Ardından Derya kendisini odaya kapatmış, kapıyı da kilitlemişti.
Baran ise içinden " o ihale şirket için önemliydi, o davete ihaleyi yaptığımız şirketi de çağırmıştım, nasıl iptal edeyim. Kusura bakmayın benim çocuğum öldü, biz yastayız, kutlama falan yok her şey iptal mi deseydim." diye kendi kendine söyleniyordu.
Bunu biraz yüksek sesle söylediği için Derya Baran'ın bütün bu dediklerini duymuştu. Derya o gün Baran'a karşı hiç bir zaman hissetmediği kadar büyük bir öfke duyuyordu. O an Baran'ın boğazını sıkmak, onu boğmak istiyordu.
Aradan birkaç gün geçmişti, bu geçen zamanda Derya ve Baran birbirleriyle neredeyse hiç konuşmamıştı. Ardından aradan geçen zaman boyunca Derya Baran'dan boşanmayı bile düşünmüştü, çünkü Baran tartışmadan sonra Derya'dan değil özür dilemeyi, konuşmayı bile hiç denememişti ve bu yüzden onunla boşanmayı aklına koymuştu ve kendisine bunu neden daha önce yapmadığını sormuştu.
Derya'nın Baran'a olan aşkı zamanında onun gözünün önüne bir perde gibi inmişti. Ama o artık her şeyin farkındaydı artık yeni bir Derya vardı.
Derya her zamanki gibi işine gitmişti ve Baran'a karşı açacağı boşanma planlarını düşünüyordu.
Ardından Deniz Derya'nın yanına gitmişti, ona şirkete yeni birisinin geldiğini söylemişti.
Derya o kişinin nerede olduğunu neden içeriye çağırmadığını sordu.
Deniz güvenliği arayıp o adamı içeriye göndermesini söylemişti, o adam güvenliğin izin vermesiyle içeriye girdi ve Derya'nın odasının kapısını çaldı.
Derya ona içeriye gelmesini söyledi ve de Derya gördüğü kişi karşısında adeta büyük bir şok geçirmişti. Karşısındaki kişi onun öz kardeşi Mustafa Uyanık'dı.
Derya birden ayağa kalkıp ona "senin burada ne işin var, sen ne cürretle buranın kapısından içeriye girersin, ne işin var senin burada, çabuk çık bu şirketten yoksa güvenliği ararım." dedi.
Deniz ise iki kardeşi baş başa bırakmak için kendi odasına gitti.
Derya'nın bu sözlerinden sonra Mustafa "ben senin kardeşinim, beni böyle bir çöp parçası gibi bir kenara atamazsın, ben senin kardeşinim, sen de benim ablamsın ve bana bakmak zorundasın, sen beni üç yılı aşkın süredir yok saydın, ama ben zor durumdayım, param bitti, benim açlıktan ağzım kokuyor, bir kere bile aramadın sen beni nasılsın diye sormadın bir ihtiyacın var mı diye sormadın, nasıl bir ablasın sen şu üstümün başımın haline bak be, her yerim pislik içinde, inşaat köşelerinde çalışıyorum ben.
Evimin kirasını zor ödüyorum bir tane kulübe gibi evde yaşıyorum ben, vicdanın nasıl el veriyor benim bu halde olmama" dedi.
Derya Mustafa'ya "sen yıllar önce affı olmayan bir hata yaptın ve senin yaptığın bu hatanın hiçbir şekilde geri dönüşü yok.
Ben aylarca insanların gözünün içine bakamadım be senin yüzünden rezil ettin hepimizi hayatımı mahvettin sen benim.
Senin gibi bir kardeşim yok benim üç yılı aşkın süredir bu hayata yalnız başıma devam ediyorum ben.
Yapayalnız ben kardeşimi yıllar önce toprağa verdim, hala daha o toprağın içinde yatıyor benim kardeşim, hiç bir zamanda o mezardan çıkmayacak.
Bu yüzden sakın benden yardım falan isteyim deme, yok sana para falan benim için bir yabancıdan ibaretsin sen." dedi.
Mustafa " madem ben senin için bir yabancıdan ibaretim, o zaman beni doğru düzgün bir işe al, bir yabancı olarak senin belirlediğin işte çalışırım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İHANETİN BEDELİ
Misterio / SuspensoDerya hayatını düzene koymuş kendisine 2 kişilik bir aile kurmuş eşi ve arkadaşlarıyla hayatına devam ederken geçmişten gelenler ve geçmişte yaşanan büyük olaylar onun peşini bir türlü bırakmaz ve onun hayatında derin yaralar açar.Geçmişte onun ve...