— Metin?
— Karşıya bak.
Başımı kaldırdığımda Metin'i gördüm. Olduğu yerden doğruca bana bakıyordu. Buraya da gelmiş olamazsın ! Benim burada olduğumu nereden biliyordu? Birden bire bana doğru yürümeye başladı. O bana doğru geldikçe ben panik yapıp geri adım atıyordum. Geri geri giderken birine takılıp düştüm. Kim olduğuna bakmak için başımı kaldırdığımda bu kişinin Serkan olduğunu gördüm.
— İyimisin Yeliz?
— İyim
Karşıya baktığımda Metin bulunduğu yerde yoktu. Muhtemelen Serkan'ı gördüğünde gitmişti.
— İyi olduğuna emin misin?
— Evet
— Bir şey mi oldu?
— Hayır
— Bir şey olmuş Yeliz.
Bi an söylemek istedim ancak sonrasında vazgeçtim. Tatili onlara zehir edemezdim. Hem söylesem ne değişecek ki? En iyisi onu bu mevzuya bulaştırmamaktı.
Gülümseyip oturduğumuz yere doğru yürümeye başladım. Serkan sorusuna yanıt alamadığı için kaşları çarık bir şekilde arkamdan yürüdü. Oturduğumda karşıma geçip bana dik dik bakmaya başladı. Bu fazlasıyla rahatsız edici bir bakıştı. Bende sinirlenip çıkıştım.
— Ne kadar sürecek bu?
— Sen ne olduğunu söyleyene kadar.
— Söylemeyeceğim
— Söyleyeceksin!
— Hayır !
— Beklerim o zaman
— Bol şans
Bunu yüzüme yaklaşıp söylemişti. Sırıtıp bana bakmaya devam etti. Ben ne kadar inat ettiysem o da aynı şekil inat etti. Tam o sırada telefonuma bir mesaj geldi.
+90**********
~ Sence de haddini aşmıyor mu?
~ Senin için ondan kurtulayım mı?
~Ne o şimdide beni görmezden mi geliyorsun?
~ Her neyse, odanda seni bekliyor olacağım.
Son mesajı okuduktan sonra yüzüm bembeyaz olmuştu. Odaya nasıl gidecektim? Ne yapmalıydım? Kaskatı kesilmiş bir şekilde ekrana bakakaldım. Serkan bunu fark edince birdenbire telefonu elimden çekip aldı. Almak istedim ancak buna izin vermedi.
Mesajı gördüğünde kaşlarını çatıp bana baktı. Telefonu elime tutuşturup otele doğru yürümeye başladı. Odama gidiyordu farkındaydım. Koşup Serkan'a yetiştim. Önüne geçmeme rağmen beni umursamadı. Bu kadar sinirlenmesi normal değildi. Geçmişte ne yaşamışlardı?
Odalarımızın olduğu kata geldiğimizde benim odam yerine kendi odasına girdi. Çıkarken balkonun kapısını açık bırakmıştım. Balkondan odamın kapısını açıp girdi. Her yere baktı ancak Metin burada değildi. Sinirle bana doğru döndü.
— Nerede o?
— Bilmiyorum
Telefonum çaldı ,arayan Metindi ancak açmayıp telefonu sessize aldım. Odaya geçip sandalyeye oturdum. Serkan işe yatağa oturup yüzünü iki eli arasına aldı.
— O şerefsiz sana nasıl böyle davranabilir?
Cevap veremedim. Utanç verici ,berbat bir durumdu bu. 10 dakika boyunca konuşmadan öylece oturdu. Sonrasında sinirle yüzüme bakıp kükredi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın En Güzeli
RomanceSiyah. Bildiğim , yaşadığım, gördüğüm tek renk siyah. Koskoca dünyada yalnız hissetmek. Bunca olumsuzluğa rağmen yinede yaşamak zorunda olmak. Bir hiç uğruna her gün çabalamak. Yinede bir umut beklemek. Sevdim ,çok sevdim. Ancak geçmişim güvenmemi e...