14.BÖLÜM

105 30 263
                                    





Yarım saat kadar önce spor salonuna gelen Elçin,giyinme odasında üzerini polo yaka,kısa kollu beyaz bir tişört,siyah A kesim mini bir tenis eteği ve yine beyaz ayakkabılarıyla değiştirmiş,ardından spor öncesi bir şeyler içmek üzere salonun kafeteryasına geçmişti.Tam

"Çimen yine trafiğe takıldı herhalde."

diye düşündüğü sırada karşıdan ona doğru koşar adımlarla yaklaşan arkadaşını görünce,neşeyle seslendi.

"Selam güzelim!Kendime soğuk bir maden suyu alacağım da,sana da getireyim mi?Biraz yorgun ve heyecanlı görünüyorsun."


Gerçekten de Elçin'in tahmin ettiği gibi,çok yoğun bir akşam trafiği yüzünden ancak 5 dakika önce arabasını spor salonunun yakınlarına park edebilmiş genç kadın için bu teklif,bulunmaz bir nimetti.Hemen gülümseyip düşündüğünü söze döktü.

"Trafik yine tam bir keşmekeşti canım.Vallahi yoruldum.Şahane olur.Sen içecekleri getirirken,ben de bize yer bakayım."

Böylece Çimen masaların olduğu tarafa adımlamış,Elçin

"Anlaştık!"

diye karşılık verip sıranın kendisine gelmesini beklemeyi sürdürmüştü.

Aradan birkaç dakika geçtiğinde,iki genç kadın karşılıklı oturup maden sularını yudumluyorlardı.Aralarındaki sessizliği bozan Elçin oldu.

"Şu İstanbul,trafiği olmasa harika bir şehir,değil mi canım?"

"Evet,gerçekten öyle Elçin.Ama neredeyse 20 milyon insan bir arada yaşayınca,şehrin sakin bir trafiği olmasını beklemek de saçmalık olur sanırım."

derken,sesi ilk geldiği ana göre kulağa sakinleşmiş geliyordu Çimen'in.Maden suyu az da olsa enerjisini geri kazanmasını sağlamıştı zira.

"O da doğru!Trafik,yalnız İstanbul'un değil,bütün dünyadaki büyük şehirlerin başlıca sorunlarından biri.Ve maalesef çözümü de pek mümkün görünmüyor."

dedi,ardından maden suyundan içip muzip bir tonda ekledi Elçin.

"Neyse,içeceklerimiz bittiğinde sen giyinirsin sonra 3 setlik bir maç yaparız.Böylece ikimizin de stresi uçup gider."

Genç kadın,onu dikkatle dinlerken bir yandan da düşünüyordu.Duvar tenisinin strese iyi geldiği doğruydu.Ama buraya gelmeden önce,genç adamın teklifini kabul ettiği için heyecanla gümbür gümbür atmaya başlayan kalbine iyi gelir miydi,emin değildi.

Ayrıca o zaman ona mantıklı gelen şey,randevu saati yaklaştıkça gözüne saçma görünmeye başlamıştı.İş nedeniyle,az çok tanıdığı,sohbet ettiği adamlarla bile bu tip buluşmaları pek başarılı olmazken,yüzünü hiç görmediği,yalnızca sesini duyduğu bir adamın görüşme teklifini kabul etmek de neyin nesiydi?Arkadaşının

"Nereye daldın öyle canım?"

diye soran sesiyle ana dönüp konuştu.

"Nasıl,nereden başlamalıyım bilmiyorum Elçin.En iyisi bir an önce hazırlanayım da maça başlayalım.Oynarken anlatırım belki."

Genç kadın

"Tabii,olur canım."

deyip maden suyunu bitirdikten sonra masadan kalkarak soyunma odalarına yönelmişti.Çimen gözlerinde minnet ifadesiyle peşine takıldı.

Kısa sürede üzerini kolsuz,V yaka üst kısmı beyaz,altı lacivert kloş bir tenis elbisesi ve beyaz tenis ayakkabılarıyla değiştirmiş,eline raketini almıştı.

GECE KUŞUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin