0.5

64 9 0
                                    


"Evet Denizcim... Bu düşüşünün sebebi nedir?"

"eee... Hocam... Şimdi şöyle... O gün biraz kötü hissediyordum, kendimi çok sınava veremedim... Konsantre olamadım pek..."

"Tamam o zaman. Zaten velileri arayıp bilgilendirme yapacaktım babanı da arar bilgilendiririm."

"Hocam... Babamı değil de... Annemi arayamaz mısınız?"

"Niyeymiş o?"

"Babam bu sıralar işi dolayısı ile müsait değil de..."

"Anladım. Teşekkürler Denizcim sen gidebilirsin."

"Peki hocam..."

Kapıyı sessizce kapadım, sınıfa çıkabilmek için merdivenlere yolumu aldım. Şuanlık paçamı sıyırmıştım yani tabii bundan da emin değildim sadece bu durumu annemin babama söylememesi umudu ile dua edecektim. En azından annem babama göre daha az tepki verirdi bu duruma. Yavaş yavaş tekrar merdivenlerden çıktım. İçimden gelmiyordu artık, bu okula gelmek, sınavlara girmek, ders işlemek. Her şeyi boşvermek geliyordu içimden.
Sınıfa girip sırama oturdum. Belki de şuan en son istediğim şey eve gitmekti
Kafamı tekrar sıraya koydum bu düşünceleri susturmak adına.

Zil çalmış herkes eşyalarını topluyordu... Gerçekten şuan en son gitmek istediğim yer evdi. Çantamı yavaşça toplayıp okuldan çıktım. Adımlarım oldukça yavaştı az da olsa eve geç gidebilmek amacı ile

Ne kadar kendimi yavaşlatmak için çabalasam da nafileydi yine ve yine oraya geri dönüyordum işte. Yine burdaydım. Bahçeye geçtim ve en sonunda kapıyı çaldım, bir kaç tıklatmanın ardından kapı açılmıştı açan kişi annemdi. Ayakkabılarımı çıkarıp içeri girdim..

"Deniz"
Kafamı kaldırıp anneme baktım
"Efendim anne"
"O telefon sanırım sana biraz fazla geldi. Alayım ben o telefonu."
"Anne..."
"Deniz."
Telefonu cebimden çıkarıp anneme verdim. Telefonumda aslında bir şey yoktu. Telefonda bu kadar vakit geçirmemin sebebi instagram ve Rüzgardı. Zaten başka bir şey kullanmıyordum kimsenin numarası da yoktu.
"Babama söyledin mi...?"
"Hayır, ama söyleyeceğimi biliyorsun."
"Sadece bu seferlik söylemesen olur mu? Yemin ederim düzelticem. Bir daha bu kadar düşmeyeceğim."
"Söyleyeceğimi söylediğimi hatırlar gibiyim."
"Yarın yüzümde bir tokat izi ile okula gitmemi istiyorsan söyle anne. Ne zaman dediğimi yapmadım? Düzelticeğimi söyledim."
"Tamam, bakıcam."
Yüzüme bile bakmadan yukarı çıktı telefonumu saklamak için. Sanki küçük çocuktum, bulmaya çalışacaktım.
Bende merdivenlerden yukarı çıktım, çantamı odama çıkarmak için. Abim kapıya yaslanmış bana bakıyordu
"Efendim abi."
"Denemeden yine düşük mü aldın?"
Güler gibi bir ifadesi vardı
"Bir kaç gündür elinden telefon düşmüyordu. Kimle konuşuyorduysan.
O kadar oyalandın vaktini boşa harcadın. İyi oldu."
"O ne demek abi? Sanırım evdeki herkes benim babamdan dayak yememi istiyor."
"Sadece vaktini boşa harcadığını söyledim"
"Tamam abi... İzninle ders çalışacağım çıkar mısın?"
"Peki."
Kapıyı sessizce kapatıp odadan çıktı.
Test kitaplarımı çıkarıp test çözmeye başlamıştım. Bu beni artık çok sıkıyordu test faşan çözmek istemiyordum artık. Ayrıca bu düşünceler yüzünden de çalışamıyordum. Odaklanamıyordum bile. Bir yandan babam gelince ne olacak stresinde bir yandan da bu sınavların stresindeydim. Doğduğumdan beri bana bu hayatı haram zıkkım etmişlerdi. Herkesin kendi kişiliği vardı ama beni abime benzetmeye çalışıyorlardı ve bunun için ellerinden geleni yapıyorlardı. Her kavgada abimin konusu açılır onu överlerdi ve onu örnek almamı söylerlerdi. Abim gerçekten bu aileye nasıl katlandı hiç bilmiyorum, ama böyle şımartıla şımartıla gururu kabarıyordu ve kendini bir şey sanıyordu.

Saat yavaş yavaş uyuma saatime yaklaşıyordu ve bu saatlerde de babam geliyordu eve hızlıca kitabı kapatıp banyoya geçtim. Rutin işleri halledip pijamalarımı giydim hızlı olmalıydım çünkü bu gün paçayı sıyırabilirsem yarın da bir şekilde hallederdim en sonunda ise unuturdu...
Yatağa tam yerleştiğim anda zil çaldı.
Umarım hızlıca uyuyabilirdim.

___________

Uykum var😔

Uykusuz / BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin