I lose my breath

257 28 75
                                    

Akşama doğru markette mesaim bitti. Dans kursuna gitmek için gerekli eşyalarımı evden aldıktan sonra içimde binbir soruyla kursa yürümeye başladım.

Hyunjin gelecek miydi acaba? Gelmeyeceğini düşünüyordum. Çünkü gerçekten onu sinirlendirmiştim.

İçeri girdiğimde tüm bu düşüncelerimin koca bir saçmalıktan ibaret olduğunu gördüm. Oturmuş beni bekliyordu..

-Gelmezsin sanıyordum

-Gelmeyecektim. Ama seni görebileceğim başka bir alan tanımıyorsun bana. Pişman olmaktan korktum.

-Geçen akşam Felix yanına gelmek için çıkmıştı. Ne konuştunuz?

-Konuşmadık. Felix'görmedim o gün.

-Özür dileyecek senden. Seni kaybetmemek için elinden geleni yapacağını söyledi.

-Minho..(derin bir iç çekti) şuan burada sen ve ben varız öyle değil mi? Neden Felix'ten bahsediyoruz?

-Çünkü senin daha önce de dediğin gibi, Felix bizim hep aramızda olacak..

-Minho Felix'le barışmayı düşünmüyorum. Başkasını seviyorum. Bunu ona da söyleyeceğim. Benim yüzümden üzüldüğü için kendimi bok gibi hissediyorum zaten. Bir de sen üzerime gelme nolursun!

-Felix'i seviyor gibiydin. Ne çabuk unuttun?

-Dalga mı geçiyorsun benimle? Kendi kardeşini tanımıyor musun? Aylardır birlikteyiz. Aylardır ona olan sevgime tutundum sadece zaten. Ama bir kere bile beni mutlu etmeye çalışmadı.

-Hiç mi mutlu etmedi seni?

-Son zamanlar dışında. Mesajlarda mutlu edip dışarda yine aynı davranmaya devam ediyordu. Beni arada bırakıyordu.

-Bendim..

-Ne?

-Bendim..

-Ne sendin Minho anlamıyorum?

-Son zamanlarda mesajlarda konuştuğun kişi bendim..

-Ne demek sendin Minho?

-Oyun oynuyor çoğu zaman. Sen üzülüp trip atma diye bana veriyordu telefonu.

-Ne kadar da aptalım! Eğlendiniz mi bari!

-Hyunjin saçmalıyorsun şuan! Eğlenmedim. Seni mutlu etmek istedim sadece..

-Ben de aptal gibi fotoğraflar attım sana..

Yüzünü ellerinin arasına aldı. Ağlıyordu. İçim acıyordu. Onu ağlatmıştım..

Hala yüzünü kapatan bileklerini tuttum..

-Çok güzeldi..

Parmaklarını aralayıp yüzüme baktı.

-Ne güzeldi?

-Fotoğrafların..

Yavaşça yüzünden indirdi ellerini. Gözyaşlarını sildi.

-Biliyor musun gören kişi Felix değil de sen olduğun için rahatlamış hissediyorum şuan..

Bu.. Bu ne demek? Hyunjin ne demek istiyorsun?
Benim kalbimi böyle yormaya hakkın var mı?

-Hyunjin böyle şeyler söyleme..

-Ne söyleyeceğimi sana mı soracağım Minho?

-Hep böyle kavga mı edeceğiz? Eski bizi özledim..

Omuzlarını düşürdü. Üzüldüğü belli oluyordu.

-Galiba bencilce davrandım. Özür dilerim Minho. Hadi gel!

Senden Kaçamıyorum /HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin