Farazi-Dobro Vecer
Yüzünü yıkıyor şimdi zerre tanımadık biri.
Soruyor "iyi misin?" Ayıpsın, Fevkaladeyim🇹🇷
Silahın dipçiğiyle yere indirdim. Normal biri olsa şimdi bayılmış olurdu ama nafile. Hızlıca kollarının üstüne baktım. Kahretsin rütbeleri vardı. Hazırlıksız yakalamışlardı. Sazan şerefsizini içeri kontrol etmesi için göndermiştim.
Armaları söktüm hızlıca. Ardından cebimdeki kalemi çıkartıp içine gideceğimiz yerin konumunu yazdım. Bunun farkında değildi tabi. Hızlıca bir köşeye koydum rütbeyi. Sazan içeri girdi, ardından konuştu. "Araç geldi gidelim" ekledi "komutanıda yanına al" dedi. Kafamı salladım sadece.
Kolumdaki saate bildirim geldi. Okudum şifreliydi tabiki. 'Komutana zarar gelmesine izin verme!' Başka bir mesaj daha düştü. 'Gerekirse sen öl!" Zaten bunu yapıcaktım.
🇹🇷
Erdem komutanı bir sandalyeye bağlamış tutuyorduk. Yanımdaki Sazan konuştu. "Umut yüzündeki maskeyi çıkartta senide görsün." Dedi. Kahretsin Komutan beni tanır. Yeminle tanır.
Kafamı salladım ardındam maskeyi ağır bir şekilde çıkarttım. Erdem komutana dönünce gözlerindeki kini gördüm. Kendimden nefret ettim o an kendimden nefret ettim.
"Bak bu yeni adamımız Umut." Dedi sazan. Boğazımda bir yumru oluştu. Nefes alamadım. Erdem komutana baktı bir bana. "Hatta sana işkenceyide o çektirsin." Dedi bi anda.
Olamaz bu olamaz. Yapamam. Babam sayılır o benim. Yutkundum sertçe. Saate bir bildirim daha geldi. 'Sakın öyle bir şey yapma' yazıyordu. Ne yapıcaktım?
"Benim pansumanı halletmem lazım." Diye bir yalan savurdum. Nerdeydi bu tim? Sazan ofladı. "Sonra yaparsın şu pansumanı. Hadi ben içerdeyim" dedi ardından çıktı. Kahretsin. Bir bildirim daha geldi. 'Erdem komutan sana zarar versin'
Mantıklıydı. Cebimdeki bıçağı alması için ona yaklaştım. İstediğim oldu aldı. Ardından zemin sallanmaya başladı. Komutan bıçağı karnıma sapladı. Ardından konuştu. "Bir ölür" dedi bekledi. Cevap verdim. "Bin diriliriz" dedim ama duymadı. Kendimi yerden kaldırdım ve koşmaya başladım.
Sazanı alıp yine kaçtım. Böyle mi geçicekti?
🇹🇷
Buraya geleli üç ay yirmi dört gün olmuştu. Artık emir gelmişti. "Çık veya öldür" öldür en güzeliydi. Taki beni farkedene kadar. Şu an bir sandalyedeyim. Karşımda kamera açıktı. Erdem komutanın timin beni izlediğini biliyordum. Bana baktı Sazan sonra kameraya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yanlış Numara Doğru Kişi-yarı texting
AcakEn baştan farklı bölümler, farklı görevler AYNI KİŞİLER, yarım kalmış hikaye Çağan ve Afra için tekrar başlanıyor.