Dangerous Dad

13

"Jeongguk..." Gözlerinden yaşlar süzülürken adımı zikrettiğinde bende ağlamaya başladım. Hala çok fazla acı çekiyordum ve artık saklayıp güçlü duracak halim kalmamıştı.

"Nerdeydin ben çok korktum Jeongguk... Beni mahvettin..." Ağlayarak bana sarılmak için yaklaştığında geri çekilmemle gözleri irileşti ve kaşları anlamamışcasına çatıldı.

Bende ağlarken kısaca burnumu çekip yağmurluğumun önünü tamamen açarak gözleri açık bir şekilde bakınan kızımızı gösterdim. Bunu fark etmemişti ya da karnım hala şiş olduğu için anlayamamıştı.

Yüzü korktuğunu belli eden bir ifadeye büründüğünde savsak bir adımla geri çekilerek bi kucağımdaki bebeğimize bir de bana baktı.

"Ne-ne demek bu?" Sesi korkuyla titerken içerideki herkesin üzerinde gözlerini gezdirdi. İkimizin de arkadaşları gelmişti, Jimin'in ağladığını belli edecek şekilde yüzü kızarmıştı ve Hoseok da iyi görünmüyordu. Herkes şokla bana bakıyordu.

"Mesajımı almadın mı?" Dediğimde cebinden çıkardığı telefona baktı bir süre. "Hayır hiçbir şey yok yemin ederim." Diyerek tekrar bakışlarını ikimizin üzerinde gezdirirken Jimin atladı lafa bir anda.

"Hastanedeydin değil mi? Hastaneden geliyorsun Jeongguk." Diyerek tekrar ağlamaya başladığında başımı iki yana sallayıp eğerek bebeğime bakmaya başladığımda ağlamam daha da şiddetlendi.

"Bizi hastaneye götürün, hiç iyi değilim." Diyerek sanki bir cinayet izliyormuş gibi korkuyla bize bakan Taehyung'la bakışlarımızı buluşturup ağlamaya devam ettiğimde öylece durup bakıyordu sadece.

"Bu ne demek Jeongguk, ne oldu sana neden haberimiz yok?" Hoseok yanıma geldiğinde Yoongi Taehyung'u sarsmaya başladı. "Taehyung kendine gel hastaneye gitmemiz gerekiyor."

"Anlatacağım Hoseok." Diyerek Taehyung'a yaklaşıp kucağımdaki kızımı gösterdim. "Sana ihtiyacımız var Taehyung." Diyerek bebeği ona uzatmaya devam ettiğimde bakışları kısa bir süre bebeğimiz üstünde durup sonrasında yüzüme çıktı. Daha sonra yanındaki Yoongi'ye döndü.

"Yoongi kızımı al sen, hadi Eunwoo sende arabayı hazırla çabuk ol." Diyerek anında kendine gelip bize yaklaştığında kucağımdaki bebeğimi Yoongi almadan önce Taehyung eğilerek alnına bir öpücük bırakıp Yoongi'ye baktı.

"Alsana bebeği." Dediğinde Yoongi büyük bir kararsızlıkla bakarken Jimin hızlıca gelip yanağıma bir öpücük bırakarak kızımı kucağımdan aldı ve benden önce çıktı. Yoongi de hemen arkasından gitmişti.

Taehyung gözlerimizden akan yaşları umursamadan yaklaşıp dudaklarıma ufak bir öpücük bıraktıktan sonra beni kucağına alarak hızlıca evden çıktı. Biz tam çıkarken Yoongi ve Hoseok koşarak eve girmişlerdi. Muhtemelen benim için kıyafet alacaklardı.

"Bana her şeyi anlat omegam, bana her şeyi anlat bitanem." Taehyung hızlı adımlarla arabaya giderken saçlarıma bir öpücük bıraktığında yaymaya başladığı feromonunun verdiği rahatlamayla gözlerimi yumdum.

"Sadece hastaneye gidelim Taehyung çok korkuyorum." Dediğimde beni yatıştırmak için her şeyin iyi olacağını söyleyerek arabaya bindi. Bakışlarım arabanın içinde gezinirken telaşlanmıştım.

"Bebeğim nerde?!" Dediğimde ön koltuktan Jimin bana doğru döndü. "Burdayız korkma." Dediğinde biraz yerimde dikleşerek baktım. Kızım bir anda ağlamaya başlayınca endişeyle Taehyung'a baktım.

"Ne yapacağız?" Eunwoo bir bebeğe bir bize bakarken ne yapacağımı bilmediğim için Taehyung'a baktım. O da bana bakıyordu.

"Bir şeyler yedirdin mi yoksa eve mi geldin hemen? Ne zaman doğdu Jeongguk?" Jimin'in sorularıyla duraksayıp kısa bir süre düşündüm. "Dokuz on beş." Dediğimde saatine bakarak bize doğru döndü.