Bölüme olan yetersiz oy sayısı ve görüntülenme sayısı yüzünden bölüm atmıyorum arkadaşlar.
Eğer devamını ve finali okumak isterseniz, lütfen oy verin.
Emek ve uykusuz geçen dakikalar hatırına.
"Kardeşimden vazgeç artık. Sen onu koruyamadın, kabul et bunu ve şimdi doğmuş oğluna ve diğer eşine sahip çık."
Şervan Ağa her ne kadar içi kan ağlasa da karşındaki adamın durumuna çok üzülüyordu. Annesine de anlatmıştı zaten, ona bir şey yapamazdı.
"Sen ne diyorsun Şervan Ağa? Ben canımı nasıl unuturum? Sen unuttun mu ?"
Şervan Ağa ellerini önünde birleştirip bakışlarını Bora'nın üzerine getirdiğinde, Bora cevap bekliyordu.
"Unutmak benim için mümkün değil, benim kızım gibiydi çünkü. Senin ise sadece eşindi ve şimdilerde yine bir eşin var."
Bora ellerini başının üzerine koyduğunda, başı sanki alev almıştı. Uzun saçlarını arkaya doğru taradı elleriyle ve umutsuz bakışlarını tekrardan Şervan Ağa'ya döndürdü.
"Benim için bitmeyecek bir sevda, dinmeyecek bir acı ve en güzeli de sönmeyecek bir aşk. Daha ne isterim ki?"
Ezo konuşmaya dahil olmuştu, Şervan Ağa daha konuşmadan.
"Peki oğlun?"
Bora sırıttı ve Ezo'ya dönerek devam etti.
"Onun bir babası var elbet, sadece ben hazır mıyım bilmiyorum."
Cevabından sonra kimse konuşmuyordu, Bora ise yavaşça ayaklandı ve son kez sözü aldı.
"Her şey için teşekkür ederim. Kızları da daha sık görmek isterim, hoşçakalın."
Artık araba kullanmıyordu, en son Hivda ile bindiği için anısını bozmak istemiyordu...
Uzunca yürüdüğü yolu şimdi de dönmek için yürüyecekti. Ama önce uğraması gereken bir yer vardı. Bacakları tutmuyordu artık, bu kadar yürümekten harap olmuştu.
Elinde telefonu ve çalan şarkı, Hivda ile beraber söyledikleri şarkı...
Bir an hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladığında dizlerinin üzerine çökmüştü. Avazı çıktığı kadar bağıra çağıra ağlıyordu. Yaşadıkları kolay şeyler değildi.
Yanından geçen bir araba biraz ilerisinde durduğunda, umursamadı önünde duran arabayı. Arabadan inen bir kadın ve adam vardı.
Kadın adama göre daha hızlı Bora'nın yanına varmıştı.
"Beyefendi?"
Bora kafasını kaldırıp kadına baktığında yüzü karanlıktan tam belli olmuyordu. Bora gözlerini sildi ve cevap verdi kadına.
"İyiyim ben."
"Nereye böyle? Eviniz nerde?"
Kadın bütün iyi niyeti ile yardımcı olmak istiyordu. Bora tam olarak dizlerinin üzerine durduğunda, adam kadının arkasında ayakta duruyordu.
"Benim evim karımın yanı, o da öldü. "
Kadın arkasındaki adama baktığında, adamda konuşmaya dahil oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZAMANSIZ AŞK (TÖRE)
General FictionBitmiş miydi? Bu kadar mıydı aşkımızın süresi? Bana deli diyorlardı, delirmişsin diyorlardı, hayata dön o gitti diyorlardı. Gitmemişti ki, o burdaydı. Bu odanın içindeydi. Sesi burdaydı, kıyafetleri burdaydı. Öldü dediler, inanmadım. Gözümle görme...