11. Bölüm: "Gidelim Felix."

859 129 131
                                    


⋆。˚ ❀ * ࿐ ࿔ ˚:⋆ ✧・゚

Hyunjin toplantıyı iptal ettiğinde, Minho Chan'ın üzerine atlamamak için kendisini zor tutuyordu. Çok emindi çünkü geleceğinden.

Bir arabanın içinde üçü otururken, Chan kardeşini aradı, telefonu haporlöre aldı.

Hyunjin açtığında, sert bir sesle konuştu. "Orospu çocuğu, neden gelmedin?"

"İşim var."

"Felix'i benim evimden sen kaçırdın değil mi? Onunlasın şimdi. Çocuk ölecek Hyunjin."

"Hiçbir şey olmayacak." Dedi Hyunjin, balkonda sürdürdüğü telefon konuşmasında, arkasına dönüp yatakta uzanan Felix'e bakarak. "Zarar vermiyorum."

"Seni neden ilgilendiriyor bu? Altımda öldürdüğüm ilk omega değil."

"Öldü mü?" Dedi Chan, buz kesmiş bir suratla diğerlerine bakarken.

"Seni ilgilendirmez. Yanındaki küçük orospuya da söyle, peşini bıraksın çocuğun."

Pekala, Jisung'un Chan'la olduğunu tahmin etmesi zor değildi. Ama Minho'dan haberi olamazdı, panik yapmaya gerek yoktu.

"Jisung üzülüyor." Dedi Chan. "O çocuk, diğerlerinden farklıydı Hyunjin. Sen fark etmeyebilirsi-"

"Farkındayım." Dedi Hyunjin derin bir sesle. "Bir süre ortalarda görünmeyeceğim. İdare et."

"Hyunjin-"

Chan, suratına kapanan telefona sinirli ve derin bir nefes verdi.

"En azından hayatta..." Diyebildi Jisung. Yine de Minho'nun nefretle kızıla boyanmış gözleri onu korkuttuğundan devam edemedi.

"Neredesin orospu çocuğu..." Diye fısıldadı Chan telefona.

"Arabasının plakasını biliyor musun?" Diye sordu Minho. Bir yerlerden bir ipucu yakalamaya, kardeşini kurtarmaya çalışıyordu.

Chan plakayı söylediğinde, Minho'nun eski bir arkadaşının ziyaretine gittiler.

Hackerlik yapan bir eski dost, mobese kameralarını hackleyip onlara yardımcı olacaktı. Neredeyse bir gece sürse de, sabahına Hyunjin'in yerini bulmuşlardı.

Şimdi Hyunjin'in onların elinden kurtuluşu olmayacaktı.

Hiçbir şeyden haberi olmayan saf Felix, Hyunjin'le hayatının hatası olan anlaşmayı imzalamıştı. Ardından onun kucağında yatak odasına taşınmış, yatağın üzerine bırakılmıştı.

Şimdiyse Hyunjin balkonda bir telefon görüşmesi yapmış, yanına geri dönmüştü.

Hiçbir şey söylemeden gömleğin düğmelerini açmaya başladığında, Felix inanılmaz bir gerginlikle yorganın kenarlarını sıktı.

"Dokunmayacağım." Dedi Hyunjin.

Felix biraz rahatlamış olsa da, hala çok gergindi. Hayır, canı yanıyordu. Hyunjin'in altında bir gece daha geçiremezdi.

Öldürmezdi çünkü, ama süründürürdü. Bunu biliyordu.

Hyunjin iç çamaşırıyla kalana kadar soyunup yanına uzandığında, hala yorgana tutunuyordu sımsıkı.

Hyunjin onu belinden tutup kendisine doğru çektiğinde, kurtulmak için bir hamle yaptı.

"Korkma." Dedi Hyunjin. "Bir şey yapmayacağım. Uyuyacağız."

İyi de, Felix ona sarılmak istemiyordu ki? Onunla uyumak, yaşattığı tüm travmalar gözünün önünden akarken sabahı zor etmek istemiyordu.

Her şey çok yeniydi, Felix hiçbirini atlatamamıştı. Hyunjin gibi, hiçbir şey olmamış gibi davranamazdı.

Améwula | Hyunlix [Omegaverse] ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin