Karşımda elinde mızrak ve üzerinde zırhla bizi izleyen yakışıklı adama bakarken aklımdan geçen tek düşünce krallıklarının hâlâ nasıl hükmünü sürdürüyor olduğuydu. Elindeki üç çatallı mızrak bana aquaman filmini hatırlatıyordu. Ancak üzerindeki zırh biraz daha farklıydı. Yanındaki diğer kişilerin zırhı daha esnek ve işlemesiz görünürken onun zırhı oldukça ihtişamlı ve süslü görünüyordu. Onlardan daha yüksek bir rütbeye sahip olduğu belliydi.
Suyun altında yavaşça süzülerek yanıma yaklaştı ve "Sen gerçekten bir denizkızı mısın? Küçüklüğümden bu yana hep sizin gerçek olduğunuza inandım ama babam sizin sadece bir efsaneden ibaret olduğunuzu söylerdi. Gerçekten çok güzelsiniz. " dedi.
Tanrım... Sesi gerçekten çok güzeldi. Onu hayranlık dolu bakışlarımla süzmeye devam ederken Mert'in kınayan bakışlarıya karşılaştığımda sonunda konuşmaya karar verdim. "Gerçekten bir denizkızı olmayı çok isterdim ama seni hayal kırıklığına uğratmak zorundayım."
"Nasıl yani? Sen bir denizkızı değil misin?"
"Evet , değilim."
"Peki , o zaman neysin?"
"Aslında bende tam olarak bilmiyorum. Sadece şekil değiştirebilme yeteneğine sahip olduğumu biliyorum."
"Eski hâline dönüşebilir misin?"
"Maalesef , onu şu anda yapamam. Suyun altında nefes alamıyorum."
"Madem öyle o zaman bizim türümüze dönüş. Bunu yapabilir misin?"
"Gerçekten bilmiyorum. Daha önce hiç denemedim. İnan bana sizin var olduğunuzu bile bilmiyordum."
Karşımda hayranlığım sebebiyle daha ismini bile soramadığım adam bana tam cevap vereceği sırada Mert araya girdi. "Bu harika sohbetinizi böldüğüm için gerçekten özür dilerim." Yakışıklı adamın etrafındaki kişileri ve kendini göstererek sözlerine devam etti. "Fakat fark ettiniz mi bilmiyorum ama bizde buradayız." dedi.
Onun bu sözlerinden sonra kendime geldim ve "Ah tabi... Doğru ya sizde buradasınız. Konuşurken en önemli kısmı unuttuk. Tanışmayı... Sizce de öyle değil mi?"
Ben bunu söyledikten hemen sonra siyah saçlara sahip genç adam suyun içinde benden biraz daha aşağıya yüzerek dizlerinin üzerinde duruyormuş gibi bir pozisyon aldı ve elini uzatarak benim elim tuttu. "Ben sualtı krallığının prensi Ocean. Lütfen siz de bana isminizi takdim eder misiniz , güzel hanımefendi?"
Şaşkınlıkla gözlerimi kırpıştırdım. "Be... Benim ismim Beyge Erkin."
Genç adam dudaklarını yavaşça elimin üzerine dokundurdu ve "Tanıştığımıza memnun oldum." dedi.
Ona kekeleyerek aynı şekilde karşılık verdim. Ocean'ın yaptığı o hareketten sonra Mert'in aklından bir düşünce geçti. Aramızdaki bağ sayesinde onu duydum. "Yalaka herif!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamanın Bermudası
FantasyAğzımdan dökülen üç kelimelik bir cümlenin bütün hayatımı değiştireceğini kim bilebilirdi? "Size yardım edeceğim." İşte bu cümleden sonra bütün hayatım değişti. Beyge Erkin adlı kadının yani benim karakterim bu üç kelimeyle tamamen değişti...