"Yalnızca çiçekler ve ağaçlar kurumaz. İnsanlar da kurur Mathilda" diyordu izlediğim bir filmde. Cidden insanlar yaşarken kuruyabilir miydi? Kururdu. Sevilmediğini hissettiğinde kururdu, görünmez olduğunda kururdu. Kısacası insan yoruldu mu ruhuda kururdu.Halbuki yorgunluğumu bas bas bağırıyordum karşımdaki insana ama görmemek için resmen direniyordu. Benim ise bağırışlarım çığlıklarım hep kendi içimde kalıyordu. Evet ben Efsan Ateş bir adam tarafından görünmez olan, onun merhametiyle büyümüş fakat sevgisizliğinde yok olup gitmekte olan ruhu yorgun bir kızım.
Yağız Kerem Balkan..
İsmiyle bile insana soğuk rüzgarlar estiren o adam benim kalbime sıcak küllerini estirmeyi başarmıştı, hemde daha çocuk yaşımda. Sevmeyi onda tatmıştım, ayakta durmayı onunla öğrenmiştim, düşmemem gerektiğini kısacası her şeyi bana o öğretmişti. En büyük dersi de sevilmemek nasıl bir histi onu öğretmek olmuştu.
Gülümsedim kendi kendime nasılda kapılıp gitmiştim ona. Ağlayarak kendimi odama kapattığım zamanlarda onu unutacağım diye kendime sözler verirken daha çok bağlandığımın farkında olmadan hemde. Aynı mahallenin hatta bu Badem Sokağın çocuklarıydık biz. Hepimizin anıları dün gibi tazeyken burada hepimizin kalpleride birdi. Ayrılıp gidenler yeni gelenler olmuştu ama bize asla bir şey olmamıştı. Benim için Badem Sokağın badem çocuklarıydık biz. Yağız Kerem içinse Badem Sokağın badem gözlü kızıydım ben.
Badem gözlü kız derdi bana. Onun bu taktığı isimle daha çok sevmiştim kendimi daha çok bağlanmıştım oturduğum, büyüdüğüm yere ve ona.
Yakın arkadaşım hatta kan kardeşim olan Özlem'in abisiydi Yağız Kerem. Benimse abimin en yakın arkadaşı. Kaderin bir cilvesidir ki abiminde uzun zamandır sevdiği kız Özlem'in kuzeni Denizdi.
Duygularımın farkına varmamda da ona bu denli aşkla bağlanmamı gözüme soka soka gösteren Deniz ve Özlem olmuştu.*6 sene önce*
Kapının önünde oturmuş karşımızdaki apartmanın kapısına yaslanmış abimle bir şeyler konuşan Yağız'da takılı kalmıştı gözlerim.
"Çok dikkat çekiyor." anlamayarak arkadaşıma baktım. "Ne dikkat çekiyor?" Özlem başını omzuma yaslayıp mırıldanarak konuştu. "Abime olan o hayran bakışların bademim." yerimde dikleştim. "Yok öyle bir şey Özlem saçmalama. O senin abin ayrıca benim abiminde en yakını." Özlem başını kaldırarak gözlerimin içine baktı.
"Kendini kandır ama beni kandırma Efsan. Çocukluğundan bu yana tanırım ben seni 5 yaşındayken abimin adını sayıklayarak ağlayan senmişsin. Kaç defa anlattı annemler. Üstelik kendi abin dururken. Ben bu kadar ona düşkün değilmişim." dediklerine istemsizce gülümsedim. "Üstelik benim abimse ne olmuş aşık olmak veya sevmek suç mu? Senin abinin yakınıymış ee nolmuş yani gönül bu kızım hangimiz seçebiliyoruz seveceğimiz insanı?" yutkundum ve sessiz kaldım. Her şeyin zaten yeterince farkındaydım fakat kabullenemiyordum. Bütün konuşmamızı dinleyerek sessiz kalan Deniz derin bir nefes alarak elimi tuttu.
"Güzel arkadaşım duygulardan kaçmak kolaydır fakat tek başına kaldığında ise o düşüncelerden kaçmak, işte o çok zordur. On yedi yaşındayız ama senin Yağız abime olan sevgin ve hayranlığın daha küçükken başladı sende bende biliyoruz. Herkes abi derken senin onunla dememek için inatlaşman, gözlerine bakamaman en ufak bir şeyde abimin arkadaşı diyerek sıyrılman. Yapma bunu kendine itiraf et hepimiz rahatlayalım."
Başımı kaldırıp arkadaşlarımın gözlerinin içine baktım. Ardından şimdiden kalbimin ritmini kulaklarıma kadar ulaştıran karşımdaki o genç adama. Gözleri anlık bizim oturduğumuz yeri sonrada benim hafif badem şeklinde olan ela gözlerimi bulduğunda elim anlık heyecandan titremiş, gözlerimi yine ve yine kaçırmıştım.
Evet seviyordum hemde çok. Adını duyduğumda gülümseyecek kadar istese şimdiden ömrümü önüne serecek aramızda ki beş yaşlık bir yaş farkını umursamadan onu her şeyiyle kabul edecek kadar çok seviyordum hemde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Badem Sokağı
ChickLit"Neden artık bana badem gözlü kız demiyorsun?" sesim o kadar yorgun ve titrek çıkmıştı ki ağlamamak için adeta kendimle savaşıyordum. Sustu, konuşmadı. "Cevap vermeyecek misin?" gözümden düşen yaşa odaklandı gözleri. Gözlerinden geçen duyguları anl...