3. Bölüm : DERT DERMAN'DIR

49 36 20
                                    

Merhaba ballarımmmm..

Nasılsınız?? 

Yeni bölüme geçmeden önce sizler için bırakmış olduğum bölüm melodimizi dinlemeyi,  yorum yaparak, oy vermeyi unutmayın. 

İyi okumalar dilerim. Bölüm sonunda görüşmek üzere! ^^

 Bölüm sonunda görüşmek üzere! ^^

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

3. Bölüm : DERT DERMAN'DIR

Dermân aradım derdime
Derdim bana dermân imiş

Bürhân aradım aslıma
Aslım bana bürhân imiş

Şimdi yanınıza gelip sizlere "Benim hiç derdim yok" diyebilirim. Ya da "O kadar çok derdim var ki artık yeter. Çok bunaldım. Bu kadarı da fazla olmaya başladı, bıktım" da diyebilirim.

Bir yerde okumuştum, dert insana her ne kadar ansızın gelirse gelsin, derman da aynı şekilde bir anda ve ansızın geliverirmiş. Biz Allah'a güvenmeye devam ettikçe, sabır ve inanç mutlak zaferleri beraberinde getirirmiş.

Bu yüzden biliyorum ki derdi veren dermanını da verecektir. Dert dermandır, dermanı veren ise şifa.

Her dertli gecemde bana yoldaşlık eden odamdayım şu an. Olmak istemediğim fakat her defasında sığındığım o dört duvar arasında. Bu dört duvar o kadar çok şeye şahit ki..

Yine o malum köşelerden birine oturdum. Gözlerimi bilinmeyene çevirdim. Öyle boş boş bakıyorum.

Çocukluğumu, gençliğimi, yaşadıklarımı en önemlisi de yaşayamadıklarımı hatırlıyorum. Öylece sorguluyorum kendimi. Kendimi ve de diğerlerini.

Dertlerim ve sıkıntılarım gözlerimin önünden bir film şeridi misali geçiyor, geçiyor ve geçiyor. Kendimde, zamanla oluşmaya başlayan o kayboluşu görüyorum. Bu kayboluş tek tek gözümün önünden geçmeye devam ediyor. Geçiyor ve yine geçiyor.

Bana hiçbir zaman gülümsemeyen o suratsız yüzler, kötülüğümü isteyen o fevri bakışlar, çekilmez tavırlar, bağırışlar, çağırışlar, kötü sözler ve muameleler..

O odada kaç saat öylece durduğumu kimse bilmiyor.

Hayatı en derin noktasına kadar ne kadar sorguladığımı kimse bilmiyor.

Gözlerimi boşluğa dikip tek başıma ağladığım gecelerimi kimse ama kimse bilmiyor.

O odada yalnız geçen saatlerimde beynimi hangi düşüncelerin kemirdiğini hiç ama hiç kimse bilmiyor.

Dertlerimle yüzleşirken neler hissettiğimi kimse bilmiyor. Sadece bizi yaradan bu anlara şahit oluyor!

Sonrasında aklıma yaşananların yani yaşadıklarımızın aslında bir sınavdan ibaret olduğu, her gecenin bir gündüzü ve en önemlisi de her derdin bir dermanı olduğu geliveriyor.

"Ben buna, belki de bir inanç diyorumdur. Ya da tam anlamıyla buna inanmak istiyorumdur. Her neyse işte.."

Yaşanan onca sıkıntı ve derdin karşısında bize verilmeyen, bizden esirgenen "Görülmeyen sevgi ve değerin ne anlamı var ki?" İşte günlerim bu soruyu sorgulamakla ve cevap aramakla geçiyor. Dertlerimle bir araya gelerek yüzleşmekle geçiyor.

Sonrasında ne mi yapıyorum. Tabi ki de tekrar ve tekrar ayağa kalkarak dertlerimle yüzleşmeye, içime attığım kederimle insanlara gülmeye gidiyorum.

Odamdan, sırdaşımdan, yaşanmışlıklarımdan kaçarak masum gibi görünmeye gidiyorum.

O sahte gülücükler, masum gibi görünen fakat hiçte masum olmayan o gülücükler. Sizlere de bir yerden tanıdık gelmiyor mu?

Neyse.. her neyse.. Aslında söylemek istediğim o kadar çok şey var ki.. Ama işte bu dil bunları anlatır da sizdeki yürek kaldırmaya yeter mi?

Sorum şu ki her insanla dertleşilir mi? Dert ya bu hani her insanla paylaşılır mı? Dert her insana su misali akar mı?

Her insanla dertleşilmez. Olan biten tek tek anlatılmaz. İnsan açsa aç olduğunu; tok ise de tok olduğunu belli etmez. Her yara belki kaşınır fakat her yara aynı ölçüde kanamaz. Yani kısacası her dert her insana anlatılmaz! İnsanın en iyi dert ortağı aynaya bakınca gördüğü o sıfat ve eşkaldir.

Dertlerim beni her ne kadar o dört duvar arasına hapsetse de evet ben dertlerimi seviyorum. O dört duvar arasını, o karanlığı, o kasveti oraya dair olan her ama her şeyi seviyorum.

Aklımda durmadan altyazılarla geçen o söz, "Derdi veren dermanını da verir". Biliyorum ki benim dertlerimi sevdiğim gibi derdi veren de beni seviyor.

Dertsiz kul olur mu? Olmaz.

Dert derman olur mu? Olur.

Derdi olan acılardan korkmaz ki

O en sağlam olandır.

O tarifsiz acılar derman olur ona.

Onu kimse yıkamaz ki..

Derdin aslında derman olduğunu bilmeyenler için neyin ne olduğunun bir önemi yoktur.
Bu hayatta her şeyden önce kendi dertlerinizin dermanı olun. Önce kendinizin kahramanı, sonrasında başkalarının kahramanı olun.

Şunu unutmayın ki;

Derdiniz, derman olur yaralarınıza yeter ki siz sarmayı bilin.

"Derdiniz size derman olsun, başkalarına değil."

Buraya kadar geldiğin ve yazıma bir şans verdiğin için teşekkürler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Buraya kadar geldiğin ve yazıma bir şans verdiğin için teşekkürler. Yeni bölümde görüşmek üzereeee ^^

İçimden Geçti 'HAYAT'Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin