korhan aşireti

"10"

Beni rahatsız eden güneş ışığıyla gözlerimi açtım , sabah olmuştu dün biraz oturmuş sonra migrenim tutuğu için erken kalkmıştım  tabi bazıları korktuğumu sanmış ve dalga geçmişti...

Yataldan kalkıp bencereye doğru ilerledim , benceremden arka bahçenin bir tarafını göre biliyordum...

Ağaçların arkasında bir hareketlılık görmemle gözkerimi oraya diktim , Ecrin devrim elvin ve evren vardı...

Ecrin elvin ve evrene bir şey veriyordu beyaz bir şey aslında şüpeleneçek bir şey yoktu... tabi ağaçların arkasında olmasaydı...

Arkamdan sesler gelmesiyle arkamı döndüm odaın kapısı çalmadan açıldığında gelene baktım ,  Ahmet"ti...

Ahmet
"Haa...bende seni kaldır maya geliyordum..."

"Tüh... geçıktin..."

Ahmet
"Bir daha ki sefere artık. Al bunları giy benim kıyafetlerim sana büyük gele bilir. aynı yaşta olmamıza raman sen daha kısasın..."

"Ben kısa değilim sen uzunsun..."

Ahmet
"İkiside aynı kapıya çıkıyor....
Ben gidiyorum çabuk ol..."

Kapıyı kapatmdan çıktı arkasından onu taklid edip tuvalete girdim hızlı bir duş alıp
Kıyafetleri giydim ve aşağı indim...

Enrafa bakınıp aile fertleri'ni  arardım bulamayınca Zehra hanıma sordum mutfak gibi bir yeri işaret ettiğinde oraya girdim...

"Günaydın."

Yemek odasıydı burası geniş bir masa vardı sadece. Boş bir sandalyeye oturup önümde ki yemeklere baktım iki günde herşey tam tersi olmuştu şimdi benim o pis yetimhane müdürü yüzünden karanlık ve pis bir odaya kapatılmış olmam gerekiyordu ama oturmuş güzel bir kahvaltı yapıyorum ve ata hâla olradaydı...

Halil
"Yesene bir tanem..."

Kafamı kaldırıp kime dediğine baktım, ecrin'e... yalan yok bana demiş olmasını isterdim  'neden yemek yemiyorsun' 'neden zayıfsın' bencillik mi yapıyorum? Ola bilir ama bende baba şefkatini hissetmek istiyorum.

Ecrin
"Aç değilim baba..."

Halil
"Aa... olur mu öyle güneşim..."

Güneşim... güneş benim ismim neden onun östünde kullanıyor güneş benim ismimi onun gibilerin östünde kullanmayın

Ecrin
"Baba istemiyorum..."

Halil
"Ama..."

Ecrin
"Ahh...kalbim ağrıyor.."

Elini kalbine koymuş bağıran kız baktım , o kadar yapmacık geliyordu ki gözüme midem bulanmıştı...

Ayağa kalkan aile öyelerine baktım hepsi kızın önüne gidip halini soruyordu birin den hariç... eflin o oturmuş ecrin'e ifadesiz yüzüyle bakıyordu bu kız herkesten daha sakindi pek konuşmaz hata benimle hiç konuşmamıştı ona biraz daha bakıp ayağa kalktım kızın bakışları bana döndü ecrinin yanına gittiğimde bana sende mi bakışı atıyordu yolun ortasında durup ona doğru yürüdüm...

"Halil beye söylersin... güneş arkadaşını ziyaret edecek."

Kafasını salladı arkamı dönüp oda'dan çıkıp dış kapıya ilerledim...

"Bir şeymi istiyorsunuz küçük bey."

"Biraz dışarı çıkacağım."

Önümdeki kapıyı açıp geçmemi bekledi geçtiğim de arkamdan iki kişi geliyordu, arkamı dönüp onlara baktım...