1.1

590 72 105
                                    

1

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


1.1









"fare,uza."

bıkkınlık dolu bir nefes aldım,yemekhanede her zaman benim oturduğum yere yaklaşıp -ki onun bu huyunu biliyor olduğumdan,her zaman farklı bir yere otururdum- bana burdan uzamamı,bu gün canının burda oturmak istediğini söyler ve öğle yemeğim onun sayesinde berbat olurdu. "uzaması gereken sen olmalısın Sukuna,farkındaysan burda ben oturuyorum."

"bana ne? şu anda canım tam olarak burda,yalnız başıma oturmak istiyor ve tekrar etmekten haz etmem fare. uza burdan,anlaşıldı mı?"

"seninle uğraşmak istemiyorum Sukuna. burdan kalkmayacağım,ne yaparsan yap."

karşıma oturup nerdeyse bomboş olan yemek tabağını masaya savurdu,ona doğru baktığımda yalnızca bana odaklanmıştı. dünden,yani Satoru ve benim sahte aşkımızın açıklandığı o saçma günden beri tuhaf davranıyordu ve nerdeyse diğer arkadaşlarıyla hiç konuşmuyordu. onu yalnız başına görmeye pek alışkın olmadığımdan bu durum beni şaşırtıyordu. "nasıl hayatta kalıyorsun anlamıyorum." dedim lokmamı yutarken.

"hm?" mırıldandı. "o kadar az yemekle nasıl doyduğunu anlayamıyorum."

kıkırdadı,yemekten bir çatal aldı ve tekrar bakışları beni buldu. "her ne kadar iştahsız bir adam olsam da,hala senin o aptal ve sahte erkek arkadaşından çok daha kaslıyım. bunun farkında mısın?"

o bu konuyu açtığında,karnıma anlamsız bir ağrı saplanıyordu. beni rahatsız eden o şeyin tam olarak ne olduğunu bilmiyordum,onun benimle uğraşması mı beni geriyordu yoksa onun Satoru'yla beraber olduğumu görüyor olması mı? karar veremiyordum. "erkek arkadaşıma sahte deyip durma Sukuna,aramızda olanları biz yaşıyoruz. sen değil."

çatalını saran parmakları sıkılaştı,bedeni kasılıyordu ve bunun neden olduğunu anlayamıyordum. açıkçası,Satoru Sukuna'nın bu durum karşısında tamamıyla deli olacağını söylediğinde onun abarttığını sanıyordum. ve tekrar,o anlamsız ağrı karnıma saplandı. "aranızda olanları umursamıyorum fare,nasıl olur da seni.. umursadığımı düşünürsün?" dudaklarının arasından sığ bir nefes kaçırdı. "yalnızca farkındayım ki,tek amacınız beni darmadağın edecek bir şeyler planlamak."

"bu sonuca nerden vardın?" onun amacımızı bir çırpıda anlayacak kadar zeki olması canımı sıkıyordu. evet,ondan haz etmiyor olabilirim ama kabul etmeliyim ki o gerçekten zeki ve kurnaz bir çocuk. "benden nefret eden önemsiz insanlar nasıl oluyorsa,bir anda beraber olma kararı alıyorlar. tesadüfe bak,çok şaşırtıcı olmasa gerek fare." duraksadı,masada duran suyundan bir yudum alarak dudaklarını ıslattı. "seni tanıyorum. safsın,insanların amaçlarını anlayamayacak kadar saf ve açıkçası epey salaksın. ama sadece seni uyarıyorum,o adam kurnaz bir adamdır fare. amacı yalnızca benden hesap sormak,aklınca beni ezmek. bu konuda seni kullanması beni rahatsız ediyor ve hepsi bu."

wrong number | ryomen sukuna.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin