"SİRİUS ORİON BLACK HEMEN BURAYA GEL" Gryffindor ortak salonuna gelene kadar onu kovalamıştım. Diğerleri de arkamızdan gülerek geliyordu.
Ortak salona girdiğimizde hemen kendimi koltuğa attım ve derin nefesler almaya başladım. Nefesim düzene girdiğinde ayağa kalktım ve yatakhaneye ilerlemeye başladım. "Lia, nereye gidiyorsun?" "Odaya gidiyorum Jam. Birazdan dönerim" "Peki birazdan görüşürüz" "Görüşürüz"
Odaya girmemle kafama yastık yemem bir oldu. Ben şaşkınlıkla yastığa bakarken Marlene ve Lily bana endişeyle bakıyorlardı. Birden kahkaha atmaya başladığımda şaşırmış sonra onlarda kahkaha atmaya başlamışlardı. "Ne oldu az önce?" "Lily'den biçim değiştirme ödevimi yapmasını istedim. Oda olmaz kendin yap dedi sonra söylenmeye başlayınca sinirlendi ve yastık atmaya başladı en sonundada sen geldin ve yastık sana geldi işte" "E haklı kız, kendin niye yapmıyorsun ödevi"
"Üşeniyom" "Çok net bir cevaptı saol yani. Neyse ben duşa giriyorum" Hızlıca bi duş aldıktan sonra bakımımı yaptım ve üstümü giyinip banyodan çıktım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Ben kütüphaneye gidiyorum, ödevi yapacağım. Gelecekmisin Marlene" "Ay, tabiki geleceğim. Görüşürüz Lils" Koluma girdi ve beni çekiştirmeye başladı. "Ayh, hadi Ame yasak saat başlamadan gidelim" "Tamam tamam, görüşürüz Lily"
Ortak salona indiğimizde Marlene hâlâ beni çekiştiriyordu. "Marlene az bekle düşeceğiz" "Kızlar ne oluyor, nereye böyle" "Biçim değiştirme ödevi için kütüphaneye gidiyoruz Aylak" "Bende Sirius ile birlikte gidecektim isterseniz birlikte gidelim" "Olur, yani bilge birinin yardımı gerekebilir"
"Hadi çağırın şu salağıda gidelim" "Marl!" "Öyle ama" "Off, neyse seninle uğraşamayacağım biz Remus'la gidiyoruz siz gelirsiniz" Remus'un koluna girdim ve çekiştirmeye başladım. "Amelia beni bu salakla tek bırakma, AME KİME DİYORUM" "Üzgünüm Marl ama seni o salakla tek bırakıyorum"
Kütüphanede fazla kişi yoktu. Bunu fırsat bilip hemen güzel biryer buldum ve oturdum. Ben eşyalarımı çantadan çıkarıp dizerken Remus'ta yanıma oturmuş ve eşyalarını dizmişti. Marlene ve Sirius'ta gelince ödevi yapmaya başladık...
-20 Dakika Sonra- "Off ben çok sıkıldım" "Bende ya" Kafamı kaldırmadan yazıma devam ederken konuştum. "Madem öyle gidin" "Gerçekten mi?" "Tabiki hayır Marlene. Bitirin ödevi gidersiniz" -10 Dakika Sonra- "Ellerim koptuya, hayır yani bir insan hiç mi öğrencilerine acımazya" "Ay Yeter!, yarım saattir söyleniyorsunuz. İki dakika susun da yapın dedim ama dinleyen kim"
"Biz bence gidelim, sizde rahat rahat yapın. Hadi Sirius" "Ozaman sonra görüşürüz çok çok sevgili arkadaşlarım" "Sirius siktir git" "Aa çok ayıp ama Amelia'cım alındım yani" "Sence umrumdamı" "Aa bak buna daha çok alındım" "Marlene al şunu başımdan yoksa elimden kaza çıkacak" "Hadi Sirius Ame daha çok sinirlenmeden gidelim Sirius"
Kütüphaneden çıktıklarında derin bir nefes aldım ve Remus'a döndüm. Güldüğünü gördüğümde göz devirdim ve omzuna hafifçe vurdum. "Gülme ve önüne dön Lupin" "Sakin olun küçük hanım dönüyorum önüme" Hafifçe kıkırdadım ve bende önüme döndüm.
Bir konuda takıldığımda Remus'a döndüm. "Remus ben şurayı anlamadım da anlatabilirmisin" "Tabiki, nereyi anlamadın" Anlamadığım yeri gösterdiğimde bi süre düşündü sonra anlatmaya başladı.
-15 Dakika Sonra- Ödev sonunda bittiğinde hafifçe gerindikten sonra ayağa kalktım ve eşyalarımı toparlamaya başladım. "Yardım için teşekkür ederim Remus. Çok iyi bir öğretmensin"
Elini ensesine attı ve gülümsedi. "Rica ederim, ne zaman istersen burdayım" burdan sonra ortak salona gidene kadar konuşmadık. Ortak salona geldiğimizde ise birbirimize iyi geceler dedik ve odalarımıza dağıldık. Odaya girdiğim gibi çantamı bıraktım ve yatağa uzanıp kendimi uykunun kollarına bıraktım...
Sabah Lily'nin beni dürtmesiyle uyandım. "Hadi Lia kalk. Kahvaltıyı kaçıracaksın" "Tamam Lily kalkıyorum" yorganı üstüme çektim ve yatakta yan döndüm. Lily yorganı üstümden çekti ve kollarımdan tutarak yatakta doğrulmamı sağladı. "Amelia White, eğer şimdi kalkmazsan seni lanetlerim" "Off tamam kalktım" Lily memnuniyetle gülümsedi ve ayağa kalktı. "Güzel, şimdi hemen hazırlanıyorsunuz ve ortak salona iniyorsunuz. Sonrada hepbirlikte güzel bir kahvaltı yapıyoruz anlaşıldımı?" Marlene ile aynı anda "anlaşıldı anne" dedik ve kıkırdamaya başladık, Lily ise sadece göz devirdi ve saçını savurup aşağıya indi.
"Bu annelik tavırlarından bıktım ama birgün bırakırsa kahrolurum" "Aynen bende alıştım artık bırakırsa bir yanım eksik olur" "Peki ozaman hemen hazırlanalımda annemiz kızmasın hahah" Gülerek banyoya girdim ve elimi yüzümü yıkayıp bakımımı yaptım. Banyodan çıktıktan sonra cüppemi giydim ve çantamı aldım. "Sonra görüşürüz Mia" kedim mia'ya ve da ettikten sonra Marlene ile ortak salona indik.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Sonunda inebildiniz" "Sakin ol Lils indik işte" "Tamam tamam hadi kahvaltıya gidelim" Ortak salondan çıktık ve aşağıya indik Büyük salona girdiğimizde birinin bana çarpmasıyla sendeledim, tam düşecekken William belimden yakaladı. "Bu aralar çok sakarsınız küçük hanım" kızardığımda William sırıttı ve benimle birlikte doğruldu. "Teşekkür ederim" "Rica ederim ama dikkat et birdahakine kurtaramayabilirim" gülümsedim ve cevap verdim "Peki ederim Sonra görüşürüz" "Görüşeceğiz Prenses" yanağımdan makas aldı ve kendi masasına gitti. Ben olduğum yerde kalakalmışken Lily ve Marlene yanıma geldi. "Buda neydi şimdi" "Hiçbirşey Lily sadece arkadaşım" "Bana pek arkadaş gibi gelmedi ama neyse" "Arkadaşım işte Marl hadi gelinde yemek yiyelim yoksa açlıktan öleceğim" Ben utanmış bir şekilde ilerlerken Lily ve Marlene sırıtarak arkamdan geliyorlardı. Hemen Remus'un yanına oturdum ve balkabağı suyumu içmeye başladım. "Amelia yavaş ol boğulacaksın" "Merak etme Rem iyiyim ben böyle" "İyi sen bilirsin" Gözüm istemsizce William'a kaydığında hayranlıkla bana baktığını gördüm. İçtiğim su boğazımda kalınca diğerleri bana döndü ve baktığım yere bakmaya başladılar. Sirius, Peter, Lily ve Marlene bana bakıp sırıtırken Remus Ve James sinirli birşekilde William'a bakıyordu. James'in neden öyle baktığını anlasamda Remus'u anlamamıştım.
"Neden öyle bakıyorsunuz dönün önünüze" "Şu çocuğu gözüm tutmadı. Lia'yı üzerse onu paramparça ederim" "Saçmalama Jamie niye üzsün beni" "O iş belli olmaz" hepimiz şaşkınlıkla Remus'a döndüğümüzde gerilmiş gibi görünüyordu. "Ee, yani kimseye güvenmemek lazım değilmi?"
Üçüncü bölümde geldii. Umarım beğenmişsinizdir. Kitapla ilgili fikirleriniz varsa bana veya yorumlara yazabilirsiniz. Peki siz hangi dönemde yaşamak isterdiniz ▪Golden are(Harry Potter dönemi)'mı ▪Çapulcular dönemimi Ben sanırım çapulcular çünkü Remmy
