KURTLAR SOFRASI

KS - 8.Bölüm

Biraz uzak geçmişe yolculuktan sonra artık yakın geçmişten, yani kaldığımız yerden devam edebiliriz. Ara ara yine geçmişe döneceğiz, hatta bu bölüm de uzak ve yakın geçmiş karışık oldu. Ufak bir hatırlatma: Güncele yakın olaylara ara verdiğimiz nokta, Derya'nın Oğuz için bir şeyler yapmayı planlamasıydı.
Hatırlatma bitmiştir. İyi okumalar 📚

Son olarak, bu bölümde ilk defa şarkı önerisi yapmak geldi içimden.
Belki ilerleyen bölümlerde çağrışım yapan bir şeyler olursa yine önerebilirim.

🎵 Deniz Tekin - Aramayı Bırakınca

Derya Oğuz'un hayattan koptuğu noktada düğüm atmasını sağlayacak bir neden bulmuştu. Bulmuştu da... çok yoğun bir çaba harcaması ve hatırı sayılır derecede birikim yapması gerekecekti. Dayanabilecek miydi, sabrı yetecek miydi?
Başka çaresi olsa bir an bile düşünmeden bu fikri kafasından siler atardı ama ne yazık ki başka bir alternatifi yoktu. Planını tasarladı, hesap yaptı ve gözünü karartıp işe girdi. Oğuz'a bir dövme makinesi alacaktı. Elbette sadece makinenin kendisiyle sorun çözülmüyordu. Boya, iğne, transfer kağıdı, transfer sıvısı, pota, suni deri cart curt derken yoğun çalışmasını gerektirecek bir program onu bekliyordu.
Yalnızca 3 hafta çalışmayı planlanmıştı ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Bu nedenle 3 haftanın üstüne, planladığından daha uzun süre çalışmak zorunda kaldı.  4 haftanın sonunda, hedeflediği parayı biriktirebilmişti.
İş yerinden kazancı mevsim normallerinin çok altındaydı aslında, ama haftada birkaç gün gidip artı kapanış yaparak gereken parayı 4 haftada anca denkleştirebilmişti. Nihayet çile sona erecekti, artık kurtulacaktı. Ama kurtulamadı...
çünkü 4 haftalık birikimiyle sipariş ettiği makine, siteden kaynaklı sorun çıkardı. Meğer gümrükte takılmış kalmıştı ama müşteri temsilcisine elli defa bağlanmasalar haberleri olmayacaktı.
Bu arada Derya, somut bir hale gelene kadar hayal kurmanın da hayata iyi kötü tutunmayı sağladığını düşünüyordu. Bu yüzden Oğuz'a moral olsun diye, işe girdikten birkaç gün sonra ona dövme makinesi alacağını söylemişti. Oğuz mutlu olmuştu olmasına ama, işe girdiği için Derya'nın ağzına etmişti. Çok yorulacağını biliyordu çünkü. Ama ne dediyse Derya vazgeçmedi, çünkü Oğuz'a bir hayat borçluydu. Zamanında o Derya'yı süründüğü yerlerden kaldırmıştı,
şimdi de el uzatma sırası Derya'ya gelmişti. Zar zor Oğuz'u ikna edip biraz sabretmesini söyledi. Ayrıca onun da kendisiyle birlikte işe girme isteğini sonuna kadar reddetti. Böyle bir şey kesinlikle olmayacaktı. Zaten çok uzun sürmeyecekti, birikimi yaptığında işten çıkacaktı. Ama gel gör ki hesapları tutmadı, sipariş verdikleri makine gümrükte kaldı. Geç farkına vardılar ve iptal edene kadar canları çıktı.
Sakız gibi uzayan iptal sürecinde Derya çalışmaya devam etti, çünkü henüz iade yatmamıştı ve eksik çoktu. Yattığında biraz olsun rahat edeceklerdi. Birkaç gün içinde iade yattı, ama bu kez de başka bir sorunla karşılaştılar. Gümrükte takılma ihtimali olmayan, güvenilir başka bir site ve kaliteli bir makine bulmuşlardı. Ancak bunun fiyatı önceki siteden sipariş ettiklerinden 2 kat daha fazlaydı. Ayrıca makine dışındaki malzemeler de hiç ucuz sayılmazdı.
Derya yakın zamanda bırakacağını ümit ettiği küreklere yeniden asılmak durumunda kaldı. Yine de pek şikayetçi değildi, hâlâ mucizevi şekilde sabrını yitirmemişti. Kendisine şaşırıyordu, nasıl ayakta durabildiğini, saatlerce nasıl yalı kazığı gibi dikilip üstüne bir de her işe koşabildiğini bilmiyordu. Sözde sadece "Garson" olarak işe alınmıştı ama servisten tut dip köşe temizlik, tuvalet temizliği, mutfağın temizliği, içeriye bakmak, paketleri hazırlamak, dandik gundik bir sürü angarya dahil her işten sorumluydu.
Sorun bu değildi aslında, sorun onun dışında bir iki kişi hariç kimsenin işi sjklememesi ve iş bölümüne yanaşmamasıydı. Kendisi gibi bir sürü öğrenci çalışan vardı halbuki, birbirlerine yardımcı olup daha az yorulabilirlerdi aslında. Ama hiçbir zaman Derya'nın umduğu gibi olmadı... işlerin çoğu ona kaldı. Yine de ses etmedi, Oğuz'a faydası dokunsun istiyorsa biraz daha sabretmesi gerekiyordu. Biraz daha biraz daha derken üç aya yakın zaman geçti.
Artık sabrı tükenme sınırına dayanmıştı, içinden yükselen çığlıklarını zor susturuyordu. Son bir hafta daha dayandı ve yeni makinenin yanı sıra ek edevatların parası da çıkınca hooopppp çıktı işten. Derya'yı her türlü işe koşabildikleri için aslında çıkmasını istemiyorlardı. Bu yüzden Derya birkaç sallamasyon yapmak zorunda kalmıştı, geçerli bir bahanesi olmasa çıkması zorlaşırdı çünkü. Nihayet artık özgürdü, iş yoktu çile yoktu, ağrılar sancılar yoktu. Bu aşamadan sonra da Oğuz ve Derya için yeni bir kapı, yeni bir umut sebebi açıldı...