\Korkuyorum Çünkü\

32 2 0
                                    

Winny ile birlikte lunapark'a geldik ve inanılmaz derecede mutluydum ta ki onları görene kadar.
"Sey, winny geri dönsek olur mu?"
"Birşey mi oldu?"
"Bilmem aniden karnım çok ağrımaya başladı da, sonra geliriz olur mu?"
"Yani tabi sen nasil istersen ama bi' anda sanki baska birşey varmış gibi"
"Merhaba satang"
"..."
"Kimsiniz? Ve satang'ı nereden tanıyorsunuz?"
"Hadi gidelim winny lütfen muhattap olmak istemiyorum"
Dedikten sonra winny beni kırmadan "tamam" dedi ve gidiyorduk ki konuştular.
"Satang sadece ölmemene şaşırıyorum"
"Bana bakın ayağınızı denk alın kim olursanız olun haddinizi bildirmesini bilirim düzgün konuşun satang ile"
Tanışalı çok olmadı ama winny ilk defa bu kadar sinirlenmişti hissedebiliyordum gözlerinden.
"Ne yani yalan mı? Tüm ailesi onun yüzünden mahvodu ve hâlâ rahat rahat yaşıyor"
Winny elimden tuttu ve beni ordan uzaklaştırdı.
"Satang söz veriyorum seni tekrar getireceğim lunapark'a ve istediğin kadar kalacağız ama şuan eve dönelim seni rahatsız etmesinler yoksa ben onları bi' güzel rahatsız edicem"
Buruk bir gülümseme ile,
"Kabull, hadi gidelim" dedim.
Winny hafifçe saçımı okşadı ve eve geri döndük.

Eve girer girmez satang yere çöküp ağlamaya başladı, ne yapacağımı bilemedim ve hemen yanina oturup sıkıca ona sarıldım,
"Geçti, geçti" dedim ve sarılmayı bırakıp yüzüne baktım ve göz yaşlarını sildim.
Bana baktı ve,
"Winny..."
"Tamam şimdi sakin ve derin nefesler al ver, bana anlatmak ister misin neler olduğunu?"
"Kafanı yormak istemiyorum"
"Sorun değil, kafam ağrımaz sen anlat"
"Belki sonra anlatırım olur mu?"
"Tabiki sen ne zaman istersen ama lütfen iyi ol"
"Özür dilerim"
"Özür dileme satang, sen özür dilenecek birşey yapmadın"
"..."

Winny sayesinde sakinleşip kalktım ve duş aldım, winny aşağı indiğimde yemek hazırlıyordu ve beni fark edip,
"Aa satang pond ve phuwin'i de ara onlar da gelsinler yemeğe hep beraber olalım, ne dersin?"
"Olurr, hemen ariyim"

Hemen telefona koştum ve pond'u aradım,
"Pond, winny'e gelsene gel beraber yemek yiyelim"
"Tamamdır ama phuwin de gelecek, değil mi?"
"Ayhh pond ayh, gelecek tabikii"
"Tamam o zaman çifte date gibi desene"
"Pond!"
"Ay tamam be alt tarafı şaka yaptım, hazırlanıp geliyorum ben"
"Tamam, dikkat et kendine görüşürüz"
"Sendee, görüşürüz"
Phuwin'in bende numarası olmadığı için winny'e seslendim,
"Winny, phu'nun bende numarasi yok"
"Sey yap benim telefonumdan numarasini al ara veya ordan ara fark etmez"
"Tamamm, sifren ne?"
"19208"
"Neden tanıdık geldi ki bu sayılar? Neyse"
Telefonu açtım ve phuwin'ini aradım,
"Phuwin, winny'e gelsene beraber yemek yicez hepimiz"
"Tamamdir, gelirim birazdan"
"Tamamm, görüşürüz"
"Görüşürüz"
Telefonu kapattım ve winny'in yanına gittim,
"Tamamdır ikiside geliyorlar"
"Sevindimm"
"Bu arada şifren çok tanıdık geldi"

<İ> Tabiki tanıdık gelir, senin yaşın, benim yaşım ve en sondaki 8'de hem senin favori sayin hem de sonsuzluk anlamında

"Hmm, olabilir ya"
"Umm evet olabilir doğru"
"Neyse içerideyim ben"
"Tamam benim işim de bitecek zaten az kaldı çocuklar gelene kadad herşey hazir olur"
"Tamamm"
İçeri geçtim oturdum ve telefonumdan birşeyler izlemeye başladım.
Yaklaşık yarım saat sonra da phu ve pond geldi ve yemek yemeye başladık.
"Satang eve dönecek misin?"
"Bilmem ki"
"İstersen bugün de burada kalabilirsin"
"Yani rahatsızlık vermeyeceksem"
"Ne rahatsızlığı yok öyle birşey"
"Tamam o zamann"
"İyii satang, winny ile kalacaksa phu~ senden benimle kal bu gecee"
"Eh peki madem tamam"
Hepimiz yemeğimizi bitirdik ve ortalığı topladık sonra onlar pond'un evine geçti bizde uyumaya gittik.

~ʀᴇᴅ ᴡɪɴᴇ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin