1.4

1K 29 0
                                    

Aramızdaki mesafe çok uzundu. Koşarak bu mesafeyi kapattım. Karşımdaki sevgilime baktım, hala aynıydı, bakışları ve bana olan sevgisi. Hayır, nefreti. Değişen şey: zaman ve onun bana olan sevgisi. Gözlerimi kıstım ve karşımdaki küçük bedene kollarımı açtım. Gelmesini bekledim, hiç değilse beni özlemiştir diye düşündüm.
Karşımdaki beden beni umursamadan yanımdan geçince, gözlerimin sulandığını hissettim. Çok saçmaydı! Koskoca bir adam ağlıyordu. Hayır, ağlamam sorun değildi onun gibi birisi için ağlamam sorundu. İstemiyordum ama özlemiştim. Bileğinden tutup, parlayan yüzüne baktım. O kadar güzeldi ki, o an oracıkta ölmek istedim. Güzelliğine kapılarak ölmek istedim. Yalan yok, onu hala daha unutamamıştım aradan aylar geçmişti. Yeşil gözlerine uzun uzun baktım ve titreyen sesimle konuştum. Karşısında ezik bir adamdım. Evet, eziktim ama sadece onun karşısında.

"Ben... beni özlemedin mi? " alkolü gibi kesik kesik konuşmuştum. Utanıyordum, cidden bu kadar zayıf düştüğüme utanıyordum. Gözlerini sinirle kıstı ve elimi ittirdi.

"Hayır, özlemedim. " arkasını dönmek üzereydi ki, titreyen bedenime son kez döndü ve

"Hem, baba olmayacaksın merak etme! " nasıl? Gözlerim korkuyla açılırken, onu omzundan tuttum ve salladım.

"Ne saçmalıyorsun? " sinirle tısladım. Karşımdaki beden gülmesini durduramadan konuşmaya çalıştı.

"Bunu sen yaptın nasıl hatırlamıyorsun? Bebeğimizi sen öldürdün! Sen katil bir babasın!" kalbimin sesini bir tek ben duyuyordum. O kadar sert bir şekilde atıyordu ki, ölmek üzereyim sandım. Ya da diledim.

...

Barisimizin gozunden. 💋💋

Tesadüf | Barış Alper Yılmaz. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin