Onuncu Bölüm: Kor.

679 53 268
                                    

Selam!

Nasılsınız?

Ben iyiyim! Yani sınava kaldı bir hafta, ne kadar iyi olunursa o kadar iyiyim..

Neyse, bölüme geçmeden önce şunu bilin ben de olayların nasıl devam edeceğini tam anlamıyla bilmiyorum.
Doğaçlama gelişiyor.

Teşekkürler, iyi okumalar.

Bölüm şarkısı: Akıllı Kadın- Sibel Mirkelam

Bölüm emojisi: 💋

"Video bu kadardı. Kanala abone olmayı, like atmayı bildirimleri açmayı unutmayın! Sizi çok seviyorum, kocaman öptüm! Bay!" dedim ve video kapandı.

Sonunda bitmişti. Az önceki enerjim balon gibi sönerken masadan kalktım. Yiğit, "Ben kurguya geçiyorum." dediğinde başımla onayladım.

Ofisten çıkıp mutfağa geçtim. Bir bardağa su doldurdum. İçerken belimi bangoya yasladım. Üç gündür Ahmet'le doğru dürüst hiç konuşmamıştık. Çünkü kendisini doğru dürüst görememiştim.

Sıkıntıyla nefes verdikten sonra mutfaktan çıktım ve bahçeye geçtim. Koltuklardan birine oturdum ve telefonumu çıkartıp bakınmaya başladım. Bugün ofis sakindi.

Birkaç dakika sonra içeriden kapı açılma sesi geldi. Ortalık fazla sessiz olduğundan duymuştum.

Oturduğum yerden başımı arkama çevirerek içeri baktım. Birkaç saniye sonra kalbimi iki tek bir çift attıracak kişiyle göz göze gelmiştik.

Ahmet gelmişti. Elinde kahvesiyle bana bakakalmıştı. Burada olacağımı düşünmemişti sanırım.

Yerimde eski pozisyona dönerken düzeni bozulan nefesimi düzenlemeye çalıştım.
Saçı, başı dağınıktı. Gözleri kan çanağına dönmüştü. Göz altları çökmüştü, uykusuz kalmıştı belliydi halinden. Tabi işi vardı beyefendinin.. Neyse, sakinim.

Bir şey olmamış gibi telefona bakmaya devam ederken Sıla'dan mesaj geldi.

'Abimle Ömer konuşmuşlar. Abim ondan özür dilemiş, ilişkimize bir şey demeyecekmiş. Ömer de üstelememiş şu an bizlik bir problem kalmadı.'

Sonunda o konu çözüldüğü için rahatlamıştım.

'Sizin adınıza sevindim güzelim. Sen konuştun mu peki abinle?'

Eve gidip gitmediğini merak ediyordum.

'Yok eve gelince konuşuruz. Dün akşam da yoktu evde şu an nerede onu da bilmiyorum.'

'Ofiste. Az önce geldi.'.

'Oha! Konuştunuz mu?'

'Hayır.'

'Tamam, konuşursanız haber ver bana.'

'Tamam merak etme.'

Telefonu kapattığımda içeriden bir çığlık sesi geldi. Bir anda yerimden fırladım. İçeri geçtiğimde mutfağa yöneldim. Ses oradan gelmişti.

Nefret | AhFerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin