Bölüm 19

353 27 5
                                    


Odaya ulaştığında gece yarısı olduğunu ve muhtemelen Eylül'ün uyumuş olabileceğini fark etti. Gece olduğu için etrafta hizmetçi de yoktu, kendisinin girmesi yanlış olurdu. Rena Krallığında genç bir kadının odasına gece vakti girmek ayıp karşılanırdı. Üstüne uyurken ve izinsiz girmek durumu daha da kötüleştirirdi. Ama bir an önce girmesi gerekiyordu ki tahmin ettiği şeyin gerçek olup olmadığını öğrenmeliydi. Sabahı bekleyecek vakti ve sabrı yoktu. Gidip bu gece sabahlayacak olan Elif'i de çağırabilirdi ama beklemek istemedi.

İçini rahatlatmak için kapıyı çaldı ve nezaketen gireceğini haber verdi.

"İçeri giriyorum."

Uyuduğunu tahmin ettiği için cevap beklemeden girdi. Direkt Eylül'ün yatağına baktı ve tahmin ettiği gibi Eylül yatağında uyuyordu. Üzerindeki örtü birazcık açılmıştı ve koyu kahverengi saçları yastığa özgürce dağılmıştı. Kahir kapıdan girince durdu ve bir süre Eylül'e baktı. Buraya gelirken attığı adımlarına göre daha yavaş adımlar atarak kadının yatağına yaklaşmaya başladı. Yaklaştıkça onu uyandırmak da tahmininin doğruluğunu öğrenmek de aklından çıktı. 

Yatağa göre küçücük kalan bedeni yatağın bir kenarına kıvrılmıştı. Yaklaştıkça yüzünü daha net görmeye başladı. Yüzünde ne nefret vardı ne ölü gibi olan bakışlar. Sadece masumca uyuyordu. Sırtüstü yatmıştı ve kafası sola, Kahir'in olduğu tarafa doğru yatıktı. Beyaz askılı geceliği bembeyaz teniyle uyumlu görünüyordu. Ardından gözleri kadının karnında duran sağ bileğine gitti. Kırmızı izler vardı. Bu bugün Kahir onun bileğini tuttuğunda olmuş olmalıydı.

'Sert tutmamaya dikkat etmiştim ama cildi sandığımdan daha hassas olmalı.'

 Kahir sonunda yatağın hemen yanına geldi ve kadının üzerindeki açık örtünün geceliğini tamamen açığa çıkardığını gördü. Bu da yetmiyormuş gibi geceliğinin bir askısı düşmüş ve normalden fazla açılmış gibiydi. Çok fazla göstermese de göğüs hatlarını ortaya çıkarmıştı. Gözlerini kadının göğüs bölgesinden çekti ama kadından tamamen ayıramadı. Biraz daha bakmak istiyordu ama yapamazdı. Gözleri birazcık üste kaydı ve kadının boğazına odaklandı. Kesilmiş yerde hiç iz kalmamıştı. Fark etmeden kestiği ve kestiği için her gün kendisine lanet okuduğu yara izi geçmişti. 

'Bu iyi.'

Kahir dikkatini başka bir şeye vermeye çalışsa da bakışlarını istemsizce tekrar aşağı indirdi ama tam anlamıyla bakamadan Eylül uyandı ve sersem gözlerle ona baktı. Eylül'ün uyku problemleri hala devam ediyordu ve uyusa bile çok hafif bir uykuya sahip olduğu için sık sık uyanıyordu.

Eylül önce Kahir'i hafif karanlıkta görmeye çalıştı. Yatmadan önce yaktığı birkaç mum sayesinde çok karanlık değildi.

'Ah, yanlış anlayacak. Keşke girer girmez uyandırsaydım.'

Kahir dikkatlice Eylül'ü izliyordu. Kendisini pek sevmediğini de düşünürse muhtemelen Kahir'i suçlayacak ve azarlayacaktı. Eylül'ün açısından düşünüldüğünde tepki verirse haklıydı ama Kahir buraya onu dikizlemeye gelmemişti. Uyandıracaktı ama düşüncelere dalınca biraz gecikmişti. Şimdi ise o uyandıramadan Eylül uyandı.

Gözlerini kırpıştırıp daha net görünce karşısındakinin Kahir olduğunu anladı. Kahir onun ne tepki vereceğini çok iyi biliyordu. Endişeli ve bir an önce ondan uzaklaşmak isteyen gözlerle bakacaktı.  Bir de üstüne odasına izinsiz girdiğini fark edince muhtemelen daha sinir bozucu bir şekilde bakacaktı. Ama Eylül Kahir'i gördüğünde beklenmedik bir şekilde yerinden doğrulmadan onu gömleğinden tutup kendine yaklaştırdı ve sıkıca sarıldı. Zayıf bedeninden dolayı neredeyse hiç gücü yoktu ama Kahir onun tutuşuna direnmedi. Yatağın kenarına oturdu ve Eylül'ün onun ellerini boynuna dolamasına izin verdi. Biraz önce okuduğu kitaptan dolayı şaşırdığını sanıyordu ama Eylül'ün bu tepkisinden sonra her şeyi unuttu ve zaman onun için yavaş akmaya başladı.

Her Şey Bitse BileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin