flowers, taekook

9, seni özledim

jimin-taehyung
wp konuşması

taehyung:
jimin,
kafayı yiyeceğim
jungkook gideli dört gün oldu
Paris'te gidebileceği bir yerde yok ki
otelde mi kalıyordur acaba
ne yapıyordur şu an

jimin:
taehyung sakin ol önce
sen bu çocuktan kurtulmaya çalışmıyor muydun?
sevinsene, seni terk ettiğine
hem koskoca adam başının çaresine bakıyordur bu şekilde

taehyung:
jimin ama
yazıyor...
ya başına bir şey geldiyse
ya Paris'te kaybolduysa
Fransızca bilmiyordur ki, belki sokakta kalıyordur
hem
yazıyor...

jimin:
hem ne?
taehyung dur artık
görüldü
ne dediğinin farkındasın değil mi?
beş yıl boyunca sana saplantılı sapığın tekinden kurtuldun farkındaysan

taehyung:
ben jungkook'u seviyorum
görüldü

jimin ben cidden seviyorum onu
geçen gün fark ettim
beş yıl boyunca hiç sevgilim, flörtüm, bile olmadı
hep mide bulandırıcı geldi diğer insanlar
bana yazmadığı günler olduğunda telefon başında bekliyordum ben
ayrıca bana olan ilgisi, merhameti
her şeyiyle öyle dikkat ediyor ki bana

jimin:
taehyung
ona hastalıklı diyip duruyordun ama
ona aşık olman
bilemiyorum
bir ilişkiye başlasanız nasıl olur?
aniden seni elde ettiği için tüm ilgi ve odağını üzerinden çekerse
kahrolursun

taehyung:
ben bunu biliyorum zaten ama
vazgeçemiyorum işte
hem tekrar tedaviye başlamıştı
TEKRAR TTEDAVİYE BAŞLADI
BULDUM JİMİN
kesin tedavi için gittiği adamın yanındadır
YANİ UMARIM
gidiyorum ben
görüldü

jimin:
taehyung
umarım pişman olmazsın

taehyung:
umarım

...

Aklıma gelen farkındalık ile resmen oturduğum yerden fırlamıştım. Jungkook gittiğinden beri oturma odasından çıkmıyordum. Şimdi ise aklıma yeni gelen farkındalıkla onu bulabileceğimi fark etmiştim. Odama vardığımda direkt boy aynamın önüne gittim. Kendimi inceledim, dört gündür oturma odası ve lavabo dışında evin hiçbir yerini kullanmamıştım sanırım. Dışarıdan yemek yiyordum ve bazen yüzümü yıkıyordum.

Kısacası berbat görünüyordum.

Onunla karşılaşabilirdim, bu yüzden kısa bir duş harika olurdu. Yağlanmış saçlarımdan ve terden iğrenç kokan vücudumdan kurtulmak istiyordum. Odamın içindeki banyoya ilerledim, sıcak suya zaman tanımak için soyunmaya başlamadan önce suyu açtım. Üstümdeki kıyafetleri çıkarırken bile düşündüğüm tek şey Jungkook'tu. Güne güzel bir şekilde başlamışken kavgamız o kadar sinir bozucuydu ki.

Jungkook haklıydı ve ben içten içe bunu bildiğim halde karşı çıkmıştım ona. Jungkook takıntılı olduğunu söylesem bile onu. bu halinden hoşlanan bendim. İlgisi hoşuma gidiyordu ve bir gün kaybolması ödümü kopartıyordu, aylarca kaybolduğu zaman ve son dört gündür cehennem gibiydi. En sonunda suyun altına girdiğimde rahatlamıştım gerçekten. Sıcak suyla gerilem kaslarım gevşemişti ve sanki tüm kirim suyla beraber akıp gidiyordu.

Saçlarımın ardından vücudumu da iyice köpürterek yıkadıktan sonra kısa duşumun sonuna gelmiştim. Bornozumu giyip odama geçtim. Gardrobumun önünde oldukça zaman harcadım, gözüne güzel gözükmek istiyordum. Sıcak havanın etkisiyle kot şort ve beyaz gömlekte karar kılmıştım. Yavaş yavaş kuruyan saçlarımı tamamen kuruttum ve düzleştirici ile biraz şekillendirerek üzerinden geçtim. Şimdi ise çıkmak için tek eksiğim telefonum, cüzdanım ve onunla beraber aldığım kolyeydi.