yakamoz güzeli // yarı texting

1.6

JIROSE ANONIM YAZINCA BENIM FIC CIKIYOR
dogal olarak cikmasi gerekiyor zaten ama COK MUTLU ETTI BU BENI

⏤͟͟͞͞✰

"Hadi ama Chae, trip atma artık şu çocuğa!" Kollarımı önümde birleştirdim ve dışarıyı izlemeye devam ettim. Trip atmayı sevmezdim fakat üç gündür Jimin'e karşı tripliydim. Bunu hak etmişti. Kuafördeyken moralimi o kadar bozmuştu ki o pembe saçlarını yolasım gelmişti. Şimdi ise hepsi benim sıramın etrafına toplanmıştı. Jimin ise tam önümde oturuyordu.

"Chae cidden özür dilerim. Ben öyle bir şey ima etmek istememiştim." Duraksadı, sonrasında devam etti. "Çok güzel saçların." Kafamı hala ona çevirmezken göz ucuyla söylediği şeylerin doğruluğunu tespit etmek için baktım. Gözlerimiz kesiştiğinde bu sefer heyecanla konuştu. "Hatta sana benden daha çok yakıştı!" Dediği şey ile içten bir şekilde gülümsedim fakat diğerlerinin bizim bu halimize sırıttığını gördüğümde eski halime geri döndüm. "Tamam, affettim."

Bizimkiler teneffüsün başında kahve içmek için dışarı çıkacakları sırada "Ben onunla aynı yere gitmem!" diye ısrar ettiğim için beş saat benim Jimin'i affetmemi beklemişlerdi ve şuan kahve içeceklerinin mutluluğu yüzlerine yansımış olacak ki gülerek sınıftan çıktılar. Jimin ile ben ise onlara bakakaldık.

"Biz de gidelim, hadi." İkimiz de ayağa kalktığımız sırada Jimin'i durdurdum. "Saçımı beğenmediğini düşünüp inada bindirmiştim fakat söylemem gereken bir şey var ki tebrik ederim Jimin. Ben projeyi tek başına yapabileceğini düşünmemiştim. Demek ki isteyince yapabiliyormuşsun." Başını öne eğip gülümsedi. Bazen çok sevimliydi.

Yavaşça omzuna vurdum. "Tamam hadi utanma da gidelim."

Birlikte bahçeye indiğimizde çardağa kurulmuş olan bizimkilerin yanına gittik. Lisa'nın yanına geçtiğimde Jimin de karşıma oturmuştu. "Neden bu kadar geç geldiniz? Öpüşüp barışmamızı tazeleyelim dediniz di mi?" Arlanmaz Jungkook'un söylediği şey Jimin'in gözlerini kaçırmasına sebep oldu. Tae ise Jungkook'un omzuna vurdu ve söylendi. "Sussana sen güzel kardeşim benim."

"Ne dedim ben şimdi ya?"

"Of bırakın şunun sıkıcı sohbetini, benim güzel bir fikrim var!" Hepimiz Jennie'nin diyeceği şeyi merakla beklemeye başladık. "Önümüzde 9 günlük bir tatil mevcut, biliyorsunuz." Onu onayladık ve bunu fark edip gülümsedi. "Bunu biliyorsanız bizim bu 9 günü boş geçirmememiz için bir plan yaptığımı da bilmeniz gerekiyordu ama neyse şimdi sizi suçlamayacağım. Kısacası 9 günlüğüne bungalov evlerine tatile gidiyoruz!"

"Ne lov ne lov?"

Jennie "cidden mi?" bakışlarını Tae'ye gönderirken açıklama yapmaya başladı. "Ya üçgen şeyler varya işte cahil yaratık. Hiç mi görmedin?" Üçgen derken eliyle yaptığı hareketlere karşı güldüm. Cidden sinirlenmiş gözüküyordu.

"Haa onları diyorsun seen. Onların adı mı varmış lan?" Jennie tekrardan bir sinir krizi geçirecekken Tae tekrar konuştu. "Ayrıca çok küçük onlar, nasıl sığacağız?" Jennie bağırmaya başladı. "Seni ve Jungkook'u birbirinize bantlayıp köpek kulübesine göndereceğim ve 9 gün orada uyutacağım Tae. Nasıl fikir ama? Ben bayıldım şahsen."

"Benim ne suçum var ya?"

"Şöyle konuşmayı bırak sen de be"

Herkes birbiriyle laf dalaşına girdiğinde Jimin ile onları izlemeye başlamıştık. Arada bir laf dalaşına girseler bile güzellerdi, güzeldik.

Onları izlerken yüzümdeki sırıtışa hakim olamadım. Üç yaşındaydılar resmen.

Jimin'e döndüğümde zaten bana baktığını gördüm. Utançla kafamı başka tarafa çevirmeden önce bana göz kırptı ve eski haline döndü. Yanaklarıma hücum eden sıcaklığı hissediyordum ve bunu hissetmek beni daha fazla geriyordu. O cidden beni izliyordu çünkü!