Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Kafamdaki Chase'in benzeri arkadaşlar merak edenler için.)
"Olivia? Nerdesin, uyandın mı!?"
"Senin yüzünden Chase, bir daha uyanamıycam."
Chase beyninden vurulmuşa dönmüştü o an; ne hissedeceğini bilemiyordu, nasıl davranması gerektiğinide. Ekrana baktığında arayan numara gözükmüyordu.
"Olivia biliyorum ben- ben çok zarar verdim ama seni çok seviyorum."
"Seviyorsun.. Hah güleyim boşa gitmesin istersen. Sen mi sevebiliyorsun gerçekten, başka bir Chase'le mi konuşuyorum acaba?"
"Olivia lütfen öyle deme.. Ben çok uğraştım seni bu hayata dahil etmemek için; başarılı olmayı çok isterdim ama şu an her şeyden ve herkesden çok pişmanım.. Affet beni."
"..Çok geç Chase... Ben ölüyorum ve sen bunu engelleyemezsin. Her şeyin en kötüsünü gördüm senin yüzünden."
"Ben.. Çok üzgünüm."
"Öyle olmalısın."
Hat kesildiğinde Chase'in başından aşağı kaynar sular döküldü. Hemen arayan numaraya bakmaya çalıştı ama hala bir numara yoktu. Hemen ayağa kalktı ve hastaneye gitmek için kapının önüne gitti; kapıyı açtığında kapının karşısında gördüğü şeyle dona kaldı.
Olivia dışarda, öylece duruyordu. Üstünde kan içindeki beyaz elbisesi vardı, titriyordu. Saçları, eli, yüzü tamamen kan içindeydi. İkili göz göze geldiğinde bir el silah sesi duyuldu. Olivia bir kez daha alfaya bakıp yere yığıldı. Son kez.
***
Chase a yerinden sıçradığında ter içinde kalmıştı ama rüya olduğunu anlayınca derin bir iç çekti.(yarar daha fazla kıyamadı.) Yatakta doğrulup ellerini başında birleştirdi ve ağlamaya başladı, Olivia böyle mi düşünüyordu acaba? Onun düşüncelerini çalan telefon böldü. Winnie'nin aradığını görem Chase telaşla telefonu açtı.
"Alo?!"
"Chase! Olivia uyandı, hemen gel!"
Bu duyduğu ile yerlere çöküp ağlamak istesede bunu, onu kendi gözleriyle gördükten sonraya erteledi. Hemen yataktan kalkıp kapıya yöneldi; çıkmadan önce son kez odaya bakıp derin bir iç çekti, odadan çıkıp dış kapıya indi ve dışarı çıkıp bi taksi bulmaya koyuldu. Arabası balo salonunda kalmıştı ama şu an önemli değildi. Gelen ilk taksiye bindikten sonra hastanenin adresini söyledi. Çok uzun olmayan bir yolculuktan sonra taksi, hastanenin önünde durdu; Chase parasını ödeyip dışarı fırladı. Hemen hastaneye girip yoğun bakım katına çıktı; kapının önünde Marie, yeni ağladığını gösteren gözleriyle onu bekliyordu; alfa gelince tekrar gözlerinden yaş geldi, ama bu kez gülüyordu.
