7. Bölüm: Refakatçi

20 5 58
                                    

Karnıma giren sancı ile refleksen ellerimi karnıma bastırmış bulundum. Karşımda duran Deniz'in sinirli yüz ifadesinin yerine çaresizlik gelmişti. Koşturarak yanıma gelip kolumdan tuttu. Karnıma giren sancılar arttığında dayanamaz hale gelmiştim.

"MERYA KOŞ"

Dedi Deniz yardım etmek için. Merya'nın adım sesleri yükseldiğinde arkamdaki bedenin Merya'ya ait olduğunu anlamıştım.

"Karnı ağrıyor napicaz?

"Hamilemisin kız"

Dedi hunharca gülerek. Başımı çevirip Merya'ya baktığında yüzündeki gülümseme anında solmustu.

"Hastaneye gidelim Deniz"

Dedi gözlerini benden ayırıp Denize bakarken.

"İstemiyorum geçer birazd- aahhh"

Ağzımdan ufak bir inleme çıktığında yerde havalanmıştım. Deniz beni kucağına almış kapıya doğru ilerliyordu. Sarsmamaya özen gösterek dışarı çıkacağı sırada tekrar telaşlı bir biçimde konuşmaya başladılar.

"Arabanın anahtarı nerde"

Dedi bağırarak Deniz.

"Bizim araba muayenede hala."

"Siktir yaa şansımın içine sıçayım"

Diyerek küfür savurup bana baktıklarında bir elim hala karnımda diğer elimse Denizin ensesindeydi.

"Panik yapmayın, o kadar ağrımıyor.

Dedim yumuşak çıkmasına özen gösterdiğim sesimle.

"Yalanının içine sıçayım Ateş."

Tekrar Merya konuşmaya başlamıştı. Karnım o kadar ağrıyordu ki bazı anlarda kimin konuştuğunu kestiremiyordum.

"Ateş'in motoruyla gidemez miyiz?"
Dedi Merya kırgınlık içinde.

"Bu halde nasıl bindireyim kızı?"

Ardından çalan kapı zili ve benim karnımın sancıları duyduğum tek sesti.
Kapıyı açan Merya oldu. Kapı aralandığında siyah saçları ile Savaş olduğunu anlamıştım.

"Benim arabayla gidiyoruz?"

Gögüs kafesi titreyen Deniz'in kollarında olduğumdan sinirlendiğino anlamıştım. Çene kası iyice belirginleşmişti.

"Sen ne ayak, nerden biliyorsun lan?"

"Sence şuan bunun sırası mı?"

Dedi Gözleriyle beni işaret ederek.
Anahtarı elinden Deniz aldı ve dışarı çıktık. Dışarısını ayazıyla vücudum ürpermiş ve titremiştim. Deniz'in Gözleriyle gözlerim buluştu ve ısıtmak ister gibi daha da çok vücuduna yaklaştırdı bedenimi. Bedenin sıcaklığı ve deri araba kokusu birleşmişti sancı ağrılarıyla uyumadan önce tek duyduğum his buydu...
Ve ardından gözlerimi rahatsız eden hastane ışıkları. Konuşma sesleri kulağımı dolduruyor.

"Evet Deniz bey midesi yediği şeyden dolayı bozulmuş ve doğal olarak kramp girmiş."

"Peki teşekkür ederiz doktor bey"

"Tekrardan geçmiş olsun. Dediğim gibi  Midesi hassas yediklerine bu birkaç hafta dikkat edin ve ilaçları aksatmayın. Bir sorun olursa tekrar gelirsiniz."

Gözlerimi tamamen araladığımda gördüğüm ilk kişi Barış'tı.

"Naber, iyi uyudun mu kız?"

Esprisine hafifçe tebessüm etmiştim.

KONTEYNER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin