Hiç gördüğünüz şeyin bir kabus olmasını istediğiniz oldu mu? Ben şu an aynı durumu yaşıyorum.
Karşımda gördüğüm manzaranın büyük bir kabus olmasını umut ediyorum. Çünkü bu manzara hiç de güzel bir manzara değildi. Hatta gördüğüm en kötü manzara diyebilirdim.
Evimin önünde bir ambulans ve ambulansın içinde bindirilen annemi görmek, görüp görebileceğim en kötü manzara olabilirdi.
Bir hışımla arabadan inip ambulansa binmeye hazırlanan babamın yanına gittim. "Baba! Ne oldu anneme? Nereye götürüyorlar onu?"
Babam nefes nefese bana doğru dönüp "Kalp krizi geçiyormuş sanırım kızım. Ben şimdi ambulansa bineyim sende arabayla peşimizden gel tamam mı?" dedi ve cevap vermemi beklemeden ambulansa bindi. Ben ise peşinden sanki görebilecekmiş gibi kafamı salladım. Sonra da koşarak geri arabaya gittim ve ambulansı takip etmeye başladım.
Bir yandan da ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Birazdan hastanede insan içine çıkacaktım ve ağlayamazdım. Anaokulunda yaşadığım bir olaydan sonra insanların arasında ağlamaktan çok korkardım.
14 sene önce;
Büyük bir sevinçe okulunun kapısından içeri girmişti küçük Masal. Bu sevincinin sebebi babasının ona aldığı yeni bebeğini yanında getirmesiydi. Onu arkadaşlarına göstermek için sabırsızlanıyordu.
Kapıda onu karşılayan nöbetçi öğretmeni görünce babasının elini bırakıp öğretmenine doğru koştu. "Örtmenim bakıııın babam mana yeni bebek aydı."
Öğretmen Masal'ın babasına başını salladı bundan sonrası bende dermiş gibi. Sonra da Masal'ın bebeğine bakıp "Aaa ne kadar güzelmiş Masal!" dedi Masal'ın heyecanını paylaşırken. "Hadi gel arkadaşlarına da gösterelim bebeğini."
Masal, öğretmenine başını salladı ve onun elinden tutup sınıfına doğru gitti. Sınıfından içeri girdikten sonra bu seferde sınıf öğretmenine koşarak ona bebeğin gösterdi. Sınıf öğretmeni de diğer öğretmen gibi aynı tepkiyi verdi.
Sonrasında arkadaşlarıyla oynamaya başladılar. Kız arkadaşlarıyla çok güzel bir oyun kurmuşlardı. Oyuncak bebekleriyle evcilik oynacaklardı.
Ama bir arkadaşıyla arasında Masal'ın yeni bebeği yüzünden tartışma çıkmıştı. Arkadaşı bebeğiyle oynamak istemişti ama Masal vermek istememişti. Arkadaşı da bebeği elinden hızlı çekince bebeğin kafası kırılmıştı.
Ve Masal ağlamaya başlamıştı.
Babası ona bu bebeği alınca çok mutlu olmuştu ama şimdi o bebek kırılmıştı. Nasıl ağlamasındı? Daha ne oyunlar oynayacaktı o bebeğiyle...
Masal ağlarken arkadaşı bir anda bir çığlık kopardı. Bu sınıf öğretmenlerinin de yanına gelmesine sebep oldu. Ve Masal'ın ağladığını görünce hemen yanına eğildi ve ne olduğunu sordu. Ancak Masal'ın yüzüne baktığında gözleri kocaman açıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kabusların Sırrı
Fantasyİki aydır uyuduğu her an kabusların esiri olmuştu kız. Uyuduğu her an istisnasız kabus görüyordu ve bu tek bir tane de değildi bazen iki bazen yirmi... Uyanması ise o kadar uzun sürüyordu ki. Kabusta olduğunu biliyor uyanmak için çırpınıyor ama kol...