Yatağıma uzandım ve yarının nasıl geçeceği hakkında düşünürken uyuyakalmışım.Gözümü açtığımda saat 10:30 du .Burakla buluşmamıza tam bir buçuk saat vardı.Banyoya gittim ve yüzümü yıkadım.Şanslıydım ki yüzümün berbat göründüğü günlerden birinde değildim.Odama tekrar gittim ve dolabımı açtım .Ne giyeceğimi o kadar takan biri değildim.Genellikle dar bir kot üstüne rahat bir tişört tercihimdi.Koyu renkli kotumun üstüne lacivert tişörtümü geçirdim ve saçıma biraz şekil vermek için aynanın karşısına geçtim.Bağlamalımıydım ama saçımı salmak hoşuma gidiyordu ve daha hoş gözükuyordu .Saçımın bu haliyle iyi olduğu düşünüp pek dokunmadım .Gözüme bir göz kalemi çekip saate baktım.11:30 olmustu.Kararlaştırdığımız yer yürüyerek yarım saatlik mesafede olduğu için yürümeyi tercih ettim. Alışveriş merkezinin sinema bölümüne geldiğimde Burağın beni beklediğini gördüm.Uzaktan gerçekten çok yakışıklı gözüküyordu.Üstüne mavi bir gömlek altına kot pantolon giymişti.Saçlarını hafif kaldırmıştı .Cidden harika görünüyordu.Ona bakarken ağzımın suyunun akmaması için kendime komut verip düşünceleri uzaklaştırdım.Beni görünce el salladı ve bana doğru ilerlemeye başladi ."Harika görünüyorsun Başak" içimden bir ses ben mi sen mi demek istedi ama kibar bir kız gibi görünmek için "Teşekkür ederim.Sende öyle" demekle yetindim.Sinema salonuna doğru ilerlerken belimden tuttu ve beni kibarca yönlendirdi.Geldik en zor kısma gireceğimiz filmi seçecektik.Burak film seçimini bana bıraktığını söyleyip mısır almaya gittiğinde beynimde Berrağın sözleri yankılanıyordu.Sanırım onu dinleyip aşk filmine girecektim her ne kadar utanç verici olsada.Burak geldiğinde utana sıkıla seçtiğim filmi söyledim"İyi seçim "deyip göz kırptı ve biletleri almaya gitti.Çok geçmeden elinde biletler ile geri geldi ve salona doğru yola koyulduk. Neyseki filmin başlamasına az kalmıştı. Neredeyse bütün salon doluydu.Yerimizi bulduk ve oturduk .Kısa bir süre sonra film başladı.Başta gayet güzel gidiyordu fakat sonradan o kadar çok öpüşme sahnesi koymuşlardı ki kafamı kaldıramadım bile.İçimden Berrağa lanetler okudum.Neden onu dinlemiştim ki sanki.Aşk filmiymiş..Yine öpüşme sahnesi geldiğinde kafamı yere yapışacak kadar eğdim çok utanmıştım sanki bilerek bu filmi istemişim gibi hissettim.Acaba benim hakkimda sapık diye düşünürmüydü?.Burağında sıkıldığına emindim bu düşüncemi onaylamak için ona baktığımda beni izliyordu.Göz göze geldiğimizde tebessüm edip kafamì hemen çevirdim ama hala bana bakıyordu hissediyordum.Acaba filmin başından beri mi bana bakıyordu.Aslında buna sevinirdim filmdeki o öpüşme sahnelerini görmemesi utancımı giderebilirdi.Omzuma narince dokunduğunu hissettim ve ona baktım.Gülümsüyordu "İstersen çıkalım sanırım filmden hoşlanmadın ." dediğinde ona bir kez daha aşık oldum.Kafamı sanki yıllardır çölde susuz kalmış bir adama su ister misin demişler gibi büyük bir hırsla onaylar şekilde salladım ve arayı bile beklemeden çıktık.
Gerçekten rahatlamış hissediyordum.Bir daha Berrağı dinlememem konusunda kendime içten içe öğüt verirken sonunda Burağa bir özür borçlu olduğum aklıma geldi.Sonuçta bu iğrenç film benim tercihimdi."Ben gerçekten üzgünüm.Film gerçekten berbattı.Sıkılmış olmalısın"deyip ona baktım.Biraz duraksadı ve yüzünü bana döndü.Yüzüne her zamanki tebessümünü yapıştırdıktan sonra "Sahi mi hiç farkında değilim "dediğinde beni gerçekten sevmediğini sadece dalga geçtiğini düşündüm.Çünkü tavrı çok umursamazdı.Bu tavrı beni gerçekten kırmıştı.Bende Berrağın dediklerine kapılıp romantik bir itiraf sahnesi kurgulamıştım zihnimde.Kırılgan bakışlarımı ona göstermemek için kafamı eğdim.Alışveriş merkezinin çıkışına ilerledik.Deniz manzarası içimdeki kırgınlığı biraz olsun götürdü.Sahilde yürürken Burak hızlı adımlarla önüme geçti ve yere bakan yüzümü çenemden kibarca kavrayarak siyah büyüleyici gözlerini ela gözlerimle buluşturdu"Filmin sıkıcı olduğunun farkında değilim çünkü o sırada aşk filmini değil bana aşkı hissettiren seni izliyordum"Yüzüme doğru hücum eden kanı hissedebiliyordum.Bu sözler üzerine kızaracağımı biliyordum.Öylece kalakaldim.Zaten beklediğim ve istediğim sahne bu değil miydi?.Peki neden tepki veremiyordum.Heyecandan beynim durmuştu sanki.Beynimi tekrar hayata geçirip bir cevap vermeye çabalarken Burak halimi anlamış olacakki "Çok ani oldu biliyorum ama senden gerçekten hoşlanıyorum ve artık söylemem gerektiğini düşündüm.Eğer kararın olumsuzsa anlarım söylemekten çekinme lütfen"dediğinde sonunda kendime gelmeyi başardım ve bana uzanan elini kibarca tuttum."Be-ben ne diyeceğimi bilmiyorum gerçekten şaşırdım ama bende sana karşı boş değilim"dedim evet beynim yardım çağrıma cevap verip gelmişti ama sadece bu odunsu kelimeleri dökebildi romantik kelimelere karşılık.Burak havayı ısıtmak için elini omzuma atıp filmi neden sevmediğimi sorduğunda onunda heyecandan titrediğini gördüm."Bilmiyorum hoşuma gitmedi"deyip güldüm .Onun benden fazla eğlendiğini görünce öpüşme sahnelerini gördüğünü sanıp utandım"Aşk filmini seçmene zaten şaşırmıştım.Aksiyon seçersin sanıyordum ama sanırım Berrağın işi"dediğinde utanmama gerek olmadığını anlayıp yere gömdüğüm kafamı kaldırdım ve beni bu kadar iyi tanımasına sevindim.Biraz kahkaha attıktan sonra "Evet gerçekten aksiyon iyi olurdu bir daha Berrağı dinlemeyeceğim" deyip kafamı kaşıdım."Biraz yemek yemeye ne dersin sevgili olmamız şerefine bir şeyler atıştıralım" sorusuna kibarca reddetmek istedim .Aslında acıkmıştım ve yemek yemeye bayılırdım ama çok sakardım ve bugünün heyecanınıda katarsak o yemekten yaralanmadan çıkmak benim için mucize olurdu."Pek aç değilim sonra yesek olur mu "sözümü bitirmeden beni yalancı çıkarmaya çalışan karnım büyük bir gürültüyle guruldadı.Gerçekten iç organlarım bile beni küçük düşürmek için birlik mi olmuşlardı.Burak gözlerini tatlı bir şekilde devirip "Doğru yemeğe karnın hiç yemek yemek istemiyor gibi değil "deyip gülerek beni restoranta doğru yöneltti. Restoranda gittik neyseki çok nezih bir ortam değildi.Buna sevinmiştim çünkü nezih bir ortam için ne kıyafetim uygundu nede davranışlarım.Öyle mekanlarda rahat edemezdim .Aile restorandına benziyordu ve çok şeker bir restoranttı gerçekten.Bir masa seçtikten sonra oturduk ve menüleri karıştırmaya başladık.Burak kararımı sorduğunda "Sanırım su yeter"dedim çünkü heyecanlı olduğum için sakarlığımın artacağını biliyordum tabi Burak kabul etmedi işaret parmağını sağa sola sallayıp tek kaşını kaldırdı"Aç olduğunu ikimizde biliyoruz.Sanırım baharatlı bir yemeğe hayır diyemezsin!"deyip göz kırptı.Benim nelerden hoşlanıp nelerden hoşlanmadığımı bu kadar iyi bilmesine şaşırırken iştahla baş salladım.Gerçekten baharatlı şeylere hayır diyemiyordum.Karar verdiğimiz yemeği garsona iletirken onu yine hayran hayran izledim.İnanamıyordum Burak gerçekten benden hoşlanıyordu ve bugünden itibaren sevgiliydik.Kafamın içinde bu olaylara evde nasıl delireceğimi planlarken yüzümde oluşan aptal gülümsemeyi engelleyemedim.Farketmemesi için uğraşırken onunda bana baktığını farkettim.Kendimi düzelttmeye çalışırken çatalı yere düşürdüm etraftaki sessizlikte çatalın sesi büyük bir yankı uyandırırken insanlar konuşmalarını bölüp kısa bir bakış attıktan sonra sohbetlerine devam etmeye başladılar.Bense yine kızarmaya başlamıştım.Burak eliyle suratımı kavradı ve"Rahat ol Başak ben her zamanki Burağım .Yanımda tedirgin olmana gerek yok 'dedi.Utançtan kısılmış sesimle "Tamam "dedim ama hiçte rahat hissetmiyordum Sonunda yemeğimiz geldi .Burakla sınıftan ve okuldan konuşarak yemeklerimizi yedik.Yediye geldiğini gördüm."Kalksak olur mu annem merak edebilir"deyip tebessüm ettim.Asıl sebep annemin merak etmesi değil babamın çıkaracağı gereksiz kavgaydı.Burak anlayışla kafasını salladı "Nasıl istersen külkedisi geç kalmamalıyız.Yoksa peri anne kızar "deyip yanağımdan bir makas aldı.Külkedisi anlamsız bir şekilde hoşuma gitti bu benzetme.Sırıttım ve elimi yukarıdan aşağı döndürerek indirdim "Geç kalırsak büyüm gidebilir.Olalala"deyip kıkırdadım.Kahkahalar eşliğinde ilerlerken bizim evin sokağına geldiğimizde babamın evde olmaması için dualar ettim.Eğer evde olup Burakla beni yan yana görürse bir aile dehşeti yaşanabilirdi ve bu Burak bunu bilmesini istediğim son kişiydi.Evin önüne geldiğimizde Burak karşıma geçti ve "Bugün için çok teşekkürler .Beni gerçekten çok mutlu ettin "deyip yanağıma bir öpücük kondurdu.Tebessüm edip "Sende beni çok mutlu ettin gerçekten.Bende teşekkür ederim dedim ve anahtarını çantamdan çıkarıp yerine taktım ve çevirdim.Kapı açıldığında Burak biraz ilerlemişti ama hala bana bakıyordu.Apartmana girmeden son bir kez ona baktığımda "Seni seviyorum "dedi ve el salladi .Dudaklarımdan "Bende"kelimesi çıktı ama o kadar sessizdi ki ben bile zor duydum.Ama o anlamış olacak ki arkasını döndü ve gitti.Merdivenleri hızlıca çıkıp eve girdim ve kendimi yatağa fırlattım ve bugün olanları düşünüp sırıtmaya başladım.