Hâlâ Çocuksun

3.9K 170 64
                                    

Barış attığım terso bakışlardan rahatsız olunca yanıma oturarak kibarca kendini anlatmaya çalıştı. Bakın çalıştı diyorum çünkü benim dinlemeye niyetim yoktu.

"Zuhal"

Kafasına yastığı geçirip ayağa kalktım. Bu ahlaksız teklif karşısında sessizce duracak değildim.

"Sus sus"

"Kızım ev tehlikeli diye dedim yanımda kal diye, yoksa çenene meraklı değilim"

Haklıydı off. Bana da bir korku çökmüştü şimdi inceden inceden. Adam beni görmüştü ifade vermiştim falanda filan.

"Yalnız evine sürekli karılar girip çıkarsa ananı arar terkederim o evi"

Ciddi misin bakışları atıyordu.

"Hâlâ derdin benim inanmıyorum gerçekten"

Omuz silkerek yerleştirmeye üşendiğim küçük bavulumu almaya koştum. Benim aklıma o şerefsiz herifin hâlâ yakalanmadığı gelmemişti. Korkuyordum.

"Namussuz birinin evinde kalmak için ne heveslisin Zuhal hanım"

Gülmemek için zor duruyordu şerefsiz ya. Korkmasam biliyorum yapacağı ben ama neyse.

"Kes sesini çocuk"

Siyah küçük bavulu sürükleyerek salonun ortasında durup evin içinde göz gezdirdim. Adam yakalanana kadar çokta alışamadığım evimden uzak kalacaktım hepten yabancı olacaktım.

"Abartma Zuhal sanki askere gidiyorsun bakışa bak"

Burnumu çekerek mahsun bakışlar atmaya devam ettim.

"Ya hiç alışmazsam canım evime"

Elimden bavulumu çekerek kafamı sarstı hiçte kibar olmayan bir şekilde.

"Yürü hadi derdo derdo bakma kızım yürü hadi"

Bavulumu sek erkek gibi tek eliyle kaldırıp kapıya doğru yürüdü. Kafamda bir Müslüm parçası çalıyordu ki size anlatamam. Canım evim ya sonsuza dek alışamayacaktım aslında sonsuza dek burada kalmayacaktım orası da başka bir konu ama neyse.

Kapıyı iki defa kilitlediğime emin olduktan sonra derin bir nefes alarak asansöre doğru yürüdüm. Barış ayısı beni beklemeden aşağı inmişti. Off şimdi de kafamda Emir Can İğrek çalmaya başlamıştı ağlayacaktım sanırım. Oya ablanın iyi olduğuna dair aldığım mesaj içimi bir nebze ferahlatınca fazla abartmadan çıktım binadan. Barış tahmin ettiğim gibi arabaya binmiş beni bekliyordu. Arabaya binince beni baştan aşağı süzüp "iyi bari kendini jiletlememişsin" diyerek dalga geçmişti. Cevap vermeden başımı cama yasladım.

Kafamda şimdi İbrahim Tatlıses çalıyordu moodum biraz yükselmişti evden uzaklaşınca.

"Şarkı açayım mı sana?"

Sorusuyla omzumu silkerek tekrar kafamı cama dayadım. Tanıdık bir müzik çalmaya başlamıştı istemiyorum dediğim halde. Barış insanın moralini nasıl düzelteceğini iyi biliyordu. Story of My life şarkısını açmıştı. Eskiden çok koyu bir 1D fanıydım ki bu Barış'ın sık sık dalga konusu olurdu bu şarkıya aşık olan bana ise sık sık kulaksız derdi. Eskiden midesini bulandırdığını iddia ettiği şarkıyı mutlu olayım diye açmış ve başarmıştı da. Seviyordum aslında keratayı.

"Hâlâ seviyor musun bu herifleri?"

Kafamı dağıtmak için sorduğu soruyla gülümseyerek biraz daha açtım şarkının sesini.

"Seviyorum ama artık aşık değilim"

"O zaman da değildin aşk dediğin bir kişiye olur anasını satayım beş adama aynı anda nasıl aşık olasın zaten"

Kaşlarımı çatarak savunmaya geçtim hemen.

"Aşıktım tamam mı sen kıskanıyordun ondan böyle diyorsun"

"Senin gibi suratsızın neyini kıskanacakmışım pardon"

Gülmemek için dudaklarını ısırarak hafifçe omzuna dokundum.

"Ben beni kıskandığını iddia etmedim zaten Zayn aşkımı kıskanıyorsun kıskanç"

Direksiyonu sertçe sıkmasından anladığım kadarıyla Barış bu konuda hâlâ çok doluydu. Ergenliğinden beri kendini Zayn ile kıyaslıyordu ki hiç şüphesiz bunun sorumlusu bendim. Zayn'ın aşırı yakışıklı bir adam olduğunu esmer erkeklerin herkesten yakışıklı olduğunu ve sarışın erkeklerin çirkin olduğunu sürekli Barış'a söylediğim için aşağılık kompleksine girmiştim evladım. Komikti ama koca adamın kendini başka biriyle kıyaslaması.

"O adam fareye benziyor be"

"Hoop orda dur kocam hakkında düzgün konuşacaksın ne faresi ya sensin fare"

Yandan bir gülümsemeyle bin defa duyduğum lafı tekrarladı.

"Fareler sarışın olmaz canım"

Bu adamın kendini de farelerle kıyaslandığına dair şüphelerim vardı. Yanılıyor olayım lütfen.

"Ayrıca Zayn biraz salak bir adam bütün güzel kadınları kendine düşman ediyor"

Derdi belli olmuştu paşamın güzel kadınların üzülmesine hiç dayanamazdı. Kart zampara!

"Zayn müslüman tamam mı"

Söylediğim şeyle ikimiz de kahkaha atmaya başlamıştık. Belki de aylardır açıp tek parçalarını dinlememiştim ama konu Barış'la takışmak olunca her türlü şeyi yapıyordum.

"Hâlâ çocuksun"

Başımı tekrardan cama yaslayarak duymayacağına emin olduğum kadar kısık bir sesle fısıldadım.

"Sen bir tek orda varsın çünkü"

...

Duyduğum zil sesiyle korku dolu gözlerle uykumdan sıçramış sonrasında Barış'ın evinde olduğumu hatırlayınca sakinleşmiştim. O adam buraya gelemezdi. Zevzek Barış uyumuş olacak ki zili duymuyordu iş başa düşmüştü.

Söylene söylene kalkarak kapıya koştum. Uykulu olduğumdan biraz salaktım ve kapıdaki kişinin kim olduğuna bile bakmadan çat diye açmıştım kapıyı.

Karşımda mavi gözlerini öfkeyle bana diken sarışın kadının kim olduğunu anlayınca içimden kendime okkalı bir küfür savurdum. Lanet olsun yani. Barış'ın sevgilisine hiç hoş olmayan bir görüntü vermiştim.

"Barış!"

Kadının evlere şenlik bilmem kaç oktav sesiyle Barış beyin odasının kapısına doğru baktım. Tahmin ettiğim gibi bu sese kayıtsız kalamamış ve uyamıştı.

Koşarak geldiği kapı önünde önce bana ardından adını gerginlikten ve uykudan hatırlayamadığım kadına baktı.

"Bitti Barış"

Kapı suratıma çat diye kapanırken Barış'la birbirimize anlamsız bakışlar atıyorduk.

"Sen gece böyle mi uyuyorsun?"

Sorusuyla mor saten geceliğime baktıktan sonra kollarımı göğsümde bağlayarak savunmaya geçtim.

"Sen bu saatte misafir mi kabul ediyorsun?"

...

Umarım beğenirsiniz

Bays balımsular

Yazması Oyalı / Barış Alper Yılmaz Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin