9. Bölüm

474 23 6
                                    

 Arkadaşlar bir önceki bölümlerde karışıklık olmuş. Sanırım onları düzeltebildim. Mert diye biri yok. O Mert, Berkan arkadaşlar. Özür dilerim.



 Hafta sonum Zeynep sayesinde güzel geçmişti. Her gece yatmadan önce babamı arayıp durum raporu veriyordum ve daha iki gün geçmesine rağmen onu çok özlemiştim. İçimde kötü bir his vardı. Babama bir şey olacak diye ödüm kopuyordu. Annemden sonra onu da kaybedemezdim-tabii ki manevi olarak-

Pazartesilerden genelde nefret ederim ama  bu sıralar seviyorum gibi. Bunda yeni okulun da etkisi olabilir tabii. Alarmdan önce kalkarak yine adımı altın harflerle tarihe yazdırdım ve hemen duş aldım. Duştan sonra giyinip aşağıya indim. Vaktim olmasına rağmen yine canım kahvaltı etmek istemedi ve bende telefonumda vakit geçirmeye başladım. Berkan'ın Twitter'ına girdim ve twetlerini okumaya başladım. Son attığı twetlerde babasının evlenmesinden şikayet ediyordu. Ha bir de yeni üvey kardeşinden. Sanki Zeynep'in ona ne zararı olacaksa. Asıl onun Zeynep'e karşı hareketlerinde dikkat etmesi gerekiyor bence.

Okula girdiğimde İstiklal Marşı için herkes sıra olmuştu. Bende hemen bizim sınıfın sırasını buldum ve Zeynep'in yanında sıraya girdim. Sağ tarafıma baktığımda Emre'yi gördüm. "Günaydın." fısıldayarak söylemişti. Ben de aynı şekilde "Günaydıın." diyerek cevap verdim. Emre sırıtarak önüne döndü.

Öğle arasında bu sefer de dışarıya çıkıp bir şeyler yiyelim dedik ve okulun yanındaki fast-foodculara gitmeye karar verdik. Bir dükkana girip siparişlerimizi verdik ve masaya oturduk. Biz siparişlerimizi beklerken ben de cam kenarından dışarıya bakıyordum. Berkan yine Ezgi'yle birlikte. Berkanların yanında arkası dönük birisi var kim olduğunu çıkaramadım. Büyük ihtimalle sigara içiyordu. Sigarasını bitirince önüne döndü ve hep beraber buraya doğru yürümeye yürümeye başladılar. Önüne dönünce o çocuğun Barkın olduğunu fark ettim. Ee bunlar yakın arkadaş mıydı ki? "Ne düşünüyorsun?" Zeynep'in sesiyle ona döndüm. "Berkan ve Barkın yakın arkadaş mı?" "Evet onların arası iyidir." "Peki aralarında akraba bağı var mı?" "Bildiğim kadarıyla yok." "Ama isimleri çok benziyor. Sanki ikiz isimleri gibi." "Evet okuldakilerin de dikkatini çekiyor bu. Hatta bir keresinde kızın teki Berkan'a kantinde sormuştu da sormaz olaydı. Kızı oracıkta öldürecek sanmıştım. Barkın yetişip son anda kızı Berkan'ın elinden kurtarmıştı." "Hııı." diye bir karşılık verdim anlattıklarına. Bu olaya neden bu kadar taktığını anlamamıştım doğrusu. Ben bunları düşünürken yemeklerimizde gelmişti. Düşünmeyi sonraya bırakıp yemeğime gömüldüm çünkü çok acıkmıştım. Yemeğimi bitirdikten sonra karşı masamızda Berkan, Ezgi ve Barkın'ın oturduğunu fark etmiştim. Bu arada Barkın'ın  yanında ilk defa yılışık kızlardan görmüyordum. Barkın gözlerini kısmış bana bakıyordu. Ben de ona doğru bakınca yine kantindeki gibi  kafasıyla selam verdi. Ben de hafifçe gülümsedim ve hemen gözlerimi kaçırdım. 

Okulun ikinci yarısı çabuk geçmişti. Eve dönüş yolunda şoförden yine beni evin yakınındaki kafeye bırakmasını istedim. Arabadan inip kafeye doğru yürüdüm ve cam kenarında bir yere oturdum. Şoför beni dışarıda bekliyordu. Oysa ona gitmesini, kendim dönebileceğimi söylemiştim. Sanki korumam gibi dışarıda beklemesi birazcık gerilmeme sebep oldu. Sanki evin bahçesindeki korumalar az geliyormuş gibi. Babamın neden korunmaya ihtiyacım olduğunu düşünmesini de anlamış değilim zaten. Bu gece aradığında sorsam iyi olacaktı. Bu sırada garson gelip, e bu garsonu ben tanıyordum ki. Acaba neden burada çalışıyordu?  "Ah,merhaba Berkan." dedim ismine vurgu yaparak. "Merhaba." diye karşılık verdi o da. "Karar verdin mi? Siparişini alayım." dedi bende sıcak çikolata istediğimi söyledim. Burada neden çalıştığını anlamamıştım. Sonuçta özel okula gidiyorduk ve hatırladığım kadarıyla burslu da değildi hatta oldukça zenginlerdi. Zeynep'ten öğrenmiştim bunları da. Siparişimi yine o getirmişti. Teşekkür edip sıcak çikolatamdan içmeye başladım. Bu sırada da Zeynep'e mesaj atıyordum. 

Kime:Zeynep

Mesaj: Kızım bizim evin yakınındaki kafedeyim ve bil bakalım kim burada çalışıyor?

Biraz bekledikten sonra telefonum titredi.

Kimden: Zeynep

Mesaj: Kim çalışıyor? ya kızım söylesene niye heyecan yaptırıyorsun?

Sırıttım ve cevapla kısmına bastım.

Kime: Zeynep

Mesaj: Sevgili, çok sevdiğin üvey kardeşin Berkan!!!

Kimden: Zeynep

Mesaj: Hadi canım şaka mı? Dur hemen anneme sorayım neden çalışıyormuş öğrenelim bakalım.

"Tamam" yazıp gönderdim. Etrafa bakmaya başladım. Berkan ordan oraya koşturuyordu. Güzel kızlar tabii ki siparişlerini ona vermek istiyordu. O da kızlarla ayak üstü flörtleşiyordu. Bu hallerini görünce gözlerimi devirdim ve kafamı çevirdim. Kısa bir süre sonra telefonum titredi.

Kimden: Zeynep

Mesaj: Öğrendim. Annemin dediğine göre Berkan babasını kızdırmış ve babası da onu ceza olarak kafelerinde çalıştırıyormuş.

Kime: Zeynep

Mesaj:  NE? Burası onların kafesi miymiş? :O

Kimden: Zeynep

Mesaj: Evet bilmiyor muydun? Zaten sizin eve çok yakın oturuyorlar. 

Şaşkın gözlerle telefonun ekranına bakıyordum. Yakınsa neden onu hiç görmemiştim ki? 

Kime: Zeynep

Mesaj: Sen nereden biliyorsun bizim eve yakın oturduklarını?

Kimden: Zeynep

Mesaj:  Akıllı arkadaşım benim. Ben sana söylemedim mi? Annemin evleneceğini öğrendiğim gün Berkanlarda yemekteydik. Zaten annem Berkan'ın babasıyla birlikte verdi bana haberi.

Ah, doğru ya.Anlatmıştı. Aklımdan nasıl çıkmış.

Kime: Zeynep

Mesaj: Ay, doğru. Söylemiştin canım ya. Kusura bakma. Yarın okulda görüşürüz. :*

Kimden: Zeynep

Mesaj: Ahahaha. Ne kusuru bebek. Görüşürüüz. :*:*

Sıcak çikolatam da bitmişti. Bende kalkmaya karar verdim. Kasaya gidip hesabı ödedim. Çıkışa doğru giderken önümden Berkan geçti. "Kolay gelsin Berkan." dedim. Kafasını kaldırıp "Teşekkürler." dedi. Kafeden çıktım.

Eve geldiğimde babamın aramasını bekleyemeden ben babamı aradım. Cevaplamadı. Mesaj atmıştı. 

Kimden: Babacım

Mesaj: Kızım önemli bir toplantıdayım. Çıkınca ben seni arayacağım.

Mesajı gördüm. Kendi kendime "Tamam. O zaman ben de stalklamaya devam edeyim." dedim ve bu seferde Barkın'ın sosyal medya hesaplarını araştırmaya başladım ama hiç bir sonuca ulaşamadım. Sanırım hiç birini kullanmıyordu. Bu sırada babam aradı. Havadan sudan konuşurken ona neden bahçede korumaların olduğunu sordum. Biraz  mırın kırın etse de "Kızım senin güvenliğin için. Ne olur ne olmaz. Hırlısı var hırsızı var." diye cevap verdi. "Tamam sen öyle diyorsan." dedim ama içimden bir ses başka sebeplerin de olduğunu söylüyordu. Babamla biraz daha konuştuktan sonra kapattık ve bende uyumaya karar verdim.



Yeni BaşlangıçlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin