Bir Hayalim Var { BTS } -Ara Verildi-

!¡!¡ Uçak Kazası ¡!¡!

Ece'den ,
Bir sarsılma hissiyle uyandım . Gerçekten sarsılıyormuşuz . Uçak bir sağa bir sola savruluyodu . Jin ve Zeynep uyuyodu . Bu kadar sallanmaya nasıl uyanmadı oğlum bunlar ya ! Zeynep gerçekten kış uykusuna yatıyosun kanka sen ya ! Jin ? Jin'in uyanmaya hiç hevesi yok ! Göthoşlar .
5 dakika böyle geçti ve bir anons geldi ..

- Uçak türübülansa (nasıl yazılıyosa anladınız) girdi . Lütfen yerlerinize oturun ve sakin olun .
- Türbülans ? Wat dı fak dedin gülüm ? Aay ölücez mii ? Aaay , Jin Zeyneep .. Uyanın ölüyoruz !
- 5 dakika daha Andrey !
- Jin ben Andrey değilim . Ben Ece !
- Ne ? Hı ?.. Neden sallanıyoruz lan biz ?
- Uçak türbülansa girdi .
- Ece uçak türbülansa gitmemiş ! Uçak düşüyo ! Türbülansta uçak sallanır . Uçak aşağı iniyo ! Atlamamız gerek yoksa ölücez .
- Ahh deme yaa ! Zeyneeeep ! Zeynep . ZEYNEEEEP !
- Noldu Ece ya ?
- Kanka uçak düşüyo !
- Hıhı evet . Uykumu bölme !.
- Zeynep uçak aşağı iniyo ! Fark etmiyo musun ? Sallanıyo da !
- Ne ? Ece , Ece sallanıyoruz ! Gerçekten düşüyo muyuz ?
- Evet . Jin uçaktan atlamamız gerektiğini söyledi .
- Paraşüt ?
- Paraşüte gerek yok ! Şuan denizin üstündeyiz . Atlarsak birşey olmaz Jeinep . Yüzmeyi biliyosunuz dimi ? Dibe batarken hızlıca yukarı yüzün ! Yoksa kötü şeyler olabilir . Zaten Kore'ye girmiş bulunuyoruz . Hadi giriş kapısının camını kırıp atlayalım . ''Uçak düşüyor , lütfen sakin olun'' anonsu gelmeden önce atlayamazsak , bir daha hiç atlayamayız . Hadi koşun ; çabuk .
Jin yavaşça ayağa kalktı ve bize eliyle 'gelin' işareti yaptı . Biz Zeynep'le kalkıp Jin i takip ettik . Jin yerde duran oksijen tüpünü alarak camı kırdı . Yolcuların neredeyse hepsi uyuyodu ve uyandılar . Bize bakarak bağırıyolardı . Hostesler ve hostlar Jin'i durdurmaya çalıştı ama Jin ,

- Uçak düşüyo ve bu uçakta bizi öldüremezsiniz ! Çekil .

Jin önce Zeynep'i atlattı . Evet Zeynep şuan aşağı düşüyo ! Sonra ben kırık camdan çıktım ve biraz merdivende bekledim . Jin de camdan çıktı ve bana bakarak ' Sakin ol ' dedi . Elimi tuttu ve Jin'le aşağı atladık . Özgüven ve adrenalin patlaması yaşıyodum . Göz kapağım havalanıyodu ve içinde toz pislik her ne bok varsa giriyodu . Doğru lan ben neden gözlerimi kapatmıyorum ki ? Gözümü kapattım ve derin bir nefes aldım boşta kalan elimle burnumu kapatmayı heveslerken nefes alışım sona ermeden kendimi denizin içinde buldum . Bir sürü su yuttum ve burnuma su kaçtı . Nefes alamıyodum . Denizin içinde çırpınıyodum ama dibe batıyodum . Jin elimi bırakmıştı . Gözümü açtım ve karşımda bir sürü balık gördüm . Onlar gibi olmayı hayal ettim çünkü şuan suyun dibine batıyodum ve nefes alamıyodum . Sadece nefes almaya çalışan ağzımdan baloncuklar çıkıyodu .

Jin'den ,
Ece'yle elele tutuşup aşağı atladık . Denize düştüğümüzde Ece elimi bırakarak dibe batmaya başladı . Ben nefes almak için yüzeye çıktım ve Jeinep'i gördüm . Jeinep'e elimle gel işareti yaptım . O da yüzerek yanıma geldi . Ece hala yüzeye çıkmamıştı .

- Hasiktir , Ece neden yüzeye çıkmadı ?
- Batmış olmasın ?
- Ece nefes almıştı ve nefesini tutamadan suya düşm... Hasiktir . Nefes alamıyodu . Jeinep beni burda bekle , Ece'yi alacağım ! Tamam mı ?
- Tamam hadi çabuk ol !

Derin bi nefes aldım ve suya daldım . Dibe doğru yüzerken şişmiş ceset gibi duran Ece'yi gördüm . Dibe daha hızlı yüzerek Ece'yi tuttum . Ayağımı çırparak denizin üstüne çıktım . Ece nefes almıyodu . Kara yaklaşık 250 metre uzaktaydı . Jeinep'e yüz dedim ve Ece yi belirsiz bir şekilde tutarak ben de yüzmeye başladım . Ara sıra suya batıyodum ama tek amacım Ece'yi denizin üzerinde tutmaktı . Yaklaşık 100 metre yüzdüm ama çok yoruldum . Jeinep de çok yorulmuş görünüyodu . Jeinep yanıma geldi ve ' Yardıma ihtiyacın var mı ? Beraber taşıyabiliriz ' dedi . Yardım fena olmazdı ama Ece'nin suya girmemesi gerekiyo .