Boğucu hastane kokusuyla uyanmıştım yine . Bu kim bilir kaçıncı hastaneye kaldırılışımdı . Sıkıldım artık ya valla ya . Bu kez noldu Allah aşkına ?
Yavaşça gözlerimi açtım ve etrafa bakınmaya başladım . Kimse yoktu . Vay be .. Tabi ya , alışmıştım uyandığımda etrafta birilerinin olmasına . Yalnızlık ... Alışmalıydım belkide . Her zaman etrafımda insanlar olmayacaktı . Olmayacaktı ...
Yaklaşık 10 dakika bekledikten sonra kimsenin gelmiyceğini anlayıp biraz uyumaya karar verdim .
Jin'den
Yine ... yine hastanedeydik . Ama bu sefer tek farklı şey Ece'nin kanser mevzusunun kesinleşmesiydi . Önceden teşhis aşamasında bile değildi . Ama biz onu üzmüş ve bu hale gelmesini sağlamıştık . Belki de benim hatamdı tüm bu olanlar . Ece'den ciddi anlamda hoşlanıyordum ve bunun çok geç farkına varmıştım . Ece'nin her saniye abimden bahsetmesi sinirlerime dokunuyordu . Ece'yi ilk başta ben sevmiştim , ondan ilk başta ben hoşlanmıştım . Abimin bu konuda söz hakkı olan tek yer Ece'nin abimi sevmesiydi ... Deliler gibi ... Ne olurdu beni öyle sevseydi ? Boyum daha uzundu , gözlerim renkliydi , Türkçe biliyordum , sesim de güzeldi ya işte ... Abimde ne buluyordu bu kız ? En başta onunla Kore'ye gitmeyi istememeliydim . Ona daha çok aşık olmayacaktım böylelikle . Abim de onu görmemiş , tanımamış ve sevmemiş olacaktı . Ondan benim hoşlandığım kadar hoşlanmış olmayacaktı .
Ece Türkiye'de de kalsa bana ait olarak kalmış olacaktı . Onun için önemli birisi olduğumu biliyordum . Önemli biriydim . Önemli-y-dim .Uu eklere ayırmayı biliyomuşum .
Sanırım artık değilim .
Son zamanlarda onunla abimi ayırmak için bir sürü şey yaptım . Benden NEFRET ediyor olmalı .
Aklıma gelen fikirle ne kadar kötü bir insan olduğumu yinelesem de telefonumu çıkartıp mesaj bölümüne girdim ve abime uzun bir mesaj yazmaya başladım . Yazdıklarım şunlardı ;
- Artık Ece seni görmek istemiyormuş . Sürekli onu yanlış anlıyormuşsun . Seni gerçekten seviyormuş . Kanser olayı da kesinleşti .
Bunu yazarken gözlerimden bir saniye aralıklarla düşen gözyaşlarıma engel olamamıştım . Sağ elimin tersiyle gözlerimi silip mesaja devam ettim .
- Artık seni görmek istemiyor kısacası . Ben onu sakinleştirmeye çalışıyorum . Lütfen konserden sonra Kore'ye geri dönüş yapın . Bir daha gelirseniz Ece asla iyileşemez . Kanser ilerliyor ve siz yanında oldukça ilerlemekten başka bir işe yaramıyor . Lütfen ... Ben onun yanında olacak , onu asla bırakmayacağım . Bana güven , hyung .
Mesajı gönderdikten sonra gözlerimi yumarak derin bir nefes aldım . Aklıma güzel şeyler getirmeye çalışıyordum . Ancak yararlı olmamıştı ... Düşündüğüm şey beni üzmekten başka bir işe yaramamıştı . Vialand anılarımızı hatırlamıştım sadece . Ece'nin utanıp kafasını boynuma koyması ... Akan gözyaşlarıma engel olamıyordum . Ben ne zaman bu kıza bu kadar alıştım ? Bilmiyorum . Tanrım , lütfen Ece'yi kurtar . Onu uzaktan sevmeye de katlanırım ben . Yeter ki o iyileşsin . Onu abime vermeye bile razıyım . Onu bir daha hastanede görmeye dayanamam . Onun canının yanması iki katı olarak bana dönüyor ve benim içimi acıtıyordu . Ona olan sevgim için din bile değiştirirdim ben . O bunu görmeyecek kadar kör olamazdı . Onu gerçekten sevdiğimi göremeyecek kadar tek bakış açılı olamazdı . Gerçekten abimden başka kimseye bakmayan birisi olamazdı . Zaten Ataberk , Yusuf falan yalandı onlar , biliyorum . Abartıydı . Ece : sevdiği insan ben olmasam bile aldatacak kadar düşecek bir kız değildi . Farklıydı . Değişik bir kızdı o . Sürekli küfür eden , erkek gibi davranmaya çalışan ama içinde ufak bir kız çocuğu besleyen , sürekli gülmeye çalışan , her duygusunu yüzünden belli eden , kızdığında sikici bakışını atan , sürekli saçını ören , gözü abimden başkasını görmeyen , masum bir çocuktu . Büyümemiş , belkide büyüyememişti . İçinde neler saklıyordu ama belli etmiyordu . Ve ben bu küçük kıza aşıkken onun gözümün önünde eriyip gitmesine razı olamazdım . İsterse abimle birlikte olsun . Ama iyileşsin , ne olur . Her geçirdiği kaza beni bitiriyordu zaten . Onun ölmesine hiç dayanamazdım . Ölmeyecekti , ona her şeyimi verirdim . İyileşmesi için her şeyi yapardım . Sevmek de bunu gerektirmez miydi zaten ? Sevdiğim uğruna : Ece uğruna .. Feda edemeyeceğim neyim vardı ki ?
Dünyada var olma nedenim neydi ? Hemşire olmam mı ? Sadece Jin olmam mı ? Yoksa Ece'ye aşık birisi olmam mı ?
Bunların hiçbiri ben değildim aslında . Ece beni düzeltmişti . Her gece barlarda gezen , adını hatırlamadığım birçok kızla birlikte olmuş bir pisliğin tekiydim . Düzelmemde yardımcı meleğime en azından bunu borçluydum değil mi ? Onu çok seviyorum .
Ece ... Seni Seviyorum ...
Bu bölümü Jin"in düşüncelerine ayırdım . Umarım uzun aradan sonra gelen bu bölümümü beğenirsiniz . 7k olmuşuz ve cok sevindim . Herkese çok teşekkürler .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Hayalim Var { BTS } -Ara Verildi-
FanfictionAlıntı insan hayatlarından fırlamış klasik aşk mı olacaktı bizimkisi ? Yoksa kendimize yeni bir aşk serüveni mi oluşturacaktık ? Sen , Belki de uyurken gördüğüm bir rüyadan ibarettin . Ne rüya ama ... Uyanmak istemeyeceğim , Yolda yürürken ve evde;...