Savaşmak

5 2 0
                                    

Gelen ses 1341'e aitti. 1008'i durdurarak konuşmaya başladı.

"Bunu yapma."

"1341?"

"1341 bunu yapmak zorundayız yoksa herşey mahfolacak!"

1124'ün onu ikna etmeye çalışmasına rağmen 1341 konuşmaya devam ediyor.

"Bunu yapmanıza izin veremem."

O sırada 1008 soğukkanlılıkla 1341'e yaklaşıyor ve gücünü kullanarak 1341'i kendine getirmeye çalışıyor. Ama bir anda 1341'in tüm vücudu parlamaya başlıyor. Bende merak ederek ne olduğunu soruyorum.

"Neler oluyor?"

"1341 kılık değiştiriyor."

1341, kılık değiştirdiğinde 1008 şaşırarak geri çekiliyor.

"Bunu yapmış olamazsın!"

Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken 1447, 1008'e bağırıyor.

"1008! Seni kandırmasına izin verme!"

1447'nin bu sözleri işe yaramış olmalıydı ki 1008 gücünü kullanarak 1341'i kendine getirmeyi başardı.

"Neler oldu? Neredeyim ben?"

"Jessica seni de diğerleri gibi kontrol etti."

"Hadi 1425'i serbest bırakalım da bir an önce gidelim buradan."

Ben bunu diyince 1447 kapıyı açıyor ama bir anda alarmlar ötmeye başlıyor. 1425 ise alarmları umursamayarak yanımıza geliyor.

"Siz başardınız!"

"Evet ama asansöre binemezsek işimizi bitirirler!

O sırada bir anda kapının önünde Jessica beliriyor.

"Herşeyi bu kadar kolay çözemezsiniz!"

"Jessica! Bunu yapmak zorundayız yoksa hepimiz yok olacağız!"

Diyerek Jessica'yı ikna etmeye çalışıyorum ve 1425 de bana katılıyor.

"Bizi durduramazsın. Planımızı %90'ı bitti. Tek yapmamız gereken asansöre binmek."

Jessica gülümsüyor ve dalga geçermişçesine konuşuyor.

"Ah be küçük Daphe. Büyüdükçe aptallaşıyorsun."

'Daphe' bu sözü duyunca sırtımdan bıçaklanmış gibi donakalıyorum. Benim en yakın iki arkadaşım birer denek. Sebebi ise karşımda gördüğüm kadın. Ya da benim... Onlar alışveriş merkezine girmeye çalıştığında ben onlarla beraber girmedim ve sırf korktuğum için yanlarından kaçtım. Eğer ben o gün kaçmasaydım bir denek olabilirdim ya da onlar kurtulabilirdi. Ama her ne olursa olsun onlar benim yüzümden bu haldelerdi. Ben dalmış, öylece düşünürken Jessica konuşmaya devam ediyordu.

"Senin annen ve baban. Bana yaptıkları kötülükleri unutsalar da bil ki o unutmadı!"

"Kim?"

Jessica geriye çekiliyor ve arkasında duran bir deneği gösteriyor. Denek gerçekten çok korkunç duruyordu. Sağ gözünün çevresinde siyah leke vardı. Ve yavaşça yanaklarından süzülüyordu. Ama sağ gözü ise bembeyazdı. Sağ bileğinde siyah bileklik, boynunda klasik tüm deneklerde olan tasma vardı ama sol kolunun yarısı yoktu ve parçalanmıştı. Ama garip bir şekilde kontrol edilen denekler gibi bir gözü kırmızı değildi. Çok tehlikeli ve güçlü bir denek olmalıydı ki diğerleri de çok şaşırdı.

"1006?! Bu nasıl olur?"

"O nasıl hala hayatta?!"

Biz şaşırırken Denek 1006 (ya da kısaca 1006) yavaşça ondan geriye saymaya başladı.

Karanlığın İçinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin