Eskiden beri çeteler arası motor yarışları düzenlenirdi. Yarışlar aile geleneği gibi devam ettiğinden hiçbir çete yenilmek istemiyor ve bu yüzden hileye başvuruyorlardı. En son yapılan motor yarışında, hilenin artıp artık çeteler arası savaşa dönmesiyle anlaşma yapılmış ve artık son beş yıldır yarış düzenlenmemeye karar verilmişti.Elçi olduğum yıldan beri motor yarışına hiç şahit olamasam da bay yangın elçilik yaptığı yıllarda gidip izlemişliğim olmuştu. Yarışlar çok eğlenceli geçiyor gibi görünse de arka planda büyük patron ve diğer büyük çeteler arasında dönen büyük alış verişler yüzünden kanlı bir yarışa dönmüştü.
Son beş yıldır yarışın kaldırılmasında büyük etkileri olan lider lee ve lider hwang'a, şimdi yaptıkları baskıyı arttırıp onları içten kuşatarak yarışların düzenlenmesini yeniden kabul ettirmişlerdi.
Jeongini bu yolda kullanmış şimdi ise izini kaybettirmişlerdi. Lider hwang, jeongin konusunda hiçbir şey bilmiyordu bundan emindim. Olay öncesi ve sonrası sürekli benimleydi ve elbet bir açık verirdi.
Lider lee ise hiçbir zaman emin olamayacağım biriydi. Kendi ağzıyla ben yapmadım diye itiraf edecek olsa bile beynim onu her zaman baş şüpheli konumuna alırdı. Lider lee'nin zihninden geçenleri okumak zordu çünkü lider hwanga göre daha gizemli bir adamdı.
Lider lee hiçbir zaman kimseye taviz vermez herkesle arasına bir sınır koyardı. En yakını seungmin bile aklından geçenleri bilmez hamlelerinden bizimle beraber haberdar olurdu. Çeteler arasında yaptığım elçilik görevinde iki ketum adam arasında gidip gelirken zihinlerini ve adımlarını öğrenmek adına gösterdiğim ilgiye bana her zaman aç bakışlarını gönderen lider hwang atlamış, lider lee ise beni sınırından içeri sokmamıştı.
Biz elçiler her zaman bize verilen sınırlı bilgiyi taşımak ile görevliydik. Bay yang bunu kusursuz bir şekilde yürütmüş ve görevini bize bırakmıştı. Jeongin ve ben ise verilen görevi yeterli görmemiştik. bize verilen bilgiler yerine daha fazlasını arzulamıştık çünkü verilen görevdeki iki ketum adam bizi çok heyecanlandırmıştı. Jeonginin onların havalı burnunu indirme isteği benim ise kimseyi düşünmeyen bu bencil adamların içine sızıp haklarındaki her şeyi öğrenme isteğiydi bizi bu hale getiren. İstediğimiz bilgiler aynı olsa da edinme yollarımız birbirinden farklılaşmıştı.
Ben liderlerin aklına yavaş yavaş sızmaya çalışırken, benim yöntemime öfkeyle karşı çıkan jeongin ise verilen bilgilere ihanet ederek arzuladığımızdan daha fazlasını isteyerek yükselmeye çalışmıştı. Bunun sonu ise jeonginin kaybolmasıyla bitmişti. Sindiremediği hırsıyla liderlerin yerine göz dikmiş ve ihanet etmişti.
Ellerim ceplerimde ağzıma attığım lolipopla büyük yarışın yeniden yapılacağına dair verilen haberle telaşa kapılan insanların arasından geçiyordum. Genelde herkesin toplandığı büyük meydanda telaşla yarışı konuşan insan kalabalığın içinde gördüğüm tanıdık yüzle kaşlarım çatıldı. Emin olmak için adımlarımın yönünü değiştirip o tarafa yaklaştığımda beni henüz görmemiş beden arka taraflara doğru yürüdü.
Gözlerimi etrafta gezdirip ağzımdaki lolipopu iyice yuvarlayıp yanağıma ittim. Kimseye görünmeden önümdeki bedeni yavaş yavaş takip etmeye başladığımda terkedilmiş bir sokağa girdiğini gördüğümde park edilmiş bir arabanın önünde eğilerek saklandım.
Etrafımı kolaçan edip arabanın arkasından kafamı uzattığımda takip ettiğim bedenin sokakta bir şeyleri beklediği belli duruşuyla gözlerimi kıstım ve arabanın arkasında iyice küçüldüm.
Sokağın diğer ucunda duyduğum motor sesiyle bütün civarın tanıdığı bağımsızların sembolü olan yılanın üstünde olduğu motor seungminin önünde durdu. Motorun üstündeki siyahlara bürünmüş kasklı beden kaskını çıkarıp saçlarını savurduğunda şaşkınlığım daha da arttı ve ağzım açıldı. Ağzımdaki lolipop yere düştüğünde kısık bir küfür mırıldandım. Tadı çok güzeldi ve odaklanmamı sağlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
dead end |minlix
FanfictionKırmızı sokak lambasının vurduğu yüzünde kirpiklerini kırpıştırdıkça yüzüne düşen siyah gölge yüzünü korkutucu yapıyordu. Ellerini cebine atarak bir adımda ayakkabısını ayakkabımın ucuna değdirdi. Kafasını eğerek burnunu saçlarıma değdirdi. " eğer b...