Ameliyatın üzerinden bir ay geçmişti; bu zaman diliminde Olivia iyice kendine gelmiş, fizik tedaviye başlamış hatta bitirmek üzereydi. Bugün de taburcu oluyordu, bunun için Winnie, Marie'yi hastaneye bırakıp Chase'in hala balo salonunda olan arabasını almaya gitmişti. Marie, odada Olivia'nın giyinmesine yardım ederken Chase, son işlemleri de yapıp yanlarına geldi.
"Hazır mısın?"
"Hmhmm."
Chase betasının yanına gelip onu kaldırdı.
"Yürüyebilicek misin?"
"Evet."
Chase kafasını sallayıp betasının omzuna kolunu atıp odadan çıktı.
"Winnie gelmiş, aşağıda."
Marie'nin lafları üzerine üçlü, aşağıya indi; Winnie, Olivia ile sarıldıktan sonra geri çekildi.
"İyisin değil mi ortak?"
"Evet."
"Çok iyi, burdan ayrılalım sizin konuşucaklarınız vardır. Tekrar çok geçmiş olsun dostum, görüşürüz ortak."
İkili gittikten sonra Chase de Olivia ile birlikte arabasına yöneldi. Betanın binmesine yardım ettikten sonra kendi de bindi ve yola koyuldu.
"Bir yerden yemek alalım, evde yiycek bir şey yok muhtemelen."
"Chase."
"Noldu?"
"Konuşmamız gereken şeyler var bence. Mesela 'seri katil' mevzusu."
Chase derin bir iç çekip arabayı kenara çekti.
"Yalan söyledim.. Ticaretle uğraştığıma dair yani."
"Onun ben de farkındayım Chase."
"Babam.. Everhart holdingin sahibiydi. Belki biliyorsundur; büyük bir reklam ajansı oluyor orası, o gün.. yani yine- böyle bir balo zamanıydı; 40. yılı kutlanıcaktı ajansın, Winnie, Marie ve ben hazırlanıp baloya gittik... Gittiğimizde~
Chase durakladı; zorlanıyor görünüyordu, Olivia sabırla devam etmesini bekledi.
"Gittiğimizde salon kan gölüne dönmüştü. Babam, çalışanlar, Winnie'nin anne ve babası.. Hepsi kanlar içinde yerde yatıyordu... Onlara.. ne oldu uzun süre çözülemedi. Biz üçümüz suikastçıların izini bulduğumuzda olayın üzerinden tam iki yıl geçmişti. Bu da- senin ilk geldiğin zamana tekabül ediyor. Aynı tip bir suikast girişimindeyken onları durdurmamız gerekti."
"Öldürmeniz yani?"
"Bak gerçekten katil değilim, değiliz. Biz kimsenin kanını dökmedik tamam mı, ordaki kargaşada.. balodaki adamın ailesi de vuruldu, adam babamın eski çalışanlarındandı. Bizleri gördüğü için öyle sandı ve intikam cart curt demeye başladı.. Biz orda daha büyük bir katliam olmasını önledik sadece."
Chase cümlesini bitirip Olivia'ya baktı. Önüne bakan kızın yüzündeki saçları kulağının arkasına ittirip devam etti.
"Dışarda onunla karşılaştığımızda.. onu tanıyamadım, o da senin üzerinde olan feromonlarımdan tanımış beni zaten. Bilseydim işimi şansa bırakır mıydım? Seni her şeyden çok seviyorum Olivia.. Keşke seni koruyabilseydim.."
Chase elleriyle oynayıp bunları söylerken boynuna bir çift kol dolandı; Olivia hiç bir şey demiyor, sadece sarılıyordu. Chase'de buna cevaben betayı sıkı sıkı sardı.
"Ben de seni seviyorum.. Özür dilerim- sert çıkıştığım için yani.."
"Özür dilemesi gereken sen değilsin, kendimi affettiricem emin ol.."
"Eve gidelim.."
Selamm bu bölümü ara bölüm gibi düşünebilirsiniz devamı smut olduğu için burda kestim, bugün atıcam diğer bölümü de.<3