19. Ankara Palas

9K 815 2.2K
                                    

Keyifli okumalar!🍋🐢🎭💛

19. Ankara Palas

"Biz Türkler her gün gazeteleri açtığımızda vatanımızın nasıl parçalanma yolunda olduğunu okuyoruz."

"Büyük fırsatlar fani şahıslara bir milletin
kaderini iyiye veya kötüye değiştirmek
imkânını verebilir."
Falih Rıfkı, Çankaya.

*Nilüfer – Dönsen Bile*

*Gülden Karaböcek – Sen Evlisin*

Gözlerimi araladığımda Alperen ayakta, yanı başımdaydı ve kollarını bana uzatarak üzerime doğru eğilmişti. Fakat gözlerimi açmamdan da o irkildi, geri çekildi.

"Ne var," dedim.

"Kalk yatağa yat," dedi. İçini çekti.

"Yoo, sen yat," dedim, kollarımı göğsümün üzerinde bağladım. "Yerde yatamazsın şimdi Allah muhafaza postun falan delinir."

"Ya sabır," diye mırıldandı.

Uzaklaştı benden, ardından gidip balkon kapısını ve iki pencereyi sonuna kadar açtı ve yanıma gelip kilimin üzerine oturdu, ışığı da kapatmıştı üstelik.

İçeriye dolan ay ışığının aydınlığında cebinden paketini çıkardığını gördüm. Bir sigara yaktı. "Bu gece uzun olacak belli ki," diye mırıldandı sigarasını yakarken, paketini, herhalde ben de alayım diye, benim önüme bıraktı.

Ona doğru çevirdim başımı. Onunla beş on dakika, denizin ortasında bile kalmaya dayanamamış, kendime hâkim olamamıştım. Şimdiyse karanlık bir odanın içinde kilitli kalmıştık, sabaha kadar bitmeyeceğini bildiğimiz bir esareti bütün gece sırtlayacaktık.

Yakalanmaktan değil belki ama, gecenin sonunda onu öpmekten ya da onun hakkında bambaşka şeyler düşünebilecek olmaktan çok korktum.

Alperen'in karanlığa karışmış yeşil gözleri de beni buldu, kendini saklamıyordu, açık seçikti şimdi. Ve benzer korkuların hepsi onda da vardı. Belki de ben uyduruyor, öyle olmasını umuyordum.

"Yatmayacak mısın," diye sordu, sigarasını üflerken. "Sana bıraktım işte yatağı."

"Gerek yok, böyle iyi," diye mırıldandım.

"İyi," derken önüne döndü. "Sabaha kadar otururuz o zaman."

"İyi," dedim ben de.

Uzanıp paketinden bir sigara aldım.

İçimdeki ses onun sözlerini tekrarlayıp duruyor, bu gece uzun olacak, diyordu. Bu gece sahiden uzun olacak.

Sigaradan derin bir nefes çektim. Adana geceleri yeterince sıcak değilmiş gibi şimdi bu odanın içinde de yükselen tuhaf bir ısı vardı. Doğruldum yerimde, sigarayı, Alperen'in ortamıza bıraktığı küllükten bozma bir bardak altlığına bıraktım, cama yaklaştım. Perdeyi çektim. "Çok sıcak," dedim sertçe. Yutkundum.

Onunla aynı odada kalmak istemiyordum.

Hayır, bu bir yalandı. Onunla aynı odada kalmak istiyordum, başımıza gelen bu şeyden memnuniyet duyuyordum. Onu tanımak istiyordum, konuşmak, konuşmak, konuşmak... Sabahlara kadar Alperen'le vakit geçirmek istiyordum. Benimle konuşsun, sorular sorsun, beni tanımak istesin, benimle ilgilensin... Herhangi bir flört ya da ilişki başlangıcında insan karşı taraftan ne bekler ya da isterse, işte ben de onları istiyordum.

"Vantilatör olacaktı aslında," dedi buna karşılık. O da ayağa kalkmıştı. "O perdeyi biraz çek yalnız," diye uyardı, gözleri karşı sitedeki evlerin çatı ve balkonlarına gitti.

Gençlik Kumpanyasının Hatıra DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin