

Öylece yavaş yavaş yürüyerek en sonunda eve ulaşmıştım. bugün askeriyeden çıktığımda yağmuru görünce hiç arabaya binesim gelmemişti. böyle daha güzeldi hem toprak kokusu da buram buram kokuyordu .

Kapının önüne gelince anahtarları çıkarıp kapıyı açtım .eve geçince daha yeni yeni üşüdüğümü anladım. üstümden montumu çıkarıp direkt odamda ki banyoya geçtim, üstümdekilerden arınıp sıcak bir duş aldım.

Güzel bir duş aldıktan sonra üstüme rahat bir eşofman takımı giyip odamdan çıktım. saçlarımı kurutmaya gerek duymazdım kendi kendine kuruyorlar zaten en ufak şeyde hasta olan biri değildim ama ,olursam da tam oluyordum yataklara düşerdim. mutfakta kahve yapıp salona geçtim. bugün askeriyedeki danışman odama gelen bir kaç askerin dosyalarını alıp incelemeye başladım .

Günümün çoğu zamanı askeriyede geçiyor seanslarım bitince de, can sıkıntısından etrafta geziyordum .hatta geçen gün meraktan gidip özel dosyaların saklandığı odaya girmiştim. nasıl oldu bilmiyorum ama komutan bunu duyunca çok kızmıştı oysa çok sessiz girmiştim yani..

Arada askeriyedeki askerleri kendime benzetip dedikodu yapıyoruz .tabi onlar buna dedikodu diyor ama alakası yok bilgi alışverişi bir kere ..

Ben düşüncelere dalıp gülerken, telefonumun çalışıyla kafamı kaldırdım. Ayla abla arıyor... Gördüğüm yazıyla yüzümde kocaman gülümseme yarandı hemen açıp telefonu kulağıma dayadım .

"Ayla ablam?"

"Canım , nasılsın iyi misin?" Sorduğu soruyla yüzümde ki gülümseme mümkünmüsçesine daha da büyüdü .
"İyiyim sen nasılsın hayrola birşey mi oldu " dedim .daha yeni 1,2 saat önce konuşmuştuk çünkü .

"Ay yok birşey olmadı ben sana şey diycektim " dedi bir süre durdu. bir andan da barınla uğraşıyordu galiba. "heh yarın akşam bize yemeğe gelsene diycektim. ne zamandır beraber yemek yemiyoruz hem Ahmet abinde özlemiş çay sohbetlerimizi ." dediği şey kalbimi ısıtmıştı resmen. Ayla abla bu şehre geldiğimden beri bana hem abla hem anne gibi yaklaşmıştı .neler yaşadığımı sadece o ve Ahmet abi bilir onlar benim ailem olmuştu .

"Lavin?"

Ayla ablanın sesiyle daldığımı bile yeni farkediyordum " Gelirim, Ayla ablam istemiş niye gelmiyim. ama şimdi kapatmam gerek kendine iyi bak aylam" Ayla ablayı çok seviyordum sırf yanlız kalmamam için hafta da bir kaç gün beni yemeğe çağırır, arada da o gelirdi ama bilmiyor ki ben ztn yalnızlığa alışığım..

"Tamam canım. sende ."

Telefonu kapatıp masaya bıraktım. dosyalara kafamı çevirip incelemeye devam ettim .

Yükseliş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin