13. Ara Sıra Bazı Bazı, Gelsen Bile Gönlüm Razı

12.4K 750 2.2K
                                    

Herkese merhaba! İyi okumalar 💖 Bölüm sonu sürprizli. 🤭

13. Ara Sıra Bazı Bazı, Gelsen Bile Gönlüm Razı

 Ara Sıra Bazı Bazı, Gelsen Bile Gönlüm Razı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



*Nilüfer - Ara Sıra Bazı Bazı*

En maharetli şair bile, bir bakışın, çarpık bir gülüşün, ateş gibi yanan bir yeşil gözün derinliğinde gizlenmiş anlamları aktarmaya mahir değildir. Alev alev yanan yeşil gözler insanın içine kor gibi düşünce kelimelere de sığamıyor insan sevgili defter, satırlarda bunalıyorum sanki, yeşillere boğulup bir yerlere kaçmak istiyorum ama yapamıyorum.

Nasıl anlatsam ki sana o geceyi, o sinema perdesinin önünde, bir duvarın üzerinde, Atilla'yla gazozlarımızı içerken aramızda peydahlanan bir çocukluk, bir gençlik anısı filizlendi ikimizden. Çocukluk ve yetişkinlik arasında sıkışan o en deli, en alevli çağların meyvesinin kızardığını gördüm sanki anbean.

Bu an, Atilla'yla bir adım daha yakınlaştığımız anlardan biriydi, önemliydi o sebeple. Nasıl anlatsam, bilemiyorum. Fakat o yabancılığın, yabaniliğin kırıldığı önemli anlardan biriydi işte. Atilla, çarpık gülüşüyle gazozundan içerken bir yandan da yeşil, alev topu gözleri bana birkaç bakış fırlattılar ok gibi.

Yan yan bakıyordu, gazozunu içiyor, bir elini dizine vurarak ritim tutuyor, öte yandan o alaycı, biraz lakayt, biraz ciddi ama serseri haliyle başını sallıyor, sarı saçları şöyle bir edalanıyordu.

Gazozumdan birkaç yudum aldım, sanki kor gibi geçti dudaklarımdan, bir kadeh alev yuttum sanki. Çarpılmışa döndüm. Bizim kaldığımız köylerden birinde, Silopi'de, kızın birini üç harfliler çarpmıştı. Gecenin bir yarısı bağrını açıp tarlalara koşturdu mu, içim yanıyor diye bağırırdı. Hocalara okuttulardı da, düzelmemişti. Böyle bir acayip şey miydi onun yaşadığı da? O da böyle gaipten sesler mi duyar, ona söylenmeyen sözleri duymuş gibi kendinden geçer miydi?

Neyi duydun Güzin diyordum içimden bir yandan, dile getir, söyle, neyi duydun?

O hırçın, Balkan domuzu Atilla kim, sana güzel güzel laflar etmek kim? Hem, Cüneyt Arkın Türkan Şoray'a diyor diye mi heves ettin, iki aktris, bir sinema perdesi gördün, şehre indin diye attın mı üzerinden köyünün toprağını?

Ama neden atacakmışım diyordu içimden bir başka ses, neden atacakmışım? Ben geldiğim, büyüdüğüm, tozunu yuttuğum tarlaların mahsulüyüm, bu vatanın, büsbütün Anadolu'nun mahsulüyüm, neden atacakmışım bu toprağı üzerimden?

Ama yine de biliyordum işte sevgili defter, bir yanım içten içe biliyordu, Atilla bana öyle güzel laflar, sözler etmezdi, içinden gelmezdi hem.

Ben onun balı peteği, çiçeği olacaktım ha? Gülerlerdi buna. Hem ağzını da yırtardım onun. Öyle bir namussuzluk etse, hem vallahi hem billahi o sarı saçlarını tek tek yolardım.

Gençlik Kumpanyasının Hatıra DefteriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin