|28|

151 13 5
                                    

sizi ham ham yapıp yerim<3

Jennie'nin son söylediğiyle Hyunjin'in iyice sinirlendiği göz bebeklerinden anlaşılıyordu. Jennie'nin arkasından siyah saçlı Woojin'i görünce içimden naptığını sorguluyordum.

"Felix, bizimle gelmeye ne dersin? Şu Hyunjin'i bırakmalısın. Seni kullandığını anlamadın mı?"

"Kapa çeneni, 3 kızla yattığını herkes biliyor."

Arada kalmışken havada küfürler ve hakaretler uçuyordu. Bense yardım etmesi için Jisoo'ya yalvarır gözlerle bakıyordum. Onun farklı olduğunu hissedebiliyordum. 

Jisoo, kendisine bakıldığını hissederek bana döndü ve diğerlerine baktıktan sonra gözünden bir yaş düştü. Elimden sıkıca tutup restorandan koşarak çıkardı beni. Nereye gittiğimizi bilmiyordum ama hayatım boyunca hissettiğim en sorgulayıcı andı.

Jisoo, bir ara sokağa girdi ve yerdeki kanalizasyon kapağını açtı. İçeriye merdivenle indi ve yukarı, bana doğru baktı. Ben ise derin bir nefes alıp aşağı indiğimde bir kapı daha gördüm. Jisoo'nun açık bıraktığı kapıyı içeri girerken kapattım.

Jisoo, minik mutfak tezgahının yanındaki askıya kahverengi paltosunu astı ve tezgaha kahve fincanlarını çıkardı.

"Jisoo, lütfen herşeyi anlat..."

"Merakını gidereceğim civciv, otur ve rahatla. Anlatacağım."

Fincandaki kaşıkla karıştırma sesleri bittikten sonra kanepenin önündeki masaya 1 kahve fincanı koydu ve elindeki fincandan bir yudum aldı.

"Woojin senden hoşlanıyor. Körkütük aşık. Gizli işler çevirmeyi seviyor, Jennie onun üvey kız kardeşi. Jennie'nin annesi üvey eşi öldükten sonra kalan parayı çocuklarına bıraktı ve birşey söylemeden İngiltere'ye taşındı. Neden gittiğini bilmiyorum, Jennie söylemedi. Onunla o gece tartışmıştık, sonra o gece bara gitti. Ben ise yatakta yorgana kapanmıştım, sır saklayıp durmasına sinirlenmiştim."

"Jennie sevgilin mi?"

"Evet, beni hep kendine aşık etti. Sonra barıştık. Woojin, bir keresinde ben işten geldikten sonra salonda Jennie ile oturuyordu. Bana, Hyunjin'i yıkıp seni kendisiyle evlendirmesini istediğini söyledi. O zamanlar seni tanımadığım ve Hyunjin'i artık unuttuğumdan kabul ettim seni sürekli gözetledim. Hyunjin, ilk seni zorladığı için içimdeki sinir iyice büyüdü ve Jennie ile her yere, seni Woojin'e teslim etmek için gelmeye başladım. Adeta büyülenmiştim. Bir ara Jen ile yine kavga ettik. İşte o gün, eski evinizin kapısına dikildiğimiz gündü."

"Bir dakika, Hyunjin'i nasıl unutmuş olabilirsin? Eskiden onu tanıyor muydun?"

"O benim kardeşim, Felix..."

Red Lights | Hyunlix ficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin