\Hoşuma Gidiyordu\

19 2 1
                                    

Winny'in Ağzından;
Yine sabah olmuştu ve gözüme güneş vurması ile uyandım, satang kollarımda yavru bir kedi gibi uyuyordu. Aslinda bu sefer ben korkuyordum ya hatirlamazsa dünü diye, ya pismansa diye... Satang gözlerini ovuşturarak yavaşça uyandı ve bana bakarak gülümsedi. Kısık ve naif bir ses ile "Günaydın güzel meleğim" dedim, satang ellerini belime sardı ve bir kaç saniye öylece durdu, sonra kafasını kaldırdı ve "Sana da günaydın bebeğim~" diyerek koskacaman gülümsemesini bana sunmuş ve tekrardan sıkı sıkı sarılmıştı. Emin olmak için satang'a "Umm, şey-" derken satang sözümü kesti ve konuşmaya başladı, "Dün geceyi net bir şekilde hatırlıyorum ve pisman da degilim", "Ama dün kör kütük sarhoştun?" diyerek gözlerinin içine baktım, satang da gözlerimin içine baktı ve "Evet sarhoştum ama sana hiç bir zaman sarhoşken yaptığım şeyleri unuttuğumu söylemedim ki bebeğim?" dedi. Kafam biraz karışmıştı ve ona şaşırmış gözlerle bakınca anlayıp "Yani ne kadar sarhoş olursam olayım diğer gün veya her hangi bir gün yaptığım şeyleri unutmam iste tam da bu yüzden sarhos olmak istemiyorum çünkü yaptığım salakliklari hatirlamak zorunda kalıyorum, ama bu sefer sorun değildi çünkü yaptığım şey salaklık değildi..." dedi. Başını kne eğmiş ve sürekli parmakları ile oynuyordu, utandığını anladim ve gülerek "Dün utanmıyordunuz ama beyfendi, hm?" dedim. Satang hemen başını başını kaldırıp omuzuma "Winny!!" diyerek vurdu. Güldüm ve "Tamam tamam kizmaa, ama merak ettigim şey utangaç olup da nasil dün oyleydinn" dedim. Satang "Ya şey normal gündelik hayatta utangaçim hatta seninle tanışmadan önce daha da utangactim ama suan o kadar değil, iste ama bazi olaylar da özgüvenim tavan yapabiliyor ki dün sarhoştum bide yani" dedi gülümseyerek, aynı şekilde bende satang'a gülümsedim ve kokusunu içime çekerek yanaklarından öptüm. Ben kahvaltıyı hazırlarken satang gelip arkamdan belime sarıldı ve başını omuzuma yerleştirdi, "Çok mu acıkmış benim bebeğim, hm?" diyerek başımı hafif onun başını sürttüm, "Hmhm" diyerek mırıldandı ve boynumu öptü. "Ahh..." diyerek sızlandığımda satang hemen toparlandı ve ne olduğuna baktı. Satang endişelenmesin diye "Birşey yok sakin ol, ufak birşey geçti tamamm" diyerek gülümsedim, Satang koşarak hemen ilk yardım çantasını getirdi ve "Ufak falan değil bu winny." diyerek parmağıma pansuman yapmaya başladı. Domates doğarken parmağımı kesmiştim ve cidden baya kanıyordu canim pek acimiyordu tabi ama satang cok endişelenmşti. Satang birşey yapmama izin vermeyip salona götürüp koltuğa oturtmuş ve kendi de yanıma oturmuştu, önümüzde bir kaç kanlı peçete vardı ve sonunda satang pansumanı bitirmişti. Bir kaç saniye sessizlik oldu ve satang bu sessizliği "Benim yüzümden oldu özür dilerim, eğer seni meşgul etmeseydim böyle olmazdı" diyerek bozdu. Satang'ın elini tuttum ve ilk başta ağlaması dursun sakinleşsin diye sadece gözlerine baktım sonra da "Bak hiç bir şey senin suçun değil satang bunu kendine yapma lütfen, ayrıca ne olacağını bilemeyiz belki de sen bana sarilmasan daha da kötü birşey olacaktı ve sen onu engelledin. Ayrıca meşgul etmek ne demek başkası olsa belki ama sen olduğun sürece o meşguliyet değildir benim için, artık ağlama hadi bakalım hem sen acikmamis miydin bakim, hm?" diyerek sakinleşmesini umdum. Satang bana yaşlı gözlerle bakıp göz yaşlarını silmiş ve "Umm acıktımm ama ben hazırlicam kahvaltıyı sen otur dinlenn, tamam mi?" demiş ve hemen mutfağa gidip kahvaltıyı hazırlamaya başlamıştı. Bir süre sonra kahvaltı hazır olmuştu, oturup hemen yemiştik ikimizde cok acikmis olduğumuzdan dolayı bir kaç dkika içinde masa da yemek bırakmamıştık. Satang benim kalkmama tekrar izin vermemişti ve herşeyi kendi toparlmıştı, herşey bittikten sonra yanıma gelip dizime uzanmıştı. "Benim meleğim çok mu yorulduu?" diyerek saçını karıştırdım, satang da "Hmhm birazcık yoruldum meleğinn" diyerek dudağını büzmüştü. O kadar tatlıydı ki dayanamayıp kafami eğdim ve dudağından öptüm, satang da karşılık verdi sonra da ben telefonla ilgilenmeye başlarken, satang da phuwin'i aramıştı.

(Phuwin) "Satang ya sizi özledim ben, nasılsınızz?"

(Satang) "Bizde sizi özledik ya, iyiyizz siz nasılsınız da pond'un telefonları niye kapalı kaç kere aradım"

(Phuwin) "Ya şuan işte o yüzden telefonu kapalı ben bile ulaşmak istersem ancak yanina gidiyorum da ulaşıyorum ve bizde iyiyizz"

(Satang) "Ya anladimm tamam o zaman"

(Phuwin) "Winny ne yapıyor?"

(Satang) "Telefonla ilgileniyor o da öylee"

(Phuwin) "Güzell zaten az kaldı gelmemize ve belki bir sürpriz bile yapbiliriz sizee"

(Satang) "Sürprizz mi?"

(Phuwin) "Hmhm sürpriz"

(Satang) "Simdiden merak ettim bile acaba nee"

(Phuwin) "Birazcık merak et bisi olmazz eheh~"

(Satang) "Tamam tamamm"

(Phuwin) "Hadi kendinize dikkat edin, görüşürüz"

(Satang) "Sizde kendinize dikkat edinn, görüşürüzzz"

Satang'ın Ağzından;
Telefonu kapatmış ve winny'e "Pond ve phu'nun bize sürprizi olabilirmişş" diyerek gülümsedim. Winny saçımı okşayarak "Hmhm" demişti. Aradan 1 saat falan geçmişti ve biz öylece uykuya dalmıştık, gözlerimi açtığımda hava kararmıştı ama winny hâlâ uyuyordu. Yavaşça doğrulup winny'i dürttüm ama uyanmadı, bende ilk yanaklarından sonra da dudağından öptüm ve "Hadi bebeğim uyan artikk~" diyerek dürtüp durdum. Sonra sırıttığını fark ettim ve uyandığını ama bana numara yaptığını anlayınca dudağını ısırdım. Winny "Ahh" diyerek kalkınca gülmeden edemedim ve bana bakıp "Alt tarafi biraz daha öpücük istedim ama sen dudağımı ısırdınn" dedi. Winny'e bakıp dil çıkartınca winny beni belimden tutup sertçe kendine çekti ve "Satang dilini başka birşey için kullanmaya ne dersin, hm?" dedi. Seslice yutkundum ama hoşuma da gidiyordu özellikle winny böyle ateşliyken ona karşı koymak imkansızdı. Winny kucağına oturmami istedi ve bende onu dinleyip kucağına oturdum, baş parmağını hafifçe dudağımda gezdirerek "Satang biliyor musun aksine dudağımı ısırman hoşuma gitti keşke kanatana kadar dudağımı ısırsan" dedi ama sesi o kadar tahrik ediciydi ki fazlasıyla yükselmeme neden oluyordu. Winny'in kulağına yaklaşıp "Bende senin üstüne dilimi kullanmaktan zevk alırım winny" diyerek nefesimi winny'in boynuna verdim. Winny beni çenemden tutmuş ve öpüşmeye başlamıştık, o kadar sert öpüşüyorduk ki winny hem dilini kullanıyor hem de dudağımı parçalarcasına ısırıyordu. Bundan rahatsız değilim çünkü benden zevk alıyordum bundan, winny'i daha da tahrik etmek için elimi winny'in beyaz gömleğinden içeri sokup kendimi winny'e sert bir şekilde bastırıyor ve sütünüyordum. Winny adımı inledikçe daha da sert sürtünüyordum. Winny artik dayanamayıp gömleğini ve şortunu çıkarmış sadece boxer ile kalmıştı, benim de t-shirt'ümü hızlıca çıkarmış ve beni altına almıştı. Ağzıyla kemerimi açmış ve sonra da pantolonumu da çıkarıp benim de boxer ile kalmamı sağlamıştı. Winny vücudumun her yerini öpüyordu ve kasıklarımı öpüp dilini gezdirmeye başlayınca yüksek bir şekilde winny'in adını inlemiştim ve son kez dudaklarımizdan öpüp öylece sarılmıştık. Dudaklarımız kanlar içinde ve bizde terler içindeydik, ama umrumuzda değildi çünkü bellki ki ikimizde mutlu ve huzurluyduk...





"🖇️🌑⭐💙☀️"





Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 18 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

~ʀᴇᴅ ᴡɪɴᴇ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin