10.Bölüm

76 6 0
                                    

Merhabaaaa. Nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Bölüm 880 kelime oldu. Umarım beğenirsiniz. Sonraki bölümlerde görüşmek üzereee








*














10. bölüm

Sırlar odasından çıktım ve öğle yemeği için büyük salona geldim. Ama hiç beklemediğim bir şey ile karşılaştım.

Bizimkiler gelmişti. Ama onların akşam gelmesi gerekiyordu. Neden buradalar?

Sly masasına ilerledim. Pans beni görünce hemen kalktı ve boynuma atladı. Bende elimi beline koydum ve sarılmasına karşılık verdim.

'' neredeydin? Her yerde seni aradık.''

'' siz akşam gelecektiniz. Erken gelmişsiniz.''

'' evet. Önemli bir şey oldu. Gelmek zorunda kaldık.'' Dedi Pans gülümseyerek.

'' ne oldu ki?''

'' boşver. Hadi gel oturalım.''

'' benim diğer bebeğim de gelmiiiş.''  Matty'ye gülümsedim ve Pans'in yanına oturdum. Tom bana biraz garip bakıyordu. Sanki bir şeyler karıştırdığımı anlamış gibiydi. Ama bunu ona söyleyemezdim. Lordun kesin emriydi.

Öğle yemeğini sohbetler eşliğinde bitirmiştik şimdi ise Sly ortak salonunda oturuyorduk. Sohbet ediyorlardı bense düşünüyordum. 

Başka ne isteyebilirdi ki? Dumbledore'u öldür falan demezdi herhalde.

Bir anda birinin bana dokunmasıyla düşüncelerden hemen çıktım ve koluma dokunan Pans'e baktım.

'' Lyra sana diyoruz. Bizi dinlemiyor musun?''

'' ben... dalmışım.''

''İyi olduğuna emin misin?''

'' evet Pans. Ne diyordunuz?''

'' yarın hogsmeade'e gidelim diyorduk.''

'' olur gideriz. Benim uykum geldi ben yatmaya gidiyorum geç kalmayın.''

'' Lyra. Senin uykun gelmez ki.'' Siktir. Düşünmekten yalan söylemeyi bile beceremiyorum. Aslında 5 aydır birlikte olduğumuzu ve beni artık tanıdıklarını unutmuşum.

'' ben...''

'' Lyra seni tanıyorum. Ne oldu? Bir şey olmuş.''

'' Pansy... üzgünüm. Bunu sana söyleyemem.''

'' bize güvendiğini sanmıştım Lyra. Kendin söyledin bize.''

'' ben... bak güveniyorum tamam mı ama bunu sana söyleyemem.''

'' ama neden?! Ben senin en yakın arkadaşınım!''

'' çünkü o güvenmiyor!''

'' o kim Lyra?''

''Pansy... bunu size söyleyemem. Eğer söylersem...''

'' ne olur!''

'' sizi öldürür! Beni öldürmez ama siz umrunda bile olmazsınız!''

'' eminim ki babam bizi umursar Lyra.'' Dedi Tom. Hadi ama nasıl anlamıştı bu?!

'' sen-''

'' evet anladım. Hissettim. Hogwarts'a neden erken geldik sence? Sırlar odasının açıldığını hissettim.''

'' ama sen... nasıl hissettin?''

'' en büyük varis benim Lyra.''

'' nasıl? Ben 12 Mart doğumluyum sense 31 Aralık.''

'' doğum tarihim 1979. Ama son günü doğduğumuz için 1980'mişiz gibi okula onlarla beraber başladık.''

'' yani ben son varisim.''

''evet öyle. Şimdi bize orayı nasıl bulduğunu anlat. 3 yıldır arıyorum ama küçücük bir başarı bile elde edemedim.'' 

Onlara olayı en başından anlattım. Kitabı bulmamdan sırlar odasından çıkmama kadar hiçbir şey atlamadan.

'' yani Lord geri dönüyor.'' Diyen Draco'ya kafa salladım.

'' hangi tarafta olacaksın? Baban ve kardeşin aydınlık tarafta. Onlara karşı mı savaşacaksın?'' dedi Matt.

'' zorundayım. İllaki beni yanında isteyecek. Ayrıca babamdan intikam almak istiyorum.''

'' kardeşini sevdiğini sanıyordum.''

'' üzgünüm Pans ama babama yaptıklarını ödetmeden geri adım atmayacağım. Beni gereksiz yere dışladı. Harry için geri adım atmayacağım. Nasıl bir canavar yarattıklarıyla yüzleşmeli değil mi?'' dedim sinsice gülümseyerek.

'' babam geri dönüyorsa çok kötü şeyler olacak. Bunu kaldırmaya hazır mıyız?'' dedi Matt.

'' ben hepinizin işini kolaylaştırmaya çalışıcam. Yanında sadece ben olsam bile kazanırız o savaşı. Emin olun beni kaybetmek istemeyecektir. Ve eğer size zarar gelirse intikam umrumda bile olmaz. Onu Harry'den önce ben öldürürüm.''

'' işte benim kızım beeee!'' dedi ve elin uzattı. Bende elimi kaldırıp eline çaktım.

*

Sabah kalkıp derslere girmiştik. Şimdi ise kar topu oynamak için Tom'u ikna etmeye çalışıyorduk. Ders çalışması lazımmış beyefendinin.

'' hadi ama Tommy.'' Dedim sinir olsun diye.

'' bana Tommy deme!''

'' hadi ya! Ne naz yaptın! Granger'a döndün iyice.''

'' Granger'a mı döndüm?! Göstericem ben sana Greanger'ı''

Hemen koşmaya başladım Tom'da peşimden koşuyordu. Hadi ama bu kadar hızlı koşması normal mi?!

Hemen bahçeye koştum tabii oda peşimden. telekineziyle yerden kar alıp kar topu yaptım ve Tom'a attım. Kafasına isabet etmesiyle sevinçle bağırdım.

'' LYRA!''

'' of Tommy hiç eğlenceli değilsin.'' Dedim onu daha da kışkırtarak. Bir anda asasıyla yerden kar topu yapıp bana atmaya başladı. Kaçmaya çalışıyordum ama çoğu isabet ediyordu.

Hemen bize bakıp gülen ve beni kurtarmayan 3 hainin yanına koştum ve arkalarına geçtim. Toplar onlara da gelmeye başlayınca hepsi kaçmaya başladı. Tom sanırım biraz fazla sinirlenmişti. Kaçmaya çalışırken ayağım kaymıştı ve düşmüştüm. Bir anda üstüme Draco düştü. Şok olmuş bir şekilde birbirimize bakıyorduk. Gözleri bu kadar güzel olmak zorunda mıydı?!

'' hey! Vaftiz kardeşimin üstünden hemen kalk Malfoy!''

Harry sana da vaftiz kardeşine de...

'' yemedim vaftiz kardeşini Pottah''

'' o belli olmaz yiyede bilirsin. Hiç güvenmiyorum.''

'' Çocuklar, benim için kavga etmeyin.'' Dedim tüm egomu konuşturarak.

Harry'nin bana kar topu atması ile Draco da Harry'ye kar topu attı. Sonra altın üçlü de işe karışınca büyük bir kar topu savaşı oldu. Böyle kar oynamamızın ardından 1 saat geçince hepimiz ortak salonlara dağıldık.

Draco'yla odamıza girince dolabıma yöneldim. Bir anda arkamı dönmemle Draco ile burun buruna olmam bir oldu. Şuan çok yakındık ve bu hiç iyi değildi.

Garip bir şekilde kalbim hızlı atmaya başlamıştı. Umarım kalbimin sesini duymuyordur. Yavaşça elini kaldırdı ve elini yanağıma koydu. Oradan da burnuma.

'' burnun. Kıpkırmızı olmuş.''

'' ben üşüdüğümde burnum hep soğuk olur.'' Dedim zar zor çünkü çok yakın olduğumuz için konuştukça nefeslerimizi birbirimizin yüzüne üflüyorduk.

Bir anda kendime gelmem ile hemen dolap ve Dray'in arasından çıktım ve üstümü alıp banyoya kaçtım.

Draco arkamdan bir şey mırıldanmıştı ama duymamıştım. Umursamayıp hemen banyoya girdim.

'' daha ne kadar kaçacaksın bakalım.''

Lyra Victoria Black / Draco MalfoyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin