Yağmur Rüzgarı

42 5 0
                                    

Sabah olur. Yasemin kahvaltıyı hazırlar. Çınar ve Deva dışında herkesi çağırır. Özgür hemen konuşur :
- Abla, Deva ve Çınar'ı neden çağırmadın ? Yasemin :
- Onlar yemişler. Eda, annesine ters bir şekilde bakarak konuştu :
- Yo, yemediler ! Yasemin kaşlarını çatarak konuştu :
- Sen onları gördükten sonra yediler. Şimdi yemeğini ye ve sus ! Özgür :
- Emin misin abla ? Eda yalan söylemez. Yasemin :
-Tamam ne halt yiyorsanız yiyin !
Yasemin masayı terk eder. Özgür, Çınar ve Deva'yı çağırmaya gider. Özgür, Deva'nın odasının kapısını tıklar. Deva :
- Gel. Özgür :
- Edim ve büdüm kahvaltı hazır, hadi gelin. Kahvaltıya inerler. Kahvaltı bittikten sonra ikizler :
- Dayı bizi parka götür. Özgür :
- Tamam ama Deva ve Çınar'da gelsin, tamam mı ? İkizler :
- Öf, tamam !
Parka hazırlanırlar. Parka giderler. İkizlerden Ece, ordaki bir çocuğa :
- Kumdan kaleni neyle yaptın ? Çocuk :
- Eee şey, kürek,kova,kumla. Efe :
- Aslında gerçek şu ki çok kötü olmuş ! Ece :
- Ben daha iyisini yapardım doğrusu ! Efe çocuğun elinden sertçe küreği alır ve :
- Oyuncağı ver de kumdan kaleyi gör ! Çocuk :
- Ama istemiyorum, ver şunu ! Ece :
- Alsa ne olur ki ? Bir kumdan kaleyi bile yapamayan bir çocuk bizi mi dövücek ! Çocuk :
- Siz görürsünüz ! Çocuk koşa koşa annesinin yanına gider. Ece ve Efe güle oynaya kumdan kale yaparlar ve dayılarının
yanına giderler. O sırada da Deva ve Çınar salıncaktan sallanıyordur. Çocuk annesiyle ikizlerin yanına gelir. İkizler hemen dayılarının yanına koşar. Özgür :
- Ne oldu çocuklar ? Ece :
- Yok bişi dayı, sadece biraz yorulduk. Çocuk :
- Anne, bunlar !

Çocuğun annesi :- Pardon beyefendi, sizin çocuklarınız mı bunlar ? Özgür :- Yok, yeğenlerim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çocuğun annesi :
- Pardon beyefendi, sizin çocuklarınız mı bunlar ? Özgür :
- Yok, yeğenlerim. Neden sordunuz ki ? Annesi :
- Sizin yeğenleriniz, beni çocuğumun kalesini bozmuşlar, oyuncaklarını izinsiz almışlar ve kaçmışlar. Özgür :
- Emin misiniz ya ? Benim yeğenlerim öyle şeyler yapmazlar.
- Yalan değil, kendilerine sorun ! Efe :
- Hayır, ben gördüm ! Deva ve Çınar yaptı.
Sena, uzaklardan elinde iki su şişesiyle gelir. Sena :
- Noluyor abla ? Özgür ! Özgür :
- Ablan mı ? Sena :
- Evet, noldu abla ? Sema :
- Bu beyefendinin yeğenleri Emir'e sataşmış ! Ece :
- Hayır, biz yapmadık ! Deva yaptı. Emir :
- Teyze, yalan söylüyorlar ! Şu bebek gibi konuşan kız ve kardeşi yaptı ! Ece :
- Adam gibi konuş benimle ! Özgür:
- Yeter ! Ece ve Efe, sesinizi kesin ve olayı bir anlayayım !İkizler :
- Tamam, dayı.
Deva ve Çınar gelirler. Deva :
- Noluyor, dayı ? Özgür :
- Sen hiç şu çocuğu gördün mü ? Deva :
- Hayır. Özgür :
- Özür dileyin çocuklar ! Ece :
- Ama da- Özgür:
- Sus ! Ece :
- Özür dilerim. Efe :
- Özür dilerim. Özgür :
- Kusura bakmayın. Oyuncakları verir ve devam eder :
- Daha önce hiç böyle bir şey yaşamamıştım, sizi dinlemediğim için özür dilerim. Sema :
- Tamam, sıkıntı yok. Böyle bağırttırmasaydınız keşke ! Sena :
- Abla, bunun için mi bağırdın ? Sema :
- Evet !
- Neden ? Neyse benim bir işim var. Siz gidin. Sema :
- Tamam, görüşürüz.
Sena, Özgürlerle beraber Özgür Cafe'ye giderler. Sena, Özgür yanına gelir. Sena :
- Ablamın kusuruna bakmadın değil mi ? O biraz agresiftir.
Özgür :
- Yok, yok ne kusuru ! Aslında ben özür dilerim, ikizler adına. Sana bir şeyler ısmarlayayım. Sena :
- Tamam, zaten sözün vardı.
Özgür, Sena'ya bir san sebastian,ice latte ve su ısmarlar.

Ölümün Ardındaki Deva Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin