Siyahın En Güzeli

GELİN HANIM

Sabah yüzüme vuran güneş ile uyandım. Üzerime bir mavi bir elbise giyip aşağıya indim. Çok güzel bir kahvaltı sofrası beni karşıladı. Daniel Bey ve Melek Hanım masada oturuyorlardı. Melek Hanım beni görünce gülümseyip masaya davet etti. Gidip masaya oturdum ancak Serkan neredeydi?

- Melek Hanım, Serkan nerede?

- Sabah erkenden çıktı canım. Bir kaç saate dönerim dedi. Hadi sen kahvaltını yap.

Derken Daniel Bey konuşmaya başladı.

- Serkan ha. Patronun olduğunu sanıyordum.

- Evet, Serkan Bey benim patronum. Ancak iş saatleri dışında aynı zamanda arkadaşım. Yani ona ismi ile hitap etmemde bir sakınca olduğunu sanmıyorum.

Hahah Yeliz'den mükemmel bir atak.

- Peki, Öyle olsun Yeliz Hanım.

Gıcık bir kahkaha atıp kahvaltı yapaya devam etti. Bende kahvaltı yapıp sofrayı toplamada Melek Hanıma yardım ettim. Daniel Bey işe gitmek için evden çıktı.

Oh be artık kimseher hareketimi sorgulamayacak. Geçip odamda yatağa uzandım. Bir süre öylece kaldım. Sıkıldığım için tekrar aşağıya indiğimde Melek Hanım evde yoktu. Muhtemelen bahçemdedir diye düşünüp bahçeye çıktım. Bahçeye çıkınca oradaki siyah güller beni karşıladı. Çok fazla ve güzellerdi. Dün gece olduğu için fark etmemiştim.Hayranlıkla çiçeklere bakarken Serkan bana seslendi.

- Yeliz. Yanımıza gelsene.

Karşıdaki masada oturuyorlardı. Bu kadın sanırım çiçek aşığıdı. Çünkü sadece bahçe değil evin içinde de bir sürü çiçek vardı.

Şaşkınlıpımdan kurtulup yanlarına gittim. Serkan'ın yanındaki sandalyeye oturdum. Melek Hanım bana içecek doldurup kurabiye ikram etti. Teşekkür edip Serkan'a döndüm.

- Nereye gittin?

- Bir kaç işim vardı onları hallettim. Sıkılmıyorsun değil mi?

- Sayılır. Telefonum olmadığı için bir tık sıkıcı şu an.

- Telefonla çok oynuyordun zaten. Bir süre uzak kalman sağlık açısından iyi olur.

Aman ne komik!

- Bu bahsettiğiniz telefon mevzusu ne oğlum?

- Boşver anneciğim. O mevzu Yeliz ile benim aramda. Değil mi Yeliz?

- Evet, malesef.

- Anne biz 2 gün sonra Türkiye'ye dönüyoruz.

- Neden oğlum? Biraz daha kalsaydınız. Daniel'den dolayı mi?

- Hayır.

- Peki. Sorgulamayacağım.

. . .

Akşama kadar sohbet edip gülmüştük. Serkan yorgun olduğu için yanımızdan ayrılıp uyuyacagını söyledi. Sonrasında Melek Hanım bana bir fotoğraf albümü göstermek istediğini söyledi. İçinde Serkan ve Melek Hanımın bir sürü fotoğrafı vardı. Bazı fotoğrafların bir tarafı kasıtlı bir şekilde kesilmiş veya yırtılmış şekildeydi. Melek Hanıma sebebini sorduğumda ,kesilen yerlerdeki kişinin Serkan'ın babası olduğunu söyledi. Bir süre bu fotoğraflara bakıp güldük.

- Melek Hanım kocanız ile neden ayrıldınız?

- Uzun hikaye tatlım. Başka bir zaman anlatırım. Bilmek istemezsin bazı şeyleri.

- Peki Melek Hanım.

- Bana ööyle hitap etmen gerekmiyor Yelizciğim. Resmiyeti bırakalım, biraz samimmiyet daha iyi olabilir mesela.