GECE KUŞU

11.BÖLÜM

Yaşadığı sitenin ana giriş kapısından güvenlik görevlisine

"İyi akşamlar!"

diyerek geçip,arabasını oturduğu bloğa doğru ilerletmesi fazla sürmemişti.Hemen arabayı kendisine ayrılan park yerine bıraktı,blok kapısının önündeki 3 basamağı tırmanıp kapıdan girdi.Az sonra asansördeydi.Dairesinin bulunduğu kata geldiğinde asansörden indi,daire kapısını anahtarıyla açarak eve adımını attı.

Etraf sabah nasıl bıraktıysa öyle,yani çok düzenli ve sessizdi.İçinden

"Ne bekliyordun ki?Tabii düzenli ve çok sessiz olacak.Burada senden başka yaşayan mı var kızım?"

diye geçirip yönünü odasına çevirdi.

10 dakika bile olmadan banyoda elini,yüzünü yıkamış,üzerini siyah uzun kollu bisiklet yaka penye,bordo salaş bir eşofman altı ve siyah ev patikleriyle değiştirmiş,saçlarını dağınık topuz yapmıştı.

Çantasından çıkardığı telefonundan saati kontrol edip henüz akşam 9 bile olmadığını anlayınca çay demlemeye karar verdi,ardından mutfağa adımladı.Buradaki işini bitirmesi 5 dakikasını bile almamıştı.

Öyleyse eczanede okumaya başladığı ekinezya hakkındaki makaleye kaldığı yerden devam edebilirdi.Aklından bunlar geçerken dizüstü bilgisayarını odasından aldı,televizyon karşısındaki koltuğa oturup klavyede birkaç tuşa tıklayarak makalenin ekranda açılmasını sağladı.

Makaleye göre ekinezya,asteraceae familyasına ait mor koni isimli çiçekten elde edilen popüler bir bitkiydi.Anavatanı Kuzey Amerika olmasına rağmen,ülkemizde de yetiştiriliyor,9 farklı türü bulunuyordu.Ancak çay olarak kullanılan türleri sadece 3'tü.

Ekinezya bitkisinde sağlık açısından faydalı kafeik asit,alkaloidler,fenalik asitler,rosmarinik asit gibi önemli kimyasal maddeler vardı.Bu nedenle yüksek antioksidan,bağışıklık direncini arttırma,vücuttaki iltihabın azaltılması,kan şekeri seviyesini dengeleme,kanser riskini azaltma,stres ve kaygı azaltma gibi etkilere sahipti.

Ancak bir süre sonra kendini yazıya tam olarak odaklayamadığını fark etti.Zira program saati yaklaştıkça düşünceleri istemsizce dün geceki sohbete yani genç adama kaymıştı.Bu durumdan biraz rahatsızlık duydu ve kendi kendine söylenerek hazır olan çaydan bir fincan doldurmak üzere mutfağa ilerledi.

"Şu haline bak Çimen yaaaa!Yeni yetmeler gibi sürekli yüzünü bile görmediğin bir adamı düşünmekte nereden çıktı şimdi?"

Yine de elinde çayla salona döndüğünde dizüstü bilgisayarındaki uygulamadan Galaksi Fm adlı radyo istasyonunu açmıştı.Sonuçta evde biraz ses olmasında bir zarar yoktu.Ayrıca bir daha ne kadar uğraşırsa uğraşsın,kendini tam anlamıyla makaleye veremeyeceğini de çok iyi biliyordu.

Böylece eski yerine oturdu,çalan şarkılara ya da programın sunucusuna öyle çok da dikkat etmeden çayını yudumlayarak Özgür'ün programının başlamasını bekledi.Program tam saatinde başladığındaysa,kendine engel olamayıp telefonundaki numaraya dokundu.

Fakat bu kez şans ondan yana değildi.Hat sürekli meşgule düşüyordu.Ancak soru enteresan olunca pes etmedi ve aramayı sürdürdü.O böyle çabalarken birbirlerinden güzel şarkıların melodileri salona yayılıyor,çay keyfine neşe katıyordu.Sonunda programın bitmesine yakın çabası etkisini gösterdi ve yayına bağlandı.Amacına ulaşmıştı.Genç adamın

"İyi geceler Çimen!Seninle tam 3 gecedir üst üste sohbet edebilmemiz gerçekten çok hoş.Evet,sence her seçim bir vazgeçiş midir?Ne dersin?"