Seonghwa'dan:
Okul için hazırlanıp evden çıktım. Mingi ve Seoho mahallenin başında beni bekliyolardı. Hemen yanlarına gittim. Ilk once jay ve Nikinin mahllesine gidip ordan hep birlikte okula doğru yürümeye başlamışlardı.
Bugün bilerek okula 1 saat erken gidiyolardı. Belki onları görürüz diye. Bu fikir Mingiden çıkmıştı. Okula doğru yürürken çok fazla konuşmuyorlardı çünkü hepsinin oldukça uykusu vardı.
Sabah olduğu içinde etraf oldukça sezsizdi. Ama bu sezsizlik biraz kısa sürdü. Çünkü bağırarak gülüşüp eğlenen bi arkadaş gurubunun sesi tüm sokağı hatta sadece bu sokağı diğil 3 sokağı birden inleterek geliyodu.
"sabah sabah bu kadar enerjiyi nerden buluyo bunlar!?"(jy)
"harbiden Mingide bile bu kadar enerji yok" (Hwa)
"ben Yunhomu istiyorum"(mg)
"sus. Başlatma Yunhona" (sh)
"benim yunhom dimii" (mg)
"yok knk yarramın yunhosu" (Nk)
"yaahh Nikii!"(mg)Bizim uykumuz biraz açılmış sohbet ederken bağırma sesleri iyice yaklaşıyordu. En sonunda sokağın başında bize doğru koşan oreo saçl- pardon hongjoongu görmemle içime bir heyecan gelmişti.
Koşarken bi yandan arkasına bakıyo bi andan gülüyodu onun bu hali kalbimin teklenmesi için yetmişti açıkçası. Çok tatlı gözüküyodu.
O bize iyice yaklaşırken arkasından koşan keonheeyide fark etmiştim. Gerçi adam 1.82 filandı fark edilmiycek gibi diğildi. Ikiside çok hızlı koşuyodu. Ve keonhee hongjoongun arkasından bağrıyodu.
"Yaahh Kim Hongjoongg buraya gell!!"
"Geliyimde beni öldür dimi cani yaratık"
"seni yakalıyincada gorucem yaratığı"
"ama haksızlık var senin bacaklarin uzun"
"SJDJDHDJDBDJDBDJDJDHDJDHDH"
"YAHH GÜLMEE!"
"Hong önüne ba-"Keonheenin sözünü kesen hongjoongun attığı minik çığlıktı. Ona baktığimizda yere düşmüstü. Dudağımı yoksa burnumu algılayamamıştım ama biyeri kanıyodu. Keonheede hemen yanına gidip onun yüzüne bakmıştı.
Bizde yanına geldiğimizde hemen yüzünü ellerim arasına alıp yüzüne bakltım. Dudağı patlamıştı ayrıca burnuda kanıyodu. Ama o kadar kötü düşmemişti sanki. Yoksa düşmüşmuydü ki?.
Birşeyinin olmadığını söyliyerek ayağa kalktı. Ustu yırtılmamıştı sadece tozlanmıştı.
Sadece yüzüne hasar alması biraz garip gelmişti. Ama bunu şuan sorgulamiycaktı. Hongjoong okula gidince revire uğruyacağını söylemişti. Keonheede fazla bişey dememişti.
Şimdi ikisi bizim önümüzden yürüyorlardı. Hongjoong telefonunu çıkarıp saate baktı. Sonra keonheeye dönüp ''geç kaldık" dedi. Keonheede ona "bişey olmaz. Ilk derse geç gideriz onlar dersteyken kimse görmeden gireriz" dedi ve yolun kalanında ne o ikisi konuştu ne biz. Sadce yürüdük.
Okula varınca o ikisi kapıdan bi içeriye baktılar fazla insan yoktu. Girdiler ve revirin olduğu tarafa doğru ilerlediler bizde sınıflarımıza gittik.
Öğle arasına kadar oldukça normal bir gündü. Öğle arası sunoonun nikiyi ve bizi onlarin katına çağırmasıyla oraya gittik. Gider gitmez hongjoonga nasıl olduğunu sordum.
Iyi olduğunu canının fazla acımadığını söyledi. Sonra 10 kişi birlikte oyun oynadık. Zil çalınca onlar derstede oyniycaklarını söylemişlerdi. Bizde sınıflarımıza geçtik. Günün kalanıda normaldi.
Okul çıkışı aslında biraz geç çıkıp onlarla yüriycektik ama bi kız grubu bizi rahat bırakmadıkları için onlarla gitmek zorunda kaldık. Yol boyu onları terslesekte hep bizimle flortleserek konusuyolardı. Ve aşırı sinir bozucu davranışları vardı.
Nihayet eve varabildiğimde direk bi duşa girdim. Hızlıca bir duş alıp çıktım. Ustumu değiştirdikten sonra kendimi yatağa atmıştım. Telefonu elime aldığımda gelen bildirimi gördüm.
Bilinmeyen numaradandı...━━━━●━━───────⇆
◁ㅤ❚❚ㅤ▷.
22.59
▓█▓⃢⃢♚⃢⃢▓█▓ 𝘀Merhabaaa
Biraz kısa oldu ama olsun
Sağ gözüm biraz ağrıyodu ondan ekrana çok bakamıyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
futboll?/SEONGJOONG
Novela JuvenilSeonghwa öğle araşında yan sınıfla futbol maçı yaparken izleyenler arasında duran bir çocuk dikkatini çekti o çocuğu daha önce görmediğine emindi ama bidaha görmiyeceğine değil.. Shipler: Seongjoong Yungi Sunki Jaywon Seohee