2- Zor Hayatlar

277 17 4
                                    

Bazen gerçekten insan haketmediklerini yaşıyor hatta buna bazen demek bile saçma geliyor. "Niye ben diye düşünüyorum ben kime ne yaptım hep mi bu kısır döngünün içinde dönüp duracaktım artık yeteer!" diye bağırasım geliyor her şey günden güne daha da zorlaşıyor bu hikayede yanan hep mi ben olacaktım kimseye derdini dökememek ne zor... Peki ya Ömer anladım ki biz bu dünyaya acı çekmeye gelmiştik önce canından çok sevdiği abisi Kadir şimdi de geç bulup erken kaybettiği annesi ve birde doğmamış olan küçük kardeşi ahh anne sana "anne" demeye utanacağım günler de varmış. Sen beni hiçe sayıp o adamla gününü gün ederken bir saniye olsun hiç mi düşünmedin insan hiç kendi evladını unuturmuydu diri diri toprağa da gömdün anne beni.. Sen beni terk ederken ben senin için sevdiğim adamı terk ettim hayallerimi yaktım ben herşeyimi artık kaybetmiştim.

Bu satırları yazmak ne kadar zor gelse de içimdekileri dökmeden rahat edemiyecektim. Defteri masa da bırakıp yatağıma geçtim uzandım Ömerden ayrılalı bir saat olmuştu bense ölüden farksızdım söylediği cümleler aklıma gelince gözlerim yine dolmuştu.

"Süsen bak bir sorun varsa ben hallederim ben senden ayrılmak istemiyorum"

"Ben ayrılmak istiyorum Ömer"

Ellerini yanağımda gezdirdi sonra dudaklarıma değdirdi bense karşısında sadece öyle bakıyordum sarılmasına bile izin vermemiştim yoksa kendimi tutamayıp hüngür hüngür ağlayacaktım o ise ellerini dudaklarımda gezdirmeye devam ediyordu sonra tekrar gözlerimin içine baktı dolmuş gözleriyle biliyordum bende ona dokunsam kendini tutamayıp ağlayacaktı. Tekrar dudakları aralandı

"Süsen ben sensiz yapamam sende bensiz yapamazsın biz birbirimize aşığız bir ay sonra evleneceğiz daha gelinlik ve damatlık bakıcaz ayrıca düğün salonu var sonra davetiyeleri de bastırmamız gerek"

"Ömer lütfen zorlaştırma"

"Neyi zorlaştırmayayım Süsen hayallerimiz ne olacak senin gözlerin daha düne kadar bana aşkla bakıyordu noldu bir günde ne değişti?"

Artık gözlerinin içine dahi bakamıyordum biliyordum inanmayacaktı bana inanmazdı sadece yutkundum kalbim öyle acıyordu ki sadece içimden özür dilerim diyebildim duyacağı şeylerle daha da yakıcaktım canını ama yapacak başka çarem yoktu

"Bizden olmaz Ömer bak ben bunu çok düşündüm ama ben zor bir hayatta yaşamak istemiyorum kısacası pişman olmaktan korktuğum için bitirmek istiyorum"

"S-ssen bu ilişkiyi p-pişmanlık olarak mı gördün o-oysaki daha dün dedin o zorluklar b-benim için önemli bile d-değil dedin o zaman niye bana ümit verdin niyee Süsen!"

"Her şey için teşekkürler Ömer güzel bir hikayeydi ama davul bile dengi dengine şimdi lütfen çıkar mısın odamdan"

Elindeki yüzüğüne baktı ve tekrar bana baktı öyle derin derin baktı ki yüreğim sızlamıştı kafasını sallayıp odamdan çıkmıştı.

______

Saatler saatleri geçmişti bense hâlâ odamdaydım ne yemek yemiştim ne de uyuyabilmiştim sadece Ömerle olan fotoğraflarımıza bakıyordum elime telefonu alıp saate baktığımda saat 12 olmuştu havanın ne zaman karardığını bile anlayamamıştım telefonu tekrar geri koyup başıma masajlar yaptım ağlaya ağlaya zaten perişan olmuştum birde üstüne baş ağrısı da eklenmişti bu duruma yataktan kalkıp mutfağa ineceğim sırada kapı açılmıştı gelen annemdi o flaş bellek olayından sonra hiç konuşmamıştık o benle ne kadar konuşmak istese de ben onunla konuşmak istemiyordum hatta biraz da ağır konuşmuştum yanıma gelip ellerimi tutunca ne yapacağımı bilemedim geri çekilmek bağırıp çağırmak geliyordu içimden ama ona bile gücüm yoktu ya da gerçekten ona ihtiyacım vardı oda benim gibi üzgündü ama işte hâla canım yanıyordu.

"Kızım bak biliyorum bana çok kızgınsın haklısın da ne desen sonuna kadar haklısın ama gerçekten isteyerek olmadı kazaydı kızım şimdi sen tabi diyeceksin ki madem kazaydı niye orada kadını bırakıp gittin diyeceksin polise niye gitmedin diyeceksin çok korktum kızım o an benim için dünya durdu sanki ne yapacağımı ne düşüneceğimi bilemedim"

Gözyaşlarım tek tek akmaya başlamıştı o an aklıma Kadir kazası geldi resmen anne kız aynı kaderi paylaşıyorduk o gecenin aynısını bende yaşamıştım çok korkmuştum her şey o Akif denen adamın başından çıkıyordu ne zaman mutlu olsak bizi bulup belasını da üstümüzden eksik etmiyordu sonra annemin yüzüne baktım yüzündeki pişmanlık duygusunu çok net görebiliyordum.

"Anne senin yaptığın tek hata o Akif denen adamı sevmen sence o sevilecek bir adammışmı şimdi anladın mı nasıl bir adam olduğunu"

"Haklısın kızım o konuda da yanılmadın ben gerçekten çok büyük bir aptallık etmişim keşke o gece Akifle gezeceğime seninle oturup sabaha kadar konuşup filmler izleseydik ona verdiğim değeri sana veremedim affet canım kızım"

Hiç düşünmeden kendime çekip sarılmıştım şuan öyle ihtiyacım vardı ki tuttuğum tüm gözyaşlarımı salmıştım aynı şekilde oda benle ağlıyordu sonra geri cekilip gözyaşlarımı silmeye başladı ve o an dediği şeyle olduğum yerde dona kalmıştım.

"Süsen ben teslim olmaya karar verdim"

Dediği şey beynimde yankılanmıştı ne yani ben yine mi yalnız kalıcaktım kafamı olumsuz anlamda salladım

"Ne diyorsun anne beni yine mi bırakıp gideceksin hayır bunu yapmana izin vermem"

"Kızım teslim olmam lazım senin iyiliğin için"

"Benim iyiliğimi istiyorsan teslim olmazsın anne sen de gidersen ben bu sefer toparlanamam lütfen beni yalnız bırakma Ömerde gitti sende gitme nolur benim şu hayatta kimim kimsem yok zaten şu hayatta yalnızlığı kimsesizliği iliklerime kadar yaşadım nolur bırakma beni"

Anneme yalvarışlarım hiçbir faydası olmuyordu o kapıdan çıkıp emniyete gitmişti her şeyi birbir anlatmıştı o gece öyle ağlamıştım ki sabah kalktığımda gözlerim şiş uyanmıştım üstümü giyinip kahvaltı etmeden evden çıkmıştım. Karakola yaklaşık yirmi dakika uzaklıktaydım ama sonra kornaya basa basa bir taksi beni takip ediyordu hah bir bu eksikti ben gaza daha da bastıkca o inatla daha da hızlanıyordu

"Bütün belalar beni mi bulur ya lan çekil git! Allah'tan belanı mı istiyorsun"

Arabayı sağa çektim oda arabasını önüme çekince kavga kıyamet başladı taki arabadan ininceye kadar

"Bu ne hız kızım ya hiç yavaşlamıyorsun sende ki inat keçide yok"

"Ömer niye takip ediyorsun sen beni"

"Özledim"

Bir kaç dakika öyle kalakalmıştım kafasını taşa falan mı vurmuştu bu niye böyle hiçbir şey yokmuş gibi davranıyordu?

"Sen iyi misin? Kendinde misin?"

"Tabiki de kendimdeyim sevgilim hemde hiç olmadığım kadar"

Yanıma yaklaşıp dudağımın kenarından naifce öptü bende o hazla istems gözlerimk kapamıştım öyle özlemiştim ki bu anı öyle iyi gelmişti gözlerimi açınca yüzüme bakıp çapkınca gülümsemişti bense öylece bakıyordum bu haline

"Evet sevgilim şimdi izninle ben seni kaçırıyorum"

"N-nne kaçırması Ömer farkında mısın bilmiyorum ama biz ayrıldık"

"Hayır birtanem sen benden ayrıldın ben senden ayrılmadım sen de benden istemeyerek ayrıldın biliyorum"

"Y-yyok öyle bir şey"

"Var mı yok mu görücez"

Ömer bir anda beni kucağına alıp taksiye götürdü ben bırak beni diye bağırsam da o kafasına bir kere koymuştu taksiye binip kemerimi de bağlamış üstüne üstelik kapıları da kitlemişdi ne harika ama dimi

"Hazır mısın sevgilim"

"Neye hazır mıyım gerizekalı ne yaptığından gram bir şey anlamıyorum"

Yanağımdan makas alıp "seviyorum bu afralı tafralı hallerini" diyip oradan nereye gittiğimizi bilmediğim bir yere gazlayıp gitmiştik.


Uzun süredir yazmıyordum Reel olduğumuzu öğrendiğimiz için sevinçten yazdım çok şükür

İyi Okumalarr




İHTİRASHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin