NOT; bana ait değil, tumblr çeviri! ama çeviri bana ait!
Uyarılar: tartışmak, saldırıya uğramak (gösterilmemiştir), küçük yaralanmalar, zayıf hissetmek ancak endişelenmeyin, istendiği gibi yumuşak bir son var
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
_________________________________________________
Ofisinin kapısını çaldığınızda Loki "İçeri gelin" diye cevap verir. Masasındaki kağıtlardan başını kaldırıp seni görünce gülümsüyor. "Merhaba tatlım," dedi seninle buluşmak için kalkarken mutlu bir şekilde.
"Seni özledim" diyorsun ona kollarını dolayarak.
Kıkırdadı, "Seni yarım saat önce gördüm."
"Yine de seni hala özlüyorum." Ona gülümsüyorsun.
Ellerinden biri sırtınızın alt kısmına dayanıyor ve eğilerek dudaklarını sizinkilere getiriyor. Parmakların siyah gömleğinin kumaşını kavrıyor, bugün onu birkaç kez görmüş olabilirsin ama bu sabah odasından çıktığından beri onu ilk öpüşün.
Loki sırıtarak "Seni dava temsilcim olarak yeniden atamalıyım" dedi. "O zaman benimle kalacaksın."
"Bu bir tehdit mi, yoksa bir söz mü?" diye soruyorsun, kaşını kaldırarak.
"Her ikisinden de biraz hayal ediyorum" diye şaka yapıyor. "Birkaç şeyi bitirmem gerekiyor, sonra akşam yemeği yiyebiliriz," dedi ve masasına doğru yürümene izin verdi.
"Acele etmeyin, kısa bir koşuya çıkacağım" diyorsunuz ve sırt çantanızı koşu kıyafetlerinizin içeride olduğunu gösterecek şekilde ayarlıyorsunuz.
"Keşke yapmasaydın," şakacı ses tonu sana tekrar baktığında anında kayboluyor.
"İyi olacağım," her zaman yaptığın gibi onun endişesini bir kenara bırakıyorsun. "Park buradan sadece birkaç blok ötede ve hava henüz karanlık bile değil."
"İşiniz bittiğinde hava kararmış olacak. Neden Stark'ın sürekli övdüğü inanılmaz derecede büyük, son teknolojiye sahip spor salonunu kullanmıyorsunuz? Süper askerler için yeterince iyi görünüyor", her zamankinden daha fazla çabalıyor. sana spor salonu fikrini satmak için.
"İçeride koşmaktan nefret ettiğimi biliyorsun. Koşu bantları çok sıkıcı, kendimi hamster gibi hissediyorum" diye sızlanmamaya çalışıyorsun ama bu konuşmayı yapmaktan yoruldun.
