korhan aşireti

"4"

Arabanın biraz hızlı firen yapmasıyla öne savrulup gözlerimi açtım, gözlerimin güneş ışığına alışması için biraz bekledim, sonra etrafa baktım, arabanın dışında saraydan daha büyük bir ev vardı -tabi ev dene bilirse- burada kim yaşıyordu ki bir aşirete yetecek kadar büyüktü hatta daha fazlası...

Bulut
"İn."

"Bana emir verme"

Beni umursamadan arabadan
indi ve yürümeye başladı, arabanın anahtarını kapının önünde duran adama verdi ve ilerledi...

"Beni bekle!"

Arabadan hızla inip yanına ilerledim

"Hoş geldiniz ağam."

Lan! Lan... bu şeref yoksunu haysiyetsiz insana benzemeyen adam ağa'mı...

"Hoş bulduk hasan."

Hasan denen adam ( kocaman )  kapıyı açtı yakından daha büyük görünen evin bahçesi bile vardı tabi bahçeye bahçe diye bilirsek...

Büyük kabının önünde durduk iki üç tıklamadan sonra kapı iki kişi tarafından açıldı...

"Hoç geldin ağam."

"Hoş bulduk."

"Oğlum!"

Bize doğru koşan kadınla arakaya sendeledim yeşil gözleri  kahve rengi saçları güzel ve zarıf bir kadındı üstünde siyah bir elbise vardı güzel görünüyordu.

"Annem!"

Yanımdaki adam öndeki kadına ilerleyip sarıldı kokusunu içine çeke çeke öptü...

"Ohh... çok özlemişim."

"Bende anne."

Ayrılarak bana baktı...

"O mu."

Dedi buluta.

"Evet."

Bana yaklaştı ve buynuma sarıldı.

"Oğlum."

Ne oluyor lan

"BULUT!"

Arkadan gelen yüksek sesle irkilerek kadından ayrıldım.

"Ayça anne."

İçeriye koşrak giren iki kdına baktım biri uzun boylu sarı saçlı mavi gözlü diğeri ise kıza boylu turuncu saçlı kahve gözlüydü yüzünün her yerinde çiller vardı...

İlk buluta sıkıca sarıldı turunçu kadın sonrada sarı saçlı kadın sarıldı.

Ayça.
"Oğlum?"

Bana doğru sorduğu soruyla gerildim, ben nereden bileyim.

Bulut.
"O ayç anne "

Ayçe.
"O...oğlum"

Titreyen sesiyle bana yaklaşan kadına baktım, istemsiz bir şekilde arkaya gittim

"Pardon ama gimsiniz?"

Bu olanlar bana biraz fazlaydı

Ayçe
"B..ben annen, ayçe."

"Sizi tanımıyorum."

Sevim
"Tabi tanımaz seni hiç göremedik ayçe, hadi gel içeri girelim çocuklar ayakta kaldı."

Sonunda biri akıl ede bildi.

Bulutun yürümesiyle onu takip ettim büyük bir yere girmemizle istemsiz bir şekilde odaya baktım, üç uzun koltuk iki tekli koltuk ortada büyük bir masa yerde halı duvara monte edilmiş televizyon ve masayın yanında olan kürsüler.

Bulut
"Otur."

"Bana emir verme."

Daha kaç kere demeliyim

Bulut
"Zehra... Zehra."

Zehra
"Buyur ağam."

Bulut
"Evde olan kişileri çağır tanışacağız."

Zehra
"Emrin olur ağam."

Otuz yaşlarında olduğu belli olan kadın merdivenlerden çıkıp gözden kayboldu.

Leyla
"Bir şey içermisin oğlum."

"Hayır sağolun."

Sevim
"Bizimle resmi konuşmana gerek yok, ben Sevim babanın ikinçi eşiyim."

Her nekadar daha beli değil demek istesem'de susup devam etmesini bekledim...

Leyla
"Bende Leyla babanın ilk eşiyim."

Kaçtane kadınla evlenmiş bu adam...

Ayçe
"Bende ayçe babenın son eşi ve senin annen."

Belli değil...
merdivenlerden gelen yüksek sesle oraya döndüm, merdivenden inen aşiretle dona kaldım... azubillahimineaşeytaniaraçiym
ne lan bu... bu ne...

Bitti.

İyi okumalar...

Hatalarımı mazur görün...