10

142 21 16
                                    


"ya anne ne vardı da tüm gece onunla uyusaydım. ne diye onu uyandırıp evden kovar gibi çıkarttın?"

"senin haberin bile yoktu, horluyordun."

gözlerimi devirdim. "az önce taehyung ile telefonda konuştum o söyledi."

"bazı şeylere müsade etsem de evimizin sınırı var biliyorsun."

yanaklarımı şişirip kahvaltımı bitirdim.

"bugün geç kaldın sanki?"

"hayır derslerim boştu. ama şimdi gitmezsem asıl o zaman geç kalacağım."

ayaklanıp anneme sıkıca sarıldım ve öptüm. "seviyorum seni."

"deli kız."

hızla ayakkabılarımı giyip çantamı omuzuma attım ve evden çıktım.

taehyung ve kızların ilk dersleri doluydu bu yüzden benden önce okula gitmişlerdi. ben onlara nazaran daha rahattım. kulağıma kulaklığımı geçirip müziği fulledim ve okula doğru yürümeye başladım.

on dakikanın ardından okula vardığımda gördüğüm manzara ile ağzım açık kalmıştı.

herkes bir yana kaçışıyor okuldan çıkmak için koşturuyorlardı. görüş açıma robottan oluşan sekiz kollu adam girdiğinde elimi alnıma geçirdim.

"hep aynı klişe hep aynı şey, bıktım ya."

bizim böcek neredeydi? etrafa bakarken görüş açıma giren kızlar ile hızla onların yanına koştum. "iyi misininiz?"

"biz iyiyiz jen ama taehyung'u hiçbir yerde göremedik."

kaşlarım çatılırken hızla okula doğru koşup kızlara bağırdım. "eve geçin, haberleşiriz!"

okuldan içeriye girdiğimde neredeyse herkesin çıktığını gördüm. karşımda beliren bayan park'ın yanına hızla ilerledim. "bayan park taehyung'un sizinle dersi vardı acaba gördünüz mü?"

"sınıftaydı ama çıktı mı çıkmadımı bilmiyorum."

hızla sınıfına doğru koşmaya başladım. birkaç merdiven koştuktan sonra soluklanmak için durdum.

okul bomboştu ama bu çakma ahtapot hâlâ buradaydı. derdi neydi bunun?

taehyung'un bulunduğu sınıfa vardığımda sınıfın yarısının uçtuğunu gördüm.

o çelimsiz sekiz kolla mı yapmıştı burayı?

vay.

kafamı iki yana sallayıp taehyung'a sesleneceğim sırada çakma ahtapotun sesini duymam ile duvarın arkasına saklandım.

"elma dersem çık armut dersem çık!"

"derhâl saklandığın yerden çık kim taehyung! "

ismini duymam ile gözlerim irileşti. kalbim endişe ile hızını artırırken aynı zamanda kaşlarım çatıldı.

bu çakma taehyung'u mu arıyordu?

lanet.

hızla saklandığım yerden çıktım. "bana bak çakma ahtapot, ona elini süremezsin."

sınıfın köşesindeki masanın altına saklanan taehyung benim sesimi duymasıyla hızla olduğu yerde doğruldu.

"siktir jennie! kafayı mı yedin sen?"

kaşlarımı çatıp elimi belime koydum. "oraya nasıl girdin sen?"

"işte buldum seni!"

taehyung benim önümde belirirken beni arkasına almıştı. hiçbir şey yapmayıp gözlerimi devirdim.

spiderman & fire woman Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin